onedio
Görüş Bildir

Formula 1 Haberleri

Formula 1 ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Formula 1 ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Formula 1 Araçlarının Altında Neden O Tahta Var? Hiç Tahmin Etmeyeceğiniz Bir Sebep!
Formula 1 arabalarının altındaki o basit görünen tahta parçası (skid block) aslında yarışların güvenliği için kritik bir rol oynuyor. Peki o kadar gelişmiş teknolojinin içinde neden bu kadar basit bir malzeme var? F1 araçları hız aerodinamik ve dayanıklılık açısından en üst seviyeye çıkarken, tahta parçası yerle teması sınırlayan ve sürücülerin hayatını kurtaran önemli bir engel. Aslında o tahta parçası olmasaydı belki de bugün hayatta olmayan sürücüler vardı. O zaman gelin bu tahta parçasının neden bu kadar önemli olduğunu yakından inceleyelim.Kaynak
Lotus F1 Teknolojiden Medet Umuyor
Formula 1 yarışlarının devlerine göre yarı yarıya daha az bir bütçeye sahip Lotus ekibi, tüm umutlarını teknolojiye bağladı.Lotus, yakınlarda takım patronu Eric Boullier'i McLaren'e kaptırmıştı.Lotus'un yeni patronu, geçen yıl yıldız sürücü Kimi Raikkonen'in Ferrari'ye geçmesine neden olan 140 milyon sterlinlik bütçe açığına çare bulmaya çalışıyor.Takımın mali durumunu istikrara kavuşturmak amacıyla tepeden inme bir adımla başa geçirilen yeni CEO Matthew Carter, 'teknolojinin en iyi noktaya getirilmesi, sonuçta, takımın yıllık gelirlerinde on milyonlarca dolarlık fark yaratabilir' diyor.Carter, 'Büyük oyuncuların sahip olduğu bütçenin yarısıyla iş görüyoruz. O yüzden de sonuç almak ve rekabet düzeyimizi korumak için başka yollara başvurmalıyız' diye ekliyor.Bu da işin her alanında teknolojinin daha iyi kullanılması anlamına geliyor.Daha güçlü bir elektrikli aküyle ve enerji geri kazanım sistemine sahip daha küçük turbo motorlu araçlar kullanılmasını, ayrıca burun kısmının daha dar, şasinin daha alçak olmasını öngören son değişiklikler, binlerce yeni tasarımı, otomobil parçası geliştirilmesini ve deneme yapılmasını zorunlu kıldı.Lotus F1 Takımının teknik başkanı Nick Chester, 'Kurallarda yapılan son değişiklikler 20 yıldır bu sporda tanık olduğum en büyük değişim oldu. Bu otomobili geliştirme işine 2,5 yıl önce başladık. Verimliliği artırmak için yazılım sisteminde farklı işler için farklı programları uygulama yoluna gittik. Tüm şirkette Microsoft Dynamics'in kurumsal kaynak planlama (ERP) yazılımını kullanmak için 4 milyon sterline dört yıllık bir anlaşma yaptık.' diyor.Microsoft ortaklığı sadece Lotus ile olmasa da, varılan anlaşmanın niteliği, takıma, yazılımı ihtiyaçlarına göre uyarlama ve teknoloji devinin Virginia'nın Redmond kentindeki araştırma ve geliştirme örgütlenmesine erişimine olanak veriyor.ERP yazılımı, bilgisayar yardımıyla hazırlanan tasarımların, hesaplamalı akışkanlar dinamiğiyle birlikte planlanıp yürütülmesine ve sonuçta, rüzgar tünelinde denenmiş, pistlerde adeta uçan, karbon fiber taşıtların ortaya çıkarılmasına yardımcı oluyor.Nick Chester, yeni otomobilin ortaya çıkarılması için 12 binden 14 bine çıkarılması gereken çizimlerle baş edilmesinde bu yazılımdan yararlandıklarını söyledi ve 'bu yazılım paralel tasarım programlarını de yürütmemize ve kaynakları buna göre dağıtmamıza da olanak verdi' dedi.Lotus F1 Takımının teknik başkanı tek sezon boyunca, bir otomobilin 200-250 arasında aerodinamik ve mekanik gelişim geçirdiğini, bunun da ek 6000 çizim gerektirdiğini ve bunların hepsinin planlanması, mali kaynaklarının bulunması ve belirlenen zaman diliminde tamamlanmasının şart olduğunu belirtti.Üç boyutlu lazer basımın geliştirilmesiyle tasarımların ön ürün parçalarına dönüştürülmesi, eskisine kıyasla çok daha hızla ve çok daha ucuza gerçekleşebiliyor.Bilişim teknolojisi müdürü Michael Taylor, teknolojinin gelişmesiyle sıradan işlemlerin otomatikleştirilmesinin sağlandığını ve böylece zaman kazanıldığını kaydetti. Taylor, 'Aerodinamikçiye günde bir dakika zaman kazandırırsanız, bir yılda bu önemli bir zaman dilimi eder. Tasarım için harcanan zamanı da uzatabilirseniz, bu, kuramsal olarak, daha iyi tasarımlar yaratmanızı sağlar.' dedi.Taylor, yarış otomobilinin bir parçasında aksama olursa, takımın sorunun nereden kaynaklandığını ve malzemeler için sipariş verildiği andan sorun çıkardığı ana kadarki aşamaların hangi noktasında meydana geldiğini tam olarak belirlemesi gerekiyor.Veriler, otomobil yarışlarının en önemli unsurunu oluşturuyor.Örneğin Abu Dabi'de bir otomobil saatte 320 km. hız yaparken Enstone'daki ekip, masa üstü sanal teknolojiyle otomobille ilgili canlı verileri izliyor.Şirket yetkilileri, 'teknolojiye yatırım yapılmasından vazgeçtiğiniz ve durduğunuz anda diğerleri derhal sizi geride bırakır' diyor.
Lamborghini Huracan Cenevre'de Pirelli Lastikler ile Sahne Alıyor
Bu yıl 84’üncüsü düzenlenen, Dünyanın en önemli otomobil fuarlarından biri olan Cenevre Otomobil Fuarı’nda, otomotiv endüstrisinin en yeni modelleri görücüye çıkıyor. Son model otomobillerde, teknik ve tasarım özelliklerinin yanında aracın performansını ve güvenliğini doğrudan etkileyen lastikler de dikkat çekiyor. Pirelli’nin siparişe özel teknolojiler ile her bir marka için özel olarak geliştirilen P Zero ve Cinturato lastikleri, fuarın en gözde modelleri olan Ferrari California T, Lamborghini Huracàn ve McLaren 650S tarafından tercih edildi. Fuarda ilk kez görücüye çıkan Audi TT, Audi S1 ve S3 Cabriolet, yeni nesil BMW X5, Mercedes C sınıfı ve S 600 ile Jaguar XFR, F Type ve XJR’da da Pirelli lastikleri kullanıldı. Pirelli’nin son teknolojisiyle üretilen PZero, Cenevre’deki homologasyonlarıyla birlikte, 2007’den bu yana 380 homologasyon alarak yeni bir rekora da imza attı. Bu, Pirelli mühendislerinin PZero’lar için 380 farklı versiyon tasarladıkları ve geliştirdikleri anlamına geliyor. Pireli bünyesinde rekor sayıda homologasyon alan bir diğer lastik ise 5 yıllık ömrü boyunca 170 homologasyon elde eden Cinturato P7 oldu. Huracan’ da PZero etkisi! Lamborghini’nin en son süper otomobili Huracan için tasarlanan yeni PZero, 0’dan 100 kilometreye 3,2 saniyede çıkabilen aracın performansına kusursuz biçimde yanıt veriyor. Ait oldukları markayı belirtmek amacıyla yanaklarında ayırt edici bir L harfi taşıyan bu özel PZero lastiklerinin geliştirilmesinde Formula 1 ile aynı simülasyon teknolojisi kullanıldı. Ayrıca, motorsporlarından elde edilen bileşenlerin kullanılması sayesinde yol tutuşu bir önceki nesil PZero ile karşılaştırıldığında yüzde 7 artırıldı. Pirelli ve Lamborghini mühendislerinin yakın işbirliğinde geniş sırt blokları ve asimetrik tasarımı spor sürüşte optimum denge sağlanırken, yeni bileşenlerin kullanımı sayesinde fren mesafesi de yüzde 5 azaltıldı. Ferrari California T’ye özel iki versiyon Cenevre Otomobil Fuarı’nın en çok beklenen otomobillerden biri olan Ferrari California T orijinal ekipman olarak Pirelli PZero lastikleri ile donatıldı. Yanaklarında ‘F01’ işaretleri ile ayırt edilen yeni lastikler 19 ve 20 inçlik ölçülerde satışa sunuluyor. Lastiklerdeki bir başka öncelik de, Ferrari’nin konfor ve sportif deneyimden taviz vermeden California’nın teknik özelliklerine ve yeni amortisörlere uyum sağlaması için geliştirilen lastik yapısıydı. Yeni direksiyon sistemi ile lastikler arasındaki kusursuz etkileşim, PZero’nun en fazla 34 metrelik bir fren mesafesine katkıda bulunduğu, bilhassa yol üzerinde daha tepkisel bir sürüş sağlanmasına yardımcı oldu. MacLaren 650 s için özel kış lastiği de üretildi Pirelli ile MacLaren Otomotiv arasındaki teknik ortaklık yeni Maclaren 650s ile yeni bir adım daha attı. Cenevre Otomobil Fuarı’nda dünya sahnesine çıkan yeni McLaren 650S, üstün teknolojili Pirelli lastikleri ile donatıldı. Yeni McLaren 650s önde 235/35R19 arkada 305/30R20 ölçülü Pirelli P Zero Corsa lastiklerini kullanıyor. PZero Corsa Asimetrik lastikler “MC1” işareti ile özel olarak yeni 650s’in karakteristik özelliklerine uymak için geliştirildi. Asimetrik ön lastiklerin profili Mclaren 650’s’in aerodinamik performansını optimize ederken, lastik yanaklarındaki yeni tasarım lastiklerin sürüklenme kat sayısını yüzde beş oranında artırdı. Böylece, ıslak zeminde sürüş ve yol tutuşundan ödün vermeden yakıt tüketiminin azaltılması sağlandı. Yeni 650S lastikleri için kullanılan bileşenler de son teknoloji ürünü ve Pirelli’nin Formula 1 deneyiminden ve diğer motorsporları çalışmalarından elde edildi. Pirelli ek olarak 650S için, kış aylarında orijinal ekipman olarak tedarik edilmesi için Pirelli Winter Sottozero 3 lastiklerini geliştirdi.
"Schumacher Hala Uyandırılma Sürecinde"
Michael Schumacher'in basın sözcüsü ve menajeri Sabine Kehm bugün bir açıklama yayınladı ve efsane Formula 1 pilotunun halen uyandırılma sürecinde olduğunu bildirdi. Açıklamada, 'Michael hâlâ uyanma sürecinde. Durumunda da henüz bir değişiklik yok. Michael'in tedavisiyle ilgilenen doktorların yaptıklarının dışında hiçbir tıbbi görüş ve açıklamanın de geçerliliği yoktur.' ifadelerine yer verildi.  Schumacher 29 Aralık 2013 tarihinde geçiridiği kayak kazası sonucu başını bir kayaya çarpmıştı. Yapılan iki acil operasyonun ardından suni komada tutulmaya başlanan Schumacher'e verilen anestezik ilaçlar haftalardır kademeli olarak azaltılıp Alman sporcunun uyandırılmasına çalışılıyor.
'Schumacher 20 Kilo Kaybetti'
Michael Schumacher'in hastanede yattığı sürede 20 kilo kaybettiği belirtildi Fransa Alpleri'nde geçirdiği kazanın ardından hastanede komada yatan Michael Schumacher’ in aşırı kilo kaybettiği ortaya çıktı.Radikal'in Skorer.com'da dayandırdığı habere göre, geçtiğimiz yılın son günlerinde gerçekleşen kayak kazasında başını kayaya vurup yaralanan efsane pilotun, küçük iyileşme belirtileri göstermesine karşın başka bir tehlikenin varlığına dikkat çekildi. 11 haftadır komada bulunan Schumi'nin, bu sürede aşırı kilo kaybettiği bildirildi. Alman basınında yer alan haberlere göre, hastaneye yattığında 75 kilo olan efsane Formula 1 pilotunun, 20 kilo kaybederek 55 kiloya kadar düştüğü, bu zayıflamanın daha da öteye taşınmaması için mücadele edildiği belirtildi. Öte yandan Schumacher'in felç olduğuna dair haberlere ise yalanlama geldi.T24
Motorlar Yeni, Favoriler Belirsiz
Formula 1'de sezon Avustralya'da başlıyor. Sebastian Vettel dört yıldır şampiyonluğu kimseye kaptırmadı ama yeni motorlar, favorisi belirsiz bir sezonun habercisi. 13 Mar 2014 Güncelleme 18:21 TSİ | Konular Spor, Motor sporları Vettel ve takımı Red Bull, 16 Mart Pazar günü Albert Park'ta koşulacak açılış yarışına son dört yılın şampiyonu unvanıyla çıkacak. Turbo motorların yıllar sonra Formula'ya geri dönüşü ve bunun yarattığı belirsizlik, Red Bull'un favori etiketini taşımasına en büyük engel. Sebastian Vettel geçtiğimiz yıl son dokuz yarışı kazanarak inanılması güç bir performans sergiledi. Ama bu sezon öncesi İspanya ve Bahreyn'deki testleri aracındaki sorunlar yüzünden çoğu zaman garajda geçirmek zorunda kaldı. Red Bull'un kullandığı 1.6 litrelik turbo şarjlı V6 Renault motoru testlerde bekleneni veremedi. Yeni enerji geri dönüşüm sistemi de Red Bull'un başını ağrıtıyor. Ross Brawn'ın ayrılmasından sonra yeni bir yönetimle devam eden Mercedes ise hazırlık çok daha sorunsuz ve verimli geçirdi. Bu gerçeği Red Bull'un takım şefi Christian Horner da kabul ediyor: 'Mercedes daha fazla yatırım yaptı ve çalışmalara erken başladı. bu da onları iyi bir duruma getirdi. Melbourne'da en yakın rakiplerine iki tur fark atarlarsa sürpriz olmaz. Testlere bakıldığında çok öndeler. Mercedes motoru kullanan takımlar iyi durumda, biz ise değiliz.' Vettel ve yeni takım arkadaşı Daniel Ricciardo için ilk yarışlarda farkın açılmamasını sağlamak ve sezonun ilerleyen bölümünde yarışa ortak olmak en mantıklı yol seçenek gibi duruyor. Hamilton aracından emin Horner'ın açıklamaları akıl oyunları olarak de değerlendirilebilir ama Mercedes pilotları Lewis Hamilton ve Nico Rosberg'in araçlarına güvenmemeleri için bir neden yok. 'Değişiklikleri ve takım olarak yaptığımız çalışmaları düşünürsek, 2014 bizim yılımız olabilir. Başarı için yeterli araca sahip olduğumu hissediyorum' diyen 2008'in şampiyonu Hamilton, sezonun başlaması için sabırsız. Hamilton, geçtiğimiz Temmuz ayında Macaristan'da birinci sırayı alarak Vettel'in müthiş serisinden önce yarış kazanan son pilot olmuştu. Michael Schumacher'in komadan çıkma müjdesini bekleyen Ferrari, zirveye oynamak isteyen bir diğer takım. 2007'nin şampiyonu ve geçtiğimiz yıl Melbourne yarışını Lotus ile kazanan Kimi Raikkonen İtalyan takımına geri döndü, iki kez dünya şampiyonu Fernando Alonso ile birlikte Ferrari'yi eski günlerine döndürmeye çalışacak. Yeni motorlar V6 motorlarının sesi, yerini aldığı V8'lere göre daha değişik olacak. Dayanıklılık meselesi özellikle ilk yarışlarda takımları sıkıtıya sokabilir. Daha komplike bir yapıya sahip oldukları için mekanikerlere daha fazla iş düşecek. Yakıt ekonomisinin iyice önem kazandığı bu dönemde Melbourne'da kaç aracın start alacağı ve finişe ulaşacağı büyük merak konusu. Bazı uzmanlar 22 pilottan en fazla 10'unun damalı bayrağı göreceği düşüncesinde. Melbourne'un ilk kez Formula'ya ev sahipliği yaptığı 1996 yılındaki yarışı Williams'tan Damon Hill kazanırken, sadece 11 pilot finişe ulaşabilmişti. 1980 ile 1997 arasında dokuz kez markalar şampiyonu olan Williams takımı, 2013'te kabus gibi bir sezon geçirdi, sadece beş puanla dokuzuncu oldu. Renault yerine Mercedes motoruna geçen İngiliz takımı yeni sezon için daha umutlu. Ferrari'de geçirdiği sekiz yılın ardından Williams'a katılan Felipe Massa, Bahreyn testinde en hızlı tur zamanını yakaladı. Motor dayanıklılık konusunda da iyi bir sınav verdi. 'Araç gerçekten çok iyi, çok kaliteli. Dayanıklı ve yavaş da değil” diyen Fin pilot Valtteri Bottas, Massa'nın Williams'taki partneri olacak. Geçtiğimiz sezona Mercedes ile girdikten sonra Honda motoruna dönen McLaren de iyi bir başlangıç hedefliyor. 2013'te podyum göremeyen takım, Martin Whitmarsh ile yollarını ayırmıştı. Ocak ayında babasını kaybeden Jenson Button ve Formula 1'de ilk sezonuna hazırlanan 21 yaşındaki takım arkadaşı Kevin Magnussen en hızlı olmadıklarının farkında ama podyum hayal değil. Avustralya'da son beş yılda üç kez kazanan 2009'un şampiyonu Button'a göre hedef 'sıralama turlarında ilk 10'da yer almak ve finişe ulaşabilirsek mümkün olan en yüksek puanı almak.' Kaynak: Reuters
Formula 1'de Işıklar Yanmaya Başladı
Formula 1 tutkunlarının merakla beklediği 2014 sezonu hafta sonu Avustralya Grand Prix’iyle başlıyor. Formula 1’de heyecan Avustralya etabıyla başlıyor. Sezon öncesi hazırlıklarını tamamlayan takımlar artık mücadelenin başlamasını sabırsızlıkla bekliyor. FIA Formula 1’e karşı azalan ilgiyi artırmak için sezon öncesi yeni kurallar getirmişti. Yeni kuralların F1’e pozitif mi negatif mi etki edeceği herkes tarafında merak konusu. Yeni kurallar arasında en çok merak edilen kuşkusuz, son yarışında uygulanacak olan ‘çifte puan’ kuralı. Bazı takımlar bu kurala karşı negatif olsa da FIA, sezonun son yarışı olan Abu Dabi GP’sinde bu kuralı uygulayacak. Takımlar ne durumda? Sezon öncesi gerçekleştirilen test sürüşleri, yeni sezonun nasıl şekilleneceği konusunda ipuçları verdi diyebiliriz.
10 Fotoğraf ile Rihanna Kıyafetleri
Grammy Ödüllü Barbados asıllı Rihanna, kıyafetleri ile her zaman ilgi odağı olmayı seven bir sanatçı olmuş,hiç bir zaman bir giydiği güzel kıyafetini ikinci bir sefer giymeyen,giymiş olduğu birbirinden güzel kıyafetleri de açık artırma ile sattırarak zihinsel özürlü çocuklar vakfına bağışlayan duyarlı bir insan olduğunu her zaman gösterir. R&B ve Pop’un yıldızı Rihanna‘nın saç stili herkesin aklında kalan her zaman kısa ve karakteristik bir tarzdır. Saç formu ne olursa olsun, derin bir şekilde yandan ayrılmış kullanmayı seven Rihanna‘nın giyim tarzında da büyük değişimler olduğu fark edilmektedir. Ağırlıklı olarak siyah rengi seçerken her daim tarzında bir asi detay barındıran Rihanna’yı mini etek ve şortlar, çeşitli tulumlar, göbeğini açıkta bırakan detaylar ile giyinirken görebiliriz. Bikini ,büstiyer gibi küçük parçalar ile hatlarını ortaya çıkardığını hatta göğüs dekoltesini ön planda tuttuğunu siz de fark etmişsinizdir. Ayakkabı tercihinde ise sezonun modasını layıkıyla yerine getiren Rihanna, hafif göz makyajı ile bakışlarının ifadesini doğru kullanmayı başarmıştır. Aksesuarlarında bol zincirler, Büyük ve gösterişli takılar, bileklikler ve en önemlisi hiç vazgeçemediği marjinal güneş gözlükleri ile her zaman dikkatimizi çekmeyi başarmıştır. Bazen retro yıldızı olup bol pantolonlar, delik deşik kıyafetler ile maskülen bir hava da, bazen de bir de bakmışız ki uzun tuvaletiyle gecelerin prensesi olmuş. Takip edilmesi ve taklit edilmesi zor olan hanım efendinin akla gelmeyecek renk seçeneklerini kullanışı veya kombine edişi bile sıradışıdır. Gece kıyafetlerin de yoğunlukla siyah, beyaz ve kırmızıyı kullanarak melez ten rengini ortaya çıkarır. Her ne dersek diyelim Rihanna her zaman kendisinden söz ettirmiş, yaşayan bir moda ikonu olarak genç bayanların uzun soluklu takipçisi haline gelmiştir. Diva olma yolunda ilerleyen ünlü şarkıcı Rihanna son dönemlerde giydiği transparan ve şaşırtıcı kıyafetlerle sık sık magazin sayfalarına taşınırken, gelin bu sıradışı imajı yakından inceleyelim. Devamı:http://www.dunyamodasi.net/2013-2014-rihanna-kiyafetleri-nelerdir.html
Ayrton Senna Doodle Oldu
Ünlü Fransız F1 pilotu Ayrton Senna Google tarafından unutulmadı ve anasayfasında doodle oldu. Ayrton Senna da Silva , 54. doğum günü nedeniyle Google tarafından sayfalarında doodle yapılarak anıldı. 21 Mart 1960 yılında Sao Paulo'da dünyaya gelen Formula 1'in unutulmaz pilotlarından biri olan Ayrton Senna unutulmadı Google tarafından unutlamadı. AYRTON SENNA DA SİLVA KİMDİR? Ayrton Senna da Silva (21 Mart 1960, Sao Paulo - 1 Mayıs 1994, Bologna), Brezilyalı araba yarışçısı. Formula 1 Dünya Birinciliğini 3 kez kazanmıştır. Birçok otorite tarafından Michael Schumacher ile birlikte gelmiş geçmiş en iyi F1 pilotu olarak kabul edilir. Aynı zamanda yağmurlu havalardaki başarısıyla da Rainman yani yağmur adam lakabıyla bilinmektedir. PİSTTE SON BULAN BİR HAYAT Otoriteler tarafından, Micheal Schumacher ile birlikte en iyi yarışçı olarak kabul edilir. Ayrıca birçok sürücünün korkulu rüyası olan yağışlı havalarda, pistlerdeki başarısıyla yağmur adam lakabını almıştır. Varlıklı bir ailenin çocuğu olan Senna, henüz dört yaşındayken karting aracı sürmeye başlamış ve 13 yaşında ilk karting yarışına katılmıştır.Babasının Senna 'nın iyi bir yarışçı olmasında en büyük katkısı, Sao Paulo'nun yıldız yarışçısı Emerson Fittipaldi'nin, motor bakımcısı olan Tche'yi oğlunu yetiştirmesi için tutmasıdır. Emerson Fittipaldi Formula 1 'de ilk birincilik kazanan Brezilyalı pilottur ve karting döneminde kendisini Tche yetiştirmiştir. Sao Paulo Interlagos'da katıldığı ilk yarışı kazanan Senna bu başarıyla yarış kariyerine başlamış olur. Bu başarının ardından hayatının önemli zamanlarını Tche'nin yanında geçiren Senna ileride döneminin en teknik sürücüsü olmasını sağlayacak temel bilgileri edinmiştir. İlk katıldığı yarışı kazanmasından yalnızca iki hafta sonra Sao Paulo kış yarışlarında yıldızlar sınıfında birinci olan Senna, yaz döneminde de 'Yıldızlar Birinciliği'ni tümüyle kazanmıştır. Bir sonraki yıl Brezilya karting birinciliğini, sonra da 1976'da Sao Paulo Büyükler Birinciliğini ve yeni 100cc'lik kartıyla büyük üç saatlik yarışı kazanan Senna, bu dönemde sonradan ünlü olacak sarı kaskıyla ilk kez yarışmıştır. 17 yaşındayken Güney Amerika Karting Birinciliğini kazanan Senna, daha sonra Dünya Birinciliğinde de birkaç kez ikincilik kazanmıştır. 1984 yılında Formula 1'e ilk adımını Toleman takımıyla atan Senna, aynı zamanda efsane olacağı bir dünyanın kapısınıda aralamış olur. Toleman-Hart F1 takımıyla ilk kez F1 ile tanışan Senna, özellikle yağmurlu bir ortamda yarışılan Monako Büyük Ödül (Grand Prix) yarışı ile izleyenleri kendisine hayran bırakmıştır. 1985'de Lotus takımına katılan Senna, Portekiz'deki Estoril'de ilk Grand Prix yarışını kazanmıştır. Senna, 1988 yılında Alain Frost'un takım arkadaşı olarak McLaren F1 takımına katılır. Bu aynı zamanda da, iki ünlü yarışçı arasındaki unutulmaz çekişmeli yarışların başlangıcı olacaktır. Senna, yarış yolunda acımasızlığı, kararlılığı, ölçülülüğü ve disiplini ile konusunda uzmanlaşmış, daha önce hiç kimsenin başaramadıklarını (65 Formula 1 yarışına birinci sırada başlamak gibi) başarmıştır. Özellikle yağmur altında yapılan yarışlarda hiç kimse eline su dökememiştir. Senna Monako'daki yarışı kimsenin başaramadığı bir biçimde 6 kez kazanmıştır. Williams takımı 1993 sezonunda araçlarına elektronik bir yenilik eklemiş, aracın süspansiyonu virajlarda daha iyi denge sağlamak ve savrulmayı önlemek için elektronik destek sistemi geliştirmişti. Sürücünün işini bir hayli kolaylaştıran bu sistem Williams takımı için başarılı bir sezon geçmesini sağlamıştı. Dördüncü şampiyonluğu ile birlikte Formula 1'e veda eden Alain Frost, yerini Senna'ya bırakacaktır. Fakat bu hem güzel günlerin, hem de sonun başlagıcı olacaktı. 1994 sezonu başlangıcında FIA zengin takımlarla diğer takımların arasındaki haksızlığı önlemek için 'hiçbir araçta sürüşü etkileyecek elektronik aksamın bulunamayacağı' yönünde karar alır. Bu karar yüzünden Williams Takımı'da aracında bulunan denge kontrol sistemini aracından çıkarmak zorunda kalır. Araçta yapılan değişiklikler, Senna'nın sürüşünü olumsuz yönde etkilemekteydi. Bir test sürüşünün ardından Senna, yaşanan titreşimler yüzünden aracı kontrol edemediğini ve direksiyonu döndürsede otomobilin düz bir şekilde yola devam ettiğini belirtmiştir. 30 Nisan 1994 tarihinde Roland Ratzenberger'in geçirdiği kaza Senna'yı çok etkilemişti. Roland Ratzenberger, Villeneuve virajını alamamamış ve neredeyse dik açıyla karşı bölümdeki beton bariyere çarpıp yaşanan kazada hayatını yitirmişti. 1 Mayıs 1994 tarihinde Ayrton Senna attığı tek tur ile Pole Position'dan yarışa başladı. Ancak yarışın başlamasıyla birlikte motoru çalışmayan Benetton sürücüsü J.J. Lehto pist üzerinde kaldı. Arka bölümden kalkan Pedro Lamy, görüş açışı diğer araçlar tarafından kapatılınca, Lehto'nun Benetton'unu göremeyerek arkadan çarptı. Çarpışmanın etkisiyle aracın lastikleri ve gövdeden parçalar koptu. Kazanın ardından güvenlik aracı piste girdi ve 5 tur boyunca pistte kaldı. Yarışın 7. turuna gelindiğinde Ayrton Senna 306 Km/sa hızla Tamburello virajına yaklaştı. Ancak daha önce söylediği gibi direksiyonu döndüremedi ve o hızla pistten çıktı. Yaptığı son bir hamle ile hızını 218Km/sa'ye kadar düşürmeyi başarmıştı. Ancak bu kötü sonu değiştiremedi. Kazanın hemen ardından Senna'nın hareketsiz ve bir yana kaymış görüntüsü, ciddi bir yaralanma olduğunu haber veriyordu. Pist görevlilerinin acil müdahale denemeleri, helikopter görüntüleriyle tüm dünyaya yayınlanmaktaydı. Yakın çekimlerde, tedavi bölgesinde kan izleri görülmekteydi. Senna'nın kafasındaki gözle görülür yaralanma, sağlık ekibinde ciddi bir beyin travması şüphesi doğurdu. Kazadan 1 dakika 9 saniye sonra yarış tamamen durmuştu. Kazadan yaklaşık 10 dakika sonra, Larrousse takımı bir hata sonucu, pilotlarından Érik Comas'a piste geri dönme onayı verdi. Halbuki yarış halen kırmızı bayraklarla durdurulmuş durumdaydı. Eurosport yorumcusu John Watson bu olayı 'hayatımda gördüğüm en saçma yanlışlık' şeklinde yorumladı. Pistteki görevliler Comas'ın yoluna devam ederek, kaza bölgesindeki çalışmalara karşı bir tehdit oluşturmasını engellemek için büyük çaba sarf etti. Japon otomotiv firması Honda, 65'inci yılını kutlarken etkileyici bir çalışmaya imza attı. Honda 'Hands' adıyla çıkardığı 65'inci yılına özel klibi ile birlikle Ayrton Senna'nın anısına bir video çalışması hazırladı. 'Hands' klibinde Honda'nın 65 yıllık tarihi özetlenirken, 'Honda'nın sesi Ayrton Senna 1989' isimli çalışmada ise son derece ilginç ve dikkat çekici bir klip hazırlandı.Efsane Formula 1 pilotu Ayrton Senna'nın anısına düzenlenmiş bu çalışmada, özel olarak hazırlanan ses ve ışık sistemi ile Senna'nın ruhu Suzuka Pisti'nde hayat buldu. Firma, 1989 yılındaki ses kayıtları ile Suzuka Yarış Pisti'ne yerleştirilen özel ses ve ışık sistemi sayesinde Ayrton Senna'yı yeniden pistlere döndürdü.Sabah