Can Kutlu

Bu kanun teklifini veren Hüdaparlılar zahmet edip te TCK'nın 225, 226 ve 227. maddelerini okusalarmış daha iyi olurmuş. Akılları fikirleri cinsellikte insanlığa faydalı başka bir kanun teklifi versenize.

Sürekli emsal karar denilip duruluyor ancak emsal karar çıkması mümkün değil. Türk Ceza Hukukunda sanıklara verilebilecek cezaların alt ve üst sınırları Türk Ceza Kanunu ile belirlenmiştir ve bu alt ve üst sınırlar haricinde hakime veya mahkeme heyetine takdir yetkisi bırakmaz. Alacakları ceza TCK'nın 81,82/1,31/3 maddeleri gereği en çok 24 yıl hapis. Ayrıca Ceza İnfaz Kanununun 107. maddesi gereği koşullu salıverilmeden yararlanma imkanları da olursa cezaevinde kalacakları maksimum süre 16 Yıl. Emsal karar çıkması gibi bir şey kanunlar gereği söz konusu değil. Hatta her iki sanıkta Mahkemece öldürme suçundan sorumlu tutulmayabilir. Mesela örneğin maktul başına aldığı tekme nedeniyle beyin kanaması falan geçirip te ölmüşse sadece tekmeyi atan öldürme suçundan sorumlu tutulur. Diğeri ancak nitelikli kasten yaralamadan sorumlu tutulabilir. Bekleyelim ve görelim.

Yalnız burada teyze asıl cezayı terlikle vurduğu için almamış. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan almış. Terlikle vurma kısmından aldığı ceza bozulsa bile kişiyi hürriyetinden yoksun kılmadan aldığı cezanın onanma ihtimali yüksek. Kendi öz evladınız dahi olsa (18 yaşından küçük çocuklarınız hariç) bir kişiyi bir yere gitmek yada bir yerde kalmak hürriyetinden alıkoyamazsınız. Bu TCK'nın 109. maddesine göre suçtur. Teyze gene şükretsin ki torunu şikayetçi olmamış. Daha ağır cezaya çarptırılabilirdi.