onedio
Görüş Bildir

Kurban Bayramı Haberleri

Kurban Bayramı ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Kurban Bayramı ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Bebeğini Ölüme Terk Eden Öğretmen İlk Kez Hakim Karşısına Çıktı
Kocaeli'nde 2 aylık bebeğini ölüme terk ettiği iddia edilen öğretmen, bebeğini emenat ettiğini söylediği kişiyle mahkemede yüzleşti. 'Bebeği ona emanet ettim' diyen kadın gözyaşlarına boğuldu Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde, geçen yıl Ekim ayında 2 aylık bebeğini evde yalnız bırakıp 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde Hatay'daki ailesinin yanına giderek bebeğinin ölümüne neden olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan 35 yaşındaki Seçil Müge D.(Doğanay)'ın ilk duruşması bugün Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Tutuklu yargılanan Seçil Müge D. savunmasında bebeği arkadaşına emanet ettiğini ve bebeği kendisinin öldürmediğini iddia etti. Gölcük İlçesi'nde 20 Ekim 2013'te Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi'nde polis memurlarının Cumhuriyet Savcısını arayarak hastaneye ölü bir bebeğin getirildiğini söylemesi üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, daha sonra 'Berk' adı verilen bebeğin açlık ve susuzluk nedeniyle öldüğü tespit edilmişti. Gölcük'teki Rheınland Pfalz İlkokulu'nda sınıf öğretmenliği yapan Seçil Müge D.nin, bebeğin babası olduğu tespit edilen Tayyar A. (Ataş) ile olan ilişkisinden dünyaya geldiği anlaşılmıştı. Kurban Bayramı tatili öncesinde anne Seçil Müğe D. bebeği evde yanlız bırakarak 9 günlüğüne Adana'ya yakınlarının yanına tatile gitmiş, bebek ise açlık ve susuzluktan ölmüştü. Yakınları da almadığı için bebek Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi morgunda tutulmuş, daha sonra deprem kurbanlarının toprağa verildiği 17 Ağustos Mezarlığı'nda defnedilmişti. 'TECAVÜZE UĞRADIM' İzmit 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bebeğini ölüme terk eden öğretmen anne Seçil Müge Doğanay ilk kez hakim huzuruna çıktı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Hülya Yazar'ın bu duruşmada, duruşmaya müdahil olarak katılma talebi mahkeme heyeti tarafından reddedildi. Duruşmaya getirilen tutuklu sanık Seçil Müge Doğanay'in savunması alındı. Gözyaşları içersinde savunma yapan ve bebeğin babası olan T.A.'nın tecavüze uğradığını iddia eden Seçil Müge D., 'Tayyar A. ile tanıştıktan sonra evlenme kararı aldık. Benden nüfus kağıdımı ve evlenmek için evrakları istedi. Tanışmak amacıyla Adana'ya ailesinin yanına çağırdı. Orada bana zorla tecavüz etti. Orada iki hafta kaldıktan sonra evime döndüm. Hamile olduğumu söylediğimde ise bebeği aldırmamı söyleyerek tehditlerde bulundu. Bu süreçte korkularım nedeniyle geceleri uyayamadım.' diye konuştu. 'BEBEĞİ ARKADAŞIMA EMANET ETMİŞTİM' Bebeği arkadaşı Metin Şancı'ya emanet ettiğini ve öleceğinin aklına gelmediğini söyleyen Doğanay konuşmasına söyle devam etti: 'Doğumdan sonra, beyninde tümör oluştuğunu öğrendiğim annemin yanına gitmeye karar verdim. Bebeği de yakın arkadaşım olan Metin Şancı'ya emanet ettim. Herhangi bir sorunda beni aramasını söyledim. Ailemin yanında kaldığım süre içersinde beni aramayınca ben de herhangi bir sorun olmadığını düşündüm.' 'YILIK İZİN VE DOĞUM İZNİ KULLANMADIM' Olayın duyulmaması için yıllık izin ve doğum izinlerini kullanmadığını söyleyen Seçil Müge D., 'Yasak ilişkiden dolayı doğum olacağı için bunu çevremdekilere hissettirmemek amacıyla yıllık izin ve doğum izni kullanmadım. O ağrılarla okula gittim ve yüzden çok acılar çektim. Bebek doğduktan sonra da evden okula giderken bebeği kuaför olan arkadaşım Nurhayat Şahin'e emanet ediyordum. ' dedi. MAHKEME SALONUNDA GÖZYAŞLARINA BOĞULDU Bebeği aldırmak için Gölcük'te özel bir hastaneye gittiğini söyleyen Seçil Müge D. savunmasına şöyle devam etti: 'Gölcük'te özel bir hastanede bebeği aldırmak istemiştim. Büyüdüğünü ve alamayacaklarını söylediler. Daha sonra Metin Şancı arkadaşımdan doktor bulmasını istedim. İzmit'te bulduğu özel hastanedeki bir doktor bebeğin 2.5 aylıktan büyük olduğunu ve kürtajın öldürmekle eşdeğer olacağını söyleyerek bebeği alamayacaklarını söylediler. ' Seçil Müge D. bunları anlatırken sık sık duruşma salonunda gözyaşlarına boğuldu. 'BANA BEBEĞİNE BAKMAMI SÖYLEMEDİ' Tanık olarak dinlenen ve bebeği ne bakması için kendisini aramadığını söyleyen Metin Şancı ise 'Erzincan'da 2003 yılında tanıştım. Kendisiyle sohbet edip sıkıntılarımızı paylaşıyorduk. Kendisi doğum yaptığını ve benden doktor ve bakıcı bulmamı istedi. Fakat sürekli sorunları nedeniyle kendisiyle görüşmeyi kestim. Doğumdan sonra bebeğini evde bırakıp gittiğinde bana bebeğine bakmamı söylemedi. Zaten evinin anahtarını da bana vermemiştir. diye konuştu. Ergün AYAZ/ İZMİT Milliyet
16 Mart  Pazar Türkiye Gündeminde Neler Vardı?
Türkiye gündemi her daim hareketli, dinamik ve değişken. Her an yeni bir haberle, yeni bir gelişmeyle karşı karşıya kalıyoruz. Durum böyle olunca da gündemi takip edip ‘eskimeden’ kalabilmek zorlaşıyor. Biz de sizler için mutlaka okumanız gereken içerikleri tek yerde topladık. İşte gözden kaçırılmaması gereken ve mutlaka okumanız gereken içerikler...
Emekli Maaşlarında 4 Önemli Gelişme: Bankalar ve SGK Anlaşma İmzalayacak
Ocak ayında maaşlarına yüzde 15.75 oranında zam alan emeklilerin bayram ikramiyeleri de açıklandı. 2025 Ramazan ve Kurban Bayramı’nda emeklilik 4 bin TL ikramiye alacak. Şimdi ise gözler bankaların emekli promosyonlarına çevrildi. Takvim Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Faruk Erdem, A Para'da emeklinin önünde 4 önemli gelişme olduğunu anlattı. Bunlardan ilkinin mart ayında bankaların maaş promosyonları ile ilgili Sosyal Güvenlik Kurumu’yla anlaşma yapmasının beklendiğini dile getiren Erdem, önümüzdeki aylarda gündeme gelecek maaş zamlarına dair bilgi verdi. Kaynak
Kurban Bayramı Öncesi ATM’lerde Hazırlık: Para Çekme Limitleri Değişecek
Türkiye’de yüksek enflasyon sebebiyle vatandaşlar nakit parayla alışveriş yapma imkanı bulamayabiliyor. Merkez Bankası yüksek banknot çıkarmamak için ısrar ederken, bankalar da kullanıcılarına günlük para çekme limiti uyguluyor. Limit dışında çekilecek para için ise yüksek komisyon talep ediliyor.Bankaların, haziran ayındaki Kurban Bayramı öncesinde para çekme limitlerinde artışa gideceği iddia edildi.
17 Mart Pazartesi Türkiye Gündeminde Neler Vardı?
Türkiye gündemi her daim hareketli, dinamik ve değişken. Her an yeni bir haberle, yeni bir gelişmeyle karşı karşıya kalıyoruz. Durum böyle olunca da gündemi takip edip ‘eskimeden’ kalabilmek zorlaşıyor.Biz de sizler için mutlaka okumanız gereken içerikleri tek yerde topladık.İşte gözden kaçırılmaması gereken ve mutlaka okumanız gereken içerikler...
Emeklilere 4 Bin Liralık İkramiye: Bakan Vedat Işıkhan’dan "İyi Oran" Açıklaması
AKP tarafından Meclis’e sunulan torba yasa teklifinde milyonlarca emekliyi ilgilendiren bayram ikramiyeleri de yer almıştı. Ramazan ve Kurban Bayramları öncesinde emeklilere ödenen ikramiye tutarı, 3 bin liradan 4 bin liraya yükseltilmişti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Meclis’te gazetecilerin sorduğu emekli ikramiyeleri için “İyi oran” açıklamasında bulundu.
Emekli Bayram İkramiyesi Hesaplara Ne Zaman Yatacak? 4 Bin TL'lik İkramiyenin Ödeneceği Tarih Belli Oldu mu?
Ramazan Bayramı’na sayılı günler kaldı. Milyonlarca emekli bayram ikramiyesinin hesaplara ne zaman yatacağını araştırıyor. Geçen sene 3 bin liralık ikramiye alan emeklilerin 2025 Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı ikramiyesi 4 bin TL oldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'dan bayram ikramiyelerine dair yeni açıklama geldi.  Peki Emekli Bayram İkramiyesi Hesaplara Ne Zaman Yatacak? 4 Bin TL'lik İkramiyenin Ödeneceği Tarih Belli Oldu mu?
Zilhicce Ayı Nedir, Ne Demek? Zilhicce Ayı  Ne Zaman Başlayacak?
Zilhicce ayı Müslüman dünyası için önemli bir ay olarak kabul edilir. Zilhicce'nin anlamı, hac ve kurban olmak üzere iki ana ibadeti kapsaması nedeniyle İslam dünyası için mühimdir.  Hem hac hem de kurban ibadeti gerçekleştirilen bu ay, 'hac ayı' olarak bilinir.  Vatandaşlar, Zilhicce ayı ne zaman? sorusunu araştırmaya başladı. Peki, Zilhicce ayı nedir, ne demek? 2022 Zilhicce ayı ne zaman, hangi güne denk geliyor? Zilhicce ayının önemi nedir? İşte 2022 Zilhicce ayı...
Umut Oran’dan Egemen Bağış ve Alo Fatih’e Sert Yanıt
“Beklediği buysa, dürüst ve namuslu davranması için CHP olarak kendisine içinde 500.000 dolar bulunan bir takım elbise asla göndermeyeceğiz”ANKARACHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, sosyal medyaya yansıyan son tapelerde Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk soruşturması nedeniyle AB Bakanlığından istifa etmek zorunda kalan AKP’li Egemen Bağış ile Alo Fatih olarak bilinen Ciner Medya yöneticisi Fatih Saraç’ın kendisine hakaret ettiğinin anlaşılması üzerine sert bir açıklama yaptı. Bağış hakkında suç duyurusunda bulunup, tazminat davası açacağın belirten Umut Oran, “Çalışmalarımız Egemen Bağış gibi Rıza Sarraf’tan rüşvet alanları da rahatsız edecektir ve etmelidir. Beklediği buysa, dürüst ve namuslu davranması için CHP olarak kendisine içinde 500.000 dolar bulunan bir takım elbise asla göndermeyeceğiz. Ancak onlara esas davayı halkımız açmış durumdadır. 30 Mart’ta Türkiye’nin namuslu, çalışkan, temiz siyasetten yana tüm insanları gerekeni yapacak, bu zihniyeti bir daha çıkmayacak bir şekilde tarihe gömecek” dedi.5 gün önce riyakarca sohbet ediyorduSon tapelerde adından bahsedilmesi üzerine CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran yazılı bir açıklama yaptı. Umut Oran açıklamasında şunları kaydetti:“Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk Soruşturması kapsamında mahkeme emriyle yapılan dinlemeler sırasında Kurban Bayramı’nın ikinci günü, 16 Ekim 2013 tarihinde AB İlerleme Raporu’nun açıklanacağı tarihte saat 14.57.02’de kamuoyunda “Alo Fatih” diye bilinen Fatih Saraç ile dönemin AB Bakanı Egemen Bağış arasında yapılan bir konuşmada (Tape no TİB.F.01.TK.2382296693) şahsıma hakaretler içeren bir konuşma da kayda alınmış ve bugün kamuoyuna yansımıştır. Bu konuşmadan 5 gün önce Bodrum’da EDAM toplantısında yüzümüze gülerek riyakârca sahte dostluk mesajları veren bu şahsiyet artık hangi yüzle toplum içine çıkabilecektir.Kurban bayramın bile demagoji unsuru yapıyorTürkiye’nin AB’ye tam üyelik müzakerelerinde ilerlemesi için çalışmak yerine ucuz polemikler ve iç siyasete yönelik çalışmalar yapan, tarihe “Geçen gün kamyon sürdüm, Leonardo da Vinci” gibi esprileriyle geçen dönemin AB Bakanı Egemen Bağış’ın karakterine uygun bir şekilde AB İlerleme Raporunu ve Kurban Bayramını bile siyasi bir demagoji unsuru olarak kullanmak istediğini görmek kimseyi şaşırtmadı.Üstlerine daha fazla gideceğim2011 yılında milletvekili seçildim. Bu makamın asli sahibi olan milletimizin haklarını korumak ve yürütme organını denetlemek için çalışmalarımı sürdürdüm. Yasama yetkisi millet tarafından kendisine verilen Meclisimizin bir üyesi olarak, halkın sorunlarını gündeme getirmeye, halkımızın menfaatlerini korumaya gayret ettim. Bugüne kadar toplam 23 kanun teklifi, 20 araştırma önergesi, 830 yazılı soru önergesi verdim. Halkın hangi sorunu varsa, halkımızın çıkarlarına nerede bir tehdit varsa, imkanlarım dahilinde her zaman orada halkımızla birlikte oldum. Show TV’nin satışında yaşanan usulsüzlükleri de tespit ederek, bu konuda yaşananları iki adet yazılı soru önergesiyle (http://www2.tbmm.gov.tr/d24/7/7-33150s.pdf) muhataba sordum. “Alo Fatih” adıyla bilinen, havuz medyasının hükümet komiseri görevini yürütmekte olan kişinin de bu sorudan rahatsız olması çok normal, çünkü hukuksuzluğa bulaşmış olanlar bunun ortaya çıkmasından korkarlar. Onlara bu kirli işlerinin üstüne daha da fazla gideceğimizi ve salmalar salarak medyayı satın alan, bu yolla halkımızın sağlıklı bilgi almasını engelleyen diktatöryal anlayışla sonuna kadar mücadele edeceğimizi bir kere daha hatırlatmak isterim.Sarraf’tan rüşvet alan Bağış, çalışmalarımızdan rahatsız olacaktırBu çalışmalarımız, Egemen Bağış gibi altın kaçakçılığı, kara para aklama, irtikap işine karışan, takım elbiseler içerisinde Rıza Sarraf’tan rüşvet alanları da rahatsız edecektir ve etmelidir. Çünkü onların karakterleri ve şerefleri suç işlemekten değil, bunun ortaya çıkmasından rahatsız olur. Onlar halkın değil sahiplerinin çıkarlarını düşünür, demokratik toplumun ilkelerini değil balya balya paraları önemser, halkın sorunlarını çözmek için değil kendilerine servet kazandırmak için siyaset yaparlar. Onların yolu doğruluğun, dürüstlüğün, temizliğin değil, karanlığın, arkadan konuşmanın, ucuz hamasetin, demagojinin yoludur. Beklediği buysa, dürüst ve namuslu davranması için CHP olarak kendisine içinde 500.000 dolar bulunan bir takım elbise asla göndermeyeceğiz. Eğer bu meziyeti kaybettiyse, dünyadaki hiçbir parayla ona tekrar sahip olamaz.Dava açacağımBakanlık yaptığı dönemde Türkiye’nin sınırlı kaynakları ve AB fonlarını usulsüz harcama dışında hiçbir iş yapmamış, AB’de bu nedenle hakkında soruşturma başlatılan, kendisine para kazandırmaktan başka kimseye bir şey kazandırmamış, AB ilişkilerini de tarihinin en kötü seviyesine indirmiş, hayattaki en büyük başarısı tercümanı olduğu Erdoğan’ı överek belli koltuklara oturmak olan Egemen Bağış hakkında şahsıma söylediği ve artık alenileşmiş olan hakaretleri için gereken suç duyurusunda bulunacak, maddi ve manevi tazminat davasını açacağım.30 Mart’ta halkımız bu zihniyeti tarihe gömecekAncak onlara esas davayı halkımız açmış durumdadır. Halkımız bu yozlaşmış düzenin temsilcilerinden, onların yalanlarından, bulaştıkları suçlardan, kaypak karakterlerinden bunaldı. Halkımız artık ortalıkta tek ayak üstünde kendisine yalan söyleyen, üstünde baskı kuran, halkımızın kıt kaynaklarını har vurup harman savuran bu zihniyeti istemiyor. 30 Mart’ta Türkiye’nin namuslu, çalışkan, temiz siyasetten yana tüm insanları gerekeni yapacak, bu zihniyeti bir daha çıkmayacak bir şekilde tarihe gömecek. Yarın da demokrasiye, insanlığa ve bu ülkeye karşı işledikleri suçlardan dolayı hepsi teker teker Yüce Divan’da hesap verecek. Hepimiz bu konuda gün sayıyor, o güzel güne kavuşmak için çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz.
Bayramda CHP'li Birini Çıkarın, Biz de Ona Çakalım!
Eski AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Habertürk yöneticisi Fatih Saraç arasında geçtiği iddia edilen bir ses kaydı yayınlandı T24 İfade, arama ve gözaltı operasyonu 17 Aralık 2013'te başlatılan yolsuzluk soruşturmasına adı karışınca AB Bakanlığı ve Başmüzakerecilik'ten istifa etmek zorunda kalan AKP İstanbul Milletvekili Egemen Bağış ve Habertürk yöneticisi Fatih Saraç 'a ait olduğu öne sürülen yeni bir ses kaydı yayınlandı. Bağış, kendisine ait olduğu öne sürülen konuşmada 'Habertürk'e bayramda CHP'li birini çıkar, biz de çakalım ona' diyor. Kayıttaki iddiaya göre Bağış'ın hakaret ettiği CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran , yazılı bir açıklama yaparak kendisinin yasama görevi, Bağış'ın ise yolsuzluk yaptığını öne sürdü, dava açacağını bildirdi. Youtube'daki Haramzadeler hesabından paylaşılan ve çok sayıda internet mecrası ile bazı TV kanallarında yayınlanan, Kurban Bayramı’nın ikinci günü olan 16 Ekim 2013 tarihinde gerçekleştiği öne sürülen ses kaydının Bağış ve Saraç'a ait olduğu iddia edildi. İddiaya göre, Fatih Saraç Egemen Bağış’ı arayarak 'Avrupa Birliği İlerleme Raporu hakkında değerlendirmede bulunmak üzere yayına kimi çıkarabileceğini' soruyor. Egemen Bağış olduğu öne sürülen kişi “Vallahi abi bayramda konuşmayacaksın, bence CHP’li birine konuştur, ondan sonra da bak bu bayramda bile çıktı, Türkiye’nin değerleriyle barışık değil diye biz de çakalım ona” ifadesini kullanıyor. İddiaya göre, Saraç’ın 'CHP’den en kafası çalışmayan kimse onu bulayım' sözleri üzerine Bağış “Umut Oran meraklıdır, o yırtık dondan fırlar gibi her şeye çıkar” yanıtını veriyor. Saraç'ın, Oran’ın TMSF'nin el koyduğu Show TV’nin satışı ile ilgili olarak soru önergesi verdiğinin hatırlatması üzerinde Bağış “Hep veriyor. Hep veriyor, şerefsizin tekidir” diye konuşuyor. Oran: Dava açacağım Konuşmanın yayınlanmasının ve internette yayılmasının ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, şu açıklamayı yaptı: Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk Soruşturması kapsamında mahkeme emriyle yapılan dinlemeler sırasında Kurban Bayramı’nın ikinci günü, 16 Ekim 2013 tarihinde AB İlerleme Raporu’nun açıklanacağı tarihte saat 14.57.02’de kamuoyunda “Alo Fatih” diye bilinen Fatih Saraç ile dönemin AB Bakanı Egemen Bağış arasında yapılan bir konuşmada (Tape no TİB.F.01.TK.2382296693) şahsıma hakaretler içeren bir konuşma da kayda alınmış ve bugün kamuoyuna yansımıştır. Bu konuşmadan 5 gün önce Bodrum’da EDAM toplantısında yüzümüze gülerek riyakârca sahte dostluk mesajları veren bu şahsiyet artık hangi yüzle toplum içine çıkabilecektir. Türkiye’nin AB’ye tam üyelik müzakerelerinde ilerlemesi için çalışmak yerine ucuz polemikler ve iç siyasete yönelik çalışmalar yapan, tarihe “Geçen gün kamyon sürdüm, Leonardo da Vinci” gibi esprileriyle geçen dönemin AB Bakanı Egemen Bağış’ın karakterine uygun bir şekilde AB İlerleme Raporunu ve Kurban Bayramını bile siyasi bir demagoji unsuru olarak kullanmak istediğini görmek kimseyi şaşırtmadı. 2011 yılında milletvekili seçildim. Bu makamın asli sahibi olan milletimizin haklarını korumak ve yürütme organını denetlemek için çalışmalarımı sürdürdüm. Yasama yetkisi millet tarafından kendisine verilen Meclisimizin bir üyesi olarak, halkın sorunlarını gündeme getirmeye, halkımızın menfaatlerini korumaya gayret ettim. Bugüne kadar toplam 23 kanun teklifi, 20 araştırma önergesi, 830 yazılı soru önergesi verdim. Halkın hangi sorunu varsa, halkımızın çıkarlarına nerede bir tehdit varsa, imkanlarım dahilinde her zaman orada halkımızla birlikte oldum. Show TV’nin satışında yaşanan usulsüzlükleri de tespit ederek, bu konuda yaşananları iki adet yazılı soru önergesiyle (http://www2.tbmm.gov.tr/d24/7/7-33150s.pdf) muhataba sordum. “Alo Fatih” adıyla bilinen, havuz medyasının hükümet komiseri görevini yürütmekte olan kişinin de bu sorudan rahatsız olması çok normal, çünkü hukuksuzluğa bulaşmış olanlar bunun ortaya çıkmasından korkarlar. Onlara bu kirli işlerinin üstüne daha da fazla gideceğimizi ve salmalar salarak medyayı satın alan, bu yolla halkımızın sağlıklı bilgi almasını engelleyen diktatöryal anlayışla sonuna kadar mücadele edeceğimizi bir kere daha hatırlatmak isterim. Bu çalışmalarımız, Egemen Bağış gibi altın kaçakçılığı, kara para aklama, irtikap işine karışan, takım elbiseler içerisinde Rıza Sarraf’tan rüşvet alanları da rahatsız edecektir ve etmelidir. Çünkü onların karakterleri ve şerefleri suç işlemekten değil, bunun ortaya çıkmasından rahatsız olur. Onlar halkın değil sahiplerinin çıkarlarını düşünür, demokratik toplumun ilkelerini değil balya balya paraları önemser, halkın sorunlarını çözmek için değil kendilerine servet kazandırmak için siyaset yaparlar. Onların yolu doğruluğun, dürüstlüğün, temizliğin değil, karanlığın, arkadan konuşmanın, ucuz hamasetin, demagojinin yoludur. Beklediği buysa, dürüst ve namuslu davranması için CHP olarak kendisine içinde 500.000 dolar bulunan bir takım elbise asla göndermeyeceğiz. Eğer bu meziyeti kaybettiyse, dünyadaki hiçbir parayla ona tekrar sahip olamaz. Bakanlık yaptığı dönemde Türkiye’nin sınırlı kaynakları ve AB fonlarını usulsüz harcama dışında hiçbir iş yapmamış, AB’de bu nedenle hakkında soruşturma başlatılan, kendisine para kazandırmaktan başka kimseye bir şey kazandırmamış, AB ilişkilerini de tarihinin en kötü seviyesine indirmiş, hayattaki en büyük başarısı tercümanı olduğu Erdoğan’ı överek belli koltuklara oturmak olan Egemen Bağış hakkında şahsıma söylediği ve artık alenileşmiş olan hakaretleri için gereken suç duyurusunda bulunacak, maddi ve manevi tazminat davasını açacağım. Ancak onlara esas davayı halkımız açmış durumdadır. Halkımız bu yozlaşmış düzenin temsilcilerinden, onların yalanlarından, bulaştıkları suçlardan, kaypak karakterlerinden bunaldı. Halkımız artık ortalıkta tek ayak üstünde kendisine yalan söyleyen, üstünde baskı kuran, halkımızın kıt kaynaklarını har vurup harman savuran bu zihniyeti istemiyor. 30 Mart’ta Türkiye’nin namuslu, çalışkan, temiz siyasetten yana tüm insanları gerekeni yapacak, bu zihniyeti bir daha çıkmayacak bir şekilde tarihe gömecek. Yarın da demokrasiye, insanlığa ve bu ülkeye karşı işledikleri suçlardan dolayı hepsi teker teker Yüce Divan’da hesap verecek. Hepimiz bu konuda gün sayıyor, o güzel güne kavuşmak için çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz.T24
Bebeğini Ölüme Terk Eden Öğretmen İlk Kez Hakim Karşısına Çıktı
Kocaeli'nde 2 aylık bebeğini ölüme terk ettiği iddia edilen öğretmen, bebeğini emenat ettiğini söylediği kişiyle mahkemede yüzleşti. 'Bebeği ona emanet ettim' diyen kadın gözyaşlarına boğuldu Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde, geçen yıl Ekim ayında 2 aylık bebeğini evde yalnız bırakıp 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde Hatay'daki ailesinin yanına giderek bebeğinin ölümüne neden olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan 35 yaşındaki Seçil Müge D.(Doğanay)'ın ilk duruşması bugün Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Tutuklu yargılanan Seçil Müge D. savunmasında bebeği arkadaşına emanet ettiğini ve bebeği kendisinin öldürmediğini iddia etti. Gölcük İlçesi'nde 20 Ekim 2013'te Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi'nde polis memurlarının Cumhuriyet Savcısını arayarak hastaneye ölü bir bebeğin getirildiğini söylemesi üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, daha sonra 'Berk' adı verilen bebeğin açlık ve susuzluk nedeniyle öldüğü tespit edilmişti. Gölcük'teki Rheınland Pfalz İlkokulu'nda sınıf öğretmenliği yapan Seçil Müge D.nin, bebeğin babası olduğu tespit edilen Tayyar A. (Ataş) ile olan ilişkisinden dünyaya geldiği anlaşılmıştı. Kurban Bayramı tatili öncesinde anne Seçil Müğe D. bebeği evde yanlız bırakarak 9 günlüğüne Adana'ya yakınlarının yanına tatile gitmiş, bebek ise açlık ve susuzluktan ölmüştü. Yakınları da almadığı için bebek Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi morgunda tutulmuş, daha sonra deprem kurbanlarının toprağa verildiği 17 Ağustos Mezarlığı'nda defnedilmişti. 'TECAVÜZE UĞRADIM' İzmit 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bebeğini ölüme terk eden öğretmen anne Seçil Müge Doğanay ilk kez hakim huzuruna çıktı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Hülya Yazar'ın bu duruşmada, duruşmaya müdahil olarak katılma talebi mahkeme heyeti tarafından reddedildi. Duruşmaya getirilen tutuklu sanık Seçil Müge Doğanay'in savunması alındı. Gözyaşları içersinde savunma yapan ve bebeğin babası olan T.A.'nın tecavüze uğradığını iddia eden Seçil Müge D., 'Tayyar A. ile tanıştıktan sonra evlenme kararı aldık. Benden nüfus kağıdımı ve evlenmek için evrakları istedi. Tanışmak amacıyla Adana'ya ailesinin yanına çağırdı. Orada bana zorla tecavüz etti. Orada iki hafta kaldıktan sonra evime döndüm. Hamile olduğumu söylediğimde ise bebeği aldırmamı söyleyerek tehditlerde bulundu. Bu süreçte korkularım nedeniyle geceleri uyayamadım.' diye konuştu. 'BEBEĞİ ARKADAŞIMA EMANET ETMİŞTİM' Bebeği arkadaşı Metin Şancı'ya emanet ettiğini ve öleceğinin aklına gelmediğini söyleyen Doğanay konuşmasına söyle devam etti: 'Doğumdan sonra, beyninde tümör oluştuğunu öğrendiğim annemin yanına gitmeye karar verdim. Bebeği de yakın arkadaşım olan Metin Şancı'ya emanet ettim. Herhangi bir sorunda beni aramasını söyledim. Ailemin yanında kaldığım süre içersinde beni aramayınca ben de herhangi bir sorun olmadığını düşündüm.' 'YILIK İZİN VE DOĞUM İZNİ KULLANMADIM' Olayın duyulmaması için yıllık izin ve doğum izinlerini kullanmadığını söyleyen Seçil Müge D., 'Yasak ilişkiden dolayı doğum olacağı için bunu çevremdekilere hissettirmemek amacıyla yıllık izin ve doğum izni kullanmadım. O ağrılarla okula gittim ve yüzden çok acılar çektim. Bebek doğduktan sonra da evden okula giderken bebeği kuaför olan arkadaşım Nurhayat Şahin'e emanet ediyordum. ' dedi. MAHKEME SALONUNDA GÖZYAŞLARINA BOĞULDU Bebeği aldırmak için Gölcük'te özel bir hastaneye gittiğini söyleyen Seçil Müge D. savunmasına şöyle devam etti: 'Gölcük'te özel bir hastanede bebeği aldırmak istemiştim. Büyüdüğünü ve alamayacaklarını söylediler. Daha sonra Metin Şancı arkadaşımdan doktor bulmasını istedim. İzmit'te bulduğu özel hastanedeki bir doktor bebeğin 2.5 aylıktan büyük olduğunu ve kürtajın öldürmekle eşdeğer olacağını söyleyerek bebeği alamayacaklarını söylediler. ' Seçil Müge D. bunları anlatırken sık sık duruşma salonunda gözyaşlarına boğuldu. 'BANA BEBEĞİNE BAKMAMI SÖYLEMEDİ' Tanık olarak dinlenen ve bebeği ne bakması için kendisini aramadığını söyleyen Metin Şancı ise 'Erzincan'da 2003 yılında tanıştım. Kendisiyle sohbet edip sıkıntılarımızı paylaşıyorduk. Kendisi doğum yaptığını ve benden doktor ve bakıcı bulmamı istedi. Fakat sürekli sorunları nedeniyle kendisiyle görüşmeyi kestim. Doğumdan sonra bebeğini evde bırakıp gittiğinde bana bebeğine bakmamı söylemedi. Zaten evinin anahtarını da bana vermemiştir. diye konuştu. Ergün AYAZ/ İZMİT Milliyet
16 Mart  Pazar Türkiye Gündeminde Neler Vardı?
Türkiye gündemi her daim hareketli, dinamik ve değişken. Her an yeni bir haberle, yeni bir gelişmeyle karşı karşıya kalıyoruz. Durum böyle olunca da gündemi takip edip ‘eskimeden’ kalabilmek zorlaşıyor. Biz de sizler için mutlaka okumanız gereken içerikleri tek yerde topladık. İşte gözden kaçırılmaması gereken ve mutlaka okumanız gereken içerikler...