Vücut Dili Uzmanı Yorumluyor: Trump'ın El Sıkışma Biçimi, Karakteri Hakkında Neler Söylüyor?
ABD başkanı Donald Trump, göreve geldiğinden beri birkaç dünya lideriyle görüşmeler yaptı ve bu görüşmelerde özellikle diğer liderlerle el sıkışma şekli medyanın büyük ilgisini çekti. Geçtiğimiz günlerde ise bu el sıkışmaları vücut dili uzmanı Dr. Lillian Glass tarafından incelendi. Bakalım Trump'ın kendine özgü el sıkışma biçimi, düşünceleri hakkında nasıl bi fikir veriyor...
Japonya Başbakanı Shinzo Abe
İngiltere Başbakanı Theresa May
Glass'a göre bu el sıkışmasında Trump'ın May'e saygıyla yaklaştığı görülüyor. Kendisine uzanan eli yakalayarak bir parça kendisine doğru çekiyor ve May de buna karşılık önce Trump'a, sonra da gözlerini çevirerek uzağa bakıyor. May'in tavırlarından bu ilişkiyi resmi ve saygılı bir çerçevede tutmak istediği anlaşılıyor. Trump'ın tavırları ise bir parça sıcak olsa da, May'i çok fazla tanımadığını ve temkinli yaklaştığını gösteriyor. Bu açıdan yukarıdaki örnek, Trump'ın May'e diğer liderlere nazaran biraz daha az sevgiyle yaklaştığını gösteriyor. Aynı zamanda el sıkışırken dik durması ve May'e doğru eğilmemesi de bu savı destekliyor.
Kanada Başbakanı Justin Trudeau
Trudeau ve Trump'ın el sıkışması Glass'a göre epey sıcak ve dostane. Trump'ın elini uzatmasıyla Trudeau ona doğru bariz şekilde eğilerek elini sıkıyor ki bu da onun Başkan Trump'a duyduğu sempatiyi gösteriyor.
Ayrıca ikilinin buluştuğu âna dönecek olursak, Trudeau'nün elini Başkan Trump'ın omzuna koyduğunu ve başkanın da ona aynı şekilde karşılık verdiğini görüyoruz ki bu da ikilinin dostluğunu ortaya koyan göstergelerden bir diğeri.
Eski ABD Başkanı Barack Obama
Trump'ın eski başkan Obama ile el sıkışması ise diğer örneklerden biraz farklı. El sıkışma ânından öncesine baktığımız zaman Trump'ın oldukça gergün göründüğünü, hissettiği gerginliği dudaklarının ele verdiğini söyleyebiliriz. Bu noktada başkanın verdiği mesaj, ikilinin arasında gerginliğin ve bazı anlaşmazlıkların olduğu yönünde. Aynı zamanda Trump'ın diğer liderlere yaptığı gibi Obama'yı kendisine doğru çekmemesi önemli bir ayrıntı. Trump'ın aynı zamanda el sıkışırken Obama'ya doğru eğildiği görülüyor; diğer el sıkışmaları düşünülünce bu Trump'ın normalde yapmadığı bir şey ve Obama'ya duyduğu saygıyı gözler önüne seriyor.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu
Glass'a göre ilk dikkat çeken, Trump'ın basın toplantısı süresince Netanyahu'ya çok dikkat göstermesi. Çünkü başkanın Netanyahu konuşurken devamlı onu seyrettiğini ve hareketlerini izlediğini görüyoruz. Daha sonra başkan, Netanyahu'ya saygıyla elini uzatıyor ve onu kendisine doğru çekiyor. Bu noktada Trump'ın tavırlarından, 'biz birlikteyiz' diye düşündüğünü ve basına da birlik mesajı vermeye çalıştığını anlıyoruz.
ABD Yüksek Mahkemesi Adayı Yargıç Neil Gorsuch
Basında büyük yer bulmuş bu örnekte, Trump'ın Gorsuch'u tekrar tekrar kendisine doğru çektiğini görüyoruz. Bu da Trump'ın yargıca sevgisini göstermeye çalıştığını, ancak yargıcın tarafsız ve profesyonel görünmek adına kendisini geride tuttuğunu gösteriyor. Gorsuch'un bu tavrı ise büyük ihtimalle bir yargıç olmasından kaynaklanıyor ve başkana yakınlık değil, yalnızca saygıyla yaklaşmak istediği anlaşılıyor. Kısacası yeni başkan Trump, karşısındaki insanı sevdiğini ve, sevmediğini de açık bir biçimde göstermeyi seviyor. Sonraki çözümlemelerde görüşmek üzere...
Yorum Yazın