Üreten Türkiye Bölüm 1: Cumhuriyetin İlk Rüyalarından Keban Barajı ve Muhteşem Hikayesi
Hep birlikte biraz yakın geçmişe gidiyoruz. Cumhuriyet'in kuruluşundan günümüze hikayesini çok fazla bilmediğimiz, ürettiğimiz ve bundan da muhteşem gurur duymamız gereken hikayeleri 'Üreten Türkiye' başlığı ile sizlerle paylaşacağım. İlk yazım Keban Barajı ile ilgili olacak. Keban Barajı'nın nasıl yapılmaya karar verildiği ve ülkemize olan katkısını hep birlikte inceleyelim.
Keban Barajı, adını artık çok sık duymasak da cumhuriyetin ilk rüyalarından birisi olarak nitelendirilmiş ve doğu bölgelerinde yer alan kurak topraklara tarım potansiyeli kazandırmak ve bundan da öte ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere kurulmak istenen bir barajdan yola çıkılarak yapılmıştır.
Keban Barajı'nı çok değerli kılan bir unsurdan, dönemin siyasi ve ekonomik koşullarından da bahsetmek gerekiyor.
Ülke nüfusu sadece 1945 ile 1975 yılları arasında iki kattan fazla artmıştır. 19 milyonluk ülkenin nüfusu 40 milyonu geçmiştir.
1960'lı yıllardan itibaren 1980'li yıllara kadar ülkenin petrol ve elektrik ithalatı giderek artmıştır. Petrol ülkemizde bulunmadığı ve çıkmadığı için mevcut kaynaklar üzerinden çok parlak bir fikir elde edilmişti.
Yapılan araştırmalar neticesinde Keban'a yapılması kararlaştırılan baraj için 1963 yılında resmi olarak adımlar atılmıştır.
Ülke büyük krizlerle boğuşurken iç piyasada dünyada yaşanan petrol krizi ciddi etkili olmuştu. Üstelik ülkenin dışarıya olan bağımlılığı sadece petrolde değil, elektrikte de vardı.
O dönemlerde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Özal daha sonradan aktif siyasete katılacaktı. Daha DPT'nin başında iken Keban Barajı projesine ciddi önem veriyor ve hem ülkenin elektrik ihtiyacı hem de tarım üretiminin katlanması için çalışmalar yapıyordu.
8 tribünlü olan barajın ilk 4 tribünü 9 Eylül 1974 yılında dönemin Başbakanı merhum Bülent Ecevit tarafından hizmete açıldı. Barajın son 4 tribünü ise 1981 yılında zamanın Başbakanı Sami Bülend Ulusu döneminde faaliyete geçirildi.
Yöre halkı barajın yapılmasında büyük rol oynamış ve el işçiliği ile olmayan imkanlar dahilinde büyük bir başarıya imza atmışlardır.
1950'lerde Hirfanlı ve Sarıyar barajlarının ardından 'büyük baraj inşaatı' tecrübesi kazanmış olan Türk mühendisliğinin ortaya koyduğu ilk 'dev barajdır'.
Yapıldıktan itibaren 10 yıl içinde kendisini amorti etmiştir. Günümüze kadar gelen süreçte ise ekonomiye yaptığı katkı inanılmaz derecede olmuştur. Kendisini defalarca amorti etmiştir.
Keban yapıldığı dönemde ülke elektrik ihtiyacının yüzde 20'sini tek başına karşılamaya başlamıştır.
Barajın yapılmasıyla Elazığ'ın batı, kuzey-doğu ve doğu istikametinde 125 kilometre uzunluğunda 675 kilometrekare alana sahip 30 milyar ton kapasiteli dev bir göl oluşmuştur. Baraj bir yandan elektrik enerjisi üretirken bir yandan da göl çevresinde oluşan mesire alanlarıyla bölgede sosyal hayata katkıda bulundu, sağladığı balık avcılığı imkanıyla alternatif bir gelir imkanı sundu.
2010 yılı verilerine göre 8 tribünlü yıllık 6 milyar 200 milyon kilovatsaat enerji üretme kapasitesine sahip olan baraj, 2010'da kapasitesi arttırılarak 7 milyar 950 milyon kilovatsaat elektrik üretmiştir.
1980'lerde tamamen yapımı biten Keban Barajı için dönemin başbakan yardımcısı Turgut Özal'ın verdiği bir röportajdaki rakamlara göz attığımızda sonuç daha net ortaya çıkıyor. O dönem için 9 milyar kilowatt'lık bir üretim yaklaşık 2,2 milyon tonluk petrole denk geliyordu.
Keban Barajı sayesinde Harran Ovası'ndaki buğday üretimi de iki katına çıkmıştır. Sadece elektrik değil, tarım alanında da müthiş katkılar sağlamıştır ve üretimi defalarca katlamayı tek başına başarmıştır.
1974’de hizmete giren Keban Barajı ve Hidroelektrik Santralı, üretime başlamasının 25.yılında, toplamda yaklaşık 148 milyar kWh enerji üretimiyle, ekonomiye 7.5 milyar dolarlık katkı sağlamış, 63 bin 872 hektarlık bir alanın da sulanmasını mümkün kılmıştır.
Bu muhteşem projenin sonunda Harran Ovası'ndan bir görüntü ile sizi başbaşa bırakalım.
Gelecek hafta bir sonraki yazımızda görüşmek üzere!
Yorum Yazın
Son 16 senede yola köprüye yapacağımız yatırımları bu tarz üretim ve üretime destek sağlayacak şeylere yapsak et falan ithal etmemize gerek kalmazdı aksine b... Devamını Gör
İşte bende aynısını diyorum. Bu ülkenin geleceği toprakta. Artık kentten köye göçü destekleyecek projelere ihtiyacımız var. Ziraat mühendisleri artık bankada... Devamını Gör
keban barajı ile harran ovasının ne alakası var acaba? harran ovası urfa tarafında olsa olsa atatürk barajından sulama yapılabilir. keban barajı ise elazığda... Devamını Gör
Keban barajı 1974'de açılmıştır, Keban barajıyla birlikte bölgeye bir çok boru hattı ve sulama kanalı da yapılmıştır. Atatürk barajı ise GAP projesi kapsamı... Devamını Gör
Cem Seymeni herkese tavsiye ederim.