Fast Food Restoranlarının Kökeninin Antik Roma'ya Dayandığını Öğrenince Şaşırabilirsiniz
Fast food restoranlarının modern çağın icadı olduğunu düşünüyor olabilirsiniz, ama yanılıyorsunuz! Antik Roma’da “thermopolia” adı verilen yerler, bugünkü fast food zincirlerinin adeta atasıydı. Müşterilere hızlı bir şekilde sıcak yemek sunan bu dükkanlar, Roma halkının özellikle mutfağı olmayan evlerinde yemek yapamayan kesimi için vazgeçilmezdi. Burgerler, patates kızartmaları ya da gazlı içecekler olmasa da, sıcak şarap, baklagiller, etler ve hatta ilkel bir hamburger versiyonu bile vardı. Gelin, fast food’un binlerce yıl öncesine dayanan bu şaşırtıcı hikayesine birlikte göz atalım!
Sizler de takdir edersiniz ki günümüzde "fast food" tüketimi son derece fazla. Özellikle öğrenci evlerinde zaman zaman dışarıdan yemek daha az maliyetli olabiliyor.
Fakat fast food kültürünün aslında Antik Roma'ya ait olduğunu biliyor muydunuz? Resmi kayıtlarda ilk fast food restoranının, 1921 yılında White Castle isimli bir restoran olduğu söyleniyor.
Aslında fast food kültürü Antik Roma zamanlarına dayanıyor diyebiliriz. En azından Pompeii'de yapılan kazılar öyle gösteriyor.
'Nasıl yahu?' diye sorduğunuzu duyar gibiyiz. Zengin Romalılar, evlerinde yemek pişirmek için mutfaklara ve kölelerden oluşan bir personele sahipken, orta ve alt sınıfa mensup birçok aile evlerinde yemek hazırlamak için ayrılmış bir alan bulundurmuyordu.
Bu nedenle "thermopolia" adı verilen bu yerler, topluluk için hayati bir öneme sahipti ve birçok insanın günlük öğünlerini sağlıyordu.
Bu kelime Yunanca bir kelime olup 'sıcak yemek satan yerler' olarak tanımlanıyordu.
Bu fast food dükkanları, birkaç basit ürün satan mahalle tezgahlarından, sokaklara açılan küçük odalarda "paket" yemek sunan dükkanlara ya da güzel fresklerle dekore edilmiş duvarları ve oturma alanları olan daha büyük mekanlara kadar çeşitlilik gösterebiliyordu.
Her bir yemek, dolia adı verilen bir tür toprak kap içinde tutuluyor ve bu kaplar, thermopolium tezgahlarına yerleştirilmiş büyük deliklere yerleştiriliyordu. Bazı dükkanlar, yalnızca birkaç çeşit yemek sunabilmek için tek bir tezgaha sahipken, daha büyük dükkanlar, sundukları seçenekleri maksimize etmek için mekân boyunca uzanan tezgahlara sahipti.
Thermopolia, Antik Roma toplumunda temel bir işlev görmelerine rağmen, genellikle hor görülüyordu. Buralar, çoğu zaman ahlaki açıdan şüpheli insanlar, haydutlar, hırsızlar ve genellikle thermopolia'da satılan şarapla aşırıya kaçanlar, için toplanma yerleri olarak görülüyordu.
İmparator Claudius, bu mekanların kötü şöhretini, faydalarının haklı gösteremeyeceği bir tehdit olarak değerlendirerek kapatılmalarını dahi denemişti.
Peki ne yiyorlardı burada?
Bugün fast food denildiğinde akla gelen burger zincirlerinden farklı olarak, thermopolium günümüzün 'fast casual' konseptindeki kase restoranlarına daha çok benziyordu. Sıcak ve baharatlı bir şarap olan calida, yanı sıra pişmiş baklagiller, yumurta, çeşitli etler, peynirler ve hamur işleri gibi fırın ürünleri thermopolia'da sunulan yaygın yiyecekler arasındaydı.
Binlerce yıllık zaman farkına rağmen, thermopolia’da sunulan bazı popüler tarifler hakkında bilgi sahibiyiz. Örneğin, çağdaş hamburgerin antik bir akrabası olarak düşünülebilecek Isicia omentata.
Kıyılmış dana eti, şarapla ıslatılmış ekmek kırıntıları, çam fıstığı ve hamsi sosu karıştırıldıktan sonra karışım köfte haline getirilirdi. Bu köfteler, iç yağına sarılıp kırmızı şarap sosuyla kaplanır, ardından kızartılır ve üzüm şurubuyla servis edilirdi. Günümüzün hamburgerlerinden çok farklı olsa da bu köfte, tatlı ve tuzlu unsurları bir araya getirerek bugün de sevdiğimiz fast foodların temelini oluşturmuş olabilir.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın