onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
UNESCO’nun Dünya Mirası Listesine Alarak Ülkemizde Koruma Altında Tutulan 19 Yer

UNESCO’nun Dünya Mirası Listesine Alarak Ülkemizde Koruma Altında Tutulan 19 Yer

Merlot Vinho
26.08.2022 - 23:07

UNESCO her yıl bütün insanlığa ait ortak miras olarak kabul gören yerlere ait güncel bir liste paylaşır. Ülkemizde de 2022 itibariyle UNESCO tarafından 'evrensel değere sahip alan' listesine giren 19 farklı yer bulunuyor. Hepsi birbirinden özel olan bu miraslar, ortak bir bilinç oluşturmak ve doğal değerleri yaşatmak nedeniyle özellikle korunması gereken alanlar olarak tanımlanıyor.

Gelin ülkemizdeki dünya miraslarını biraz daha yakından tanıyalım!

1. İstanbul'un Tarihi Alanları

1. İstanbul'un Tarihi Alanları

İstanbul; M.Ö. 7. yüzyıla kadar uzanan geçmişi ve doğuda İstanbul Boğazı, kuzeyde Haliç, güneyde ise Marmara denizi ile çevrili 'Tarihi Yarımada' özelliği ile başlı başına bir değer. Avrupa ve Asya'yı birbirine bağlayan, Roma ve Osmanlı gibi imparatorluklara başkentlik yapan İstanbul'un neredeyse her bir köşesi UNESCO tarafından koruma altına alınmış durumda. Sahip olduğu kültürler arası geçiş ile 1985 yılında listeye giren İstanbul'un Ayasofya, Hipodrom, Küçük Ayasofya Camisi, Aya İrini ve Sultanahmet Arkeolojik Sit Alanı gibi farklı bölgeleri miras listesine dahil.

2. Divriği Ulu Camii - Sivas

2. Divriği Ulu Camii - Sivas

1985 yılında listeye giren Divriği Camii ve çevresindeki yerleşimlerin tarihi Hititler'e kadar uzanıyor. Bölge Mengücekoğulları hakimiyetindeyken inşa edilen cami, İslam mimarisine ait en güzel örneklerden biri. Mimari özelliğine ek olarak sahip olduğu Anadolu taş işçiliği örnekleriyle öne çıkan Divriği Camii, oldukça zengin bir kültürel birikim barındırıyor.

3. Nemrut - Adıyaman

3. Nemrut - Adıyaman

Günümüze kadar iyi korunarak gelmeyi başaran 8-10 metrelik heykellerin bulunduğu Nemrut Dağı, bir zamanlar Kommagene Krallığı'na aitmiş. Benzersiz manzarası ve hala gizemi tam olarak çözülememiş anıtsal heykelleri ile Helenistik döneme ait en önemli kalıntılardan olan Nemrut, 1988 yılında UNESCO tarafından koruma altına alındı. Doğu, batı ve kuzey terasların her birinde farklı kutsal anıtların bulunduğu Nemrut Dağı Milli Parkı 'nda hala keşfedilmemiş pek çok gizemin bulunduğu düşünülüyor.

4. Göbeklitepe - Şanlıurfa

4. Göbeklitepe - Şanlıurfa

2011 yılında listeye giren Göbeklitepe, M.Ö. 10.000 yılına uzanan geçmişi ile dünyadaki en eski ve en büyük ibadet yeri olarak geçiyor. Mısır piramitlerinden 7500 yıl daha eski olan Göbeklitepe'nin hala keşfedilmemiş pek çok sırrı barındırdığı biliniyor ve devam eden kazı çalışmaları bölgenin yerleşik olmayan insanlar tarafından dönemsel şenlikler ve toplantılar için kullanıldığını kanıtlıyor. Ancak bilinenlerin aksine bölgenin pek çok sırra gebe olduğu tahmin ediliyor, bu nedenle Göbeklitepe bütün insanlık tarihinin en önemli kalıntılarından biri olarak görülüyor.

5. Göreme Milli Parkı ve Kapadokya - Nevşehir

5. Göreme Milli Parkı ve Kapadokya - Nevşehir

7 ila 13. yüzyıllar arası baskılardan kaçmaya çalışan Hristiyanlara ev sahipliği yapan Göreme, her yıl dünya genelinden milyonlarca turist tarafından ziyaret ediliyor. 1985 yılında listeye dahil edilen alanlar içinde Göreme Milli Parkı, Karain Güvercinlikleri, Derinkuyu ve Kaymaklı yeraltı yerleşimleri, Yeşilöz Theodor Kilisesi, Karlık Kilisesi ve Soğanlı Arkeolojik Alanı bulunuyor.

6. Hattuşa - Çorum

6. Hattuşa - Çorum

Hitit İmparatorluğu'nun en önemli başkenti olan Hattuşa (Boğazköy), Anadolu'da uzun yıllar değer gördü. Yıkılıp yeniden kurulan ve uzun süre hüküm süren bir uygarlığa başkentlik eden Hattuşa; döneme ait kalıntıları, tapınakları ve sur yapıları ile 1986 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine girdi.

7. Ksanthos ve Letoon - Antalya ve Muğla

7. Ksanthos ve Letoon - Antalya ve Muğla

Likya'nın en büyük idari merkezi olan Ksanthos, M.Ö. 545 yılında Pers egemenliğine girene kadar tamamen bağımsızdı. Egemenlik altına girdikten 100 yıl sonra yanarak yok olan kent yeniden inşa edildi ve başkent özelliğini korudu. Onun 4 km uzağındaki Letoon ise aynı dönemde Likya'nın dini merkeziydi. Apollon ve Artemis tapınakları ile görülmeye değer olan Letoon, aynı zamanda peripteros tarzında inşa edilmiş Leto Tapınağı ile de değer gören bir miras.

8. Selimiye Camii ve Külliyesi - Edirne

8. Selimiye Camii ve Külliyesi - Edirne

Mimar Sinan'ın 'ustalık eserim' şeklinde tanımladığı Selimiye Camii, 2000 yılında dünya mirası listesine kabul edildi. İnce ve zarif tasarımlı 4 minaresi, büyük ve görkemli kubbesi, benzersiz iç tasarımı ile hala görende şaşkınlık uyandıran bu harika yapı benzersiz oymalar, mermer ve ahşap motiflerle dolu. İnce işçiliği ve kubbe ile kemerlerin üzerindeki kalem işleri ile benzersiz olan Selimiye Camii içinde eğitim kurumları, kütüphane, avlu ve arasta gibi birbiriyle bağlantılı pek çok alan bulunuyor.

9. Hierapolis ve Pamukkale - Denizli

9. Hierapolis ve Pamukkale - Denizli

M.Ö. 2. yüzyılda Bergama Krallığı'na ait olan Pamukkale travertenleri, dönemin terapi ve sağlık merkezlerinden biriydi. Kalsiyum oksit içerikli suyuyla sağlık turizmine başkentlik yapan bu alan, hemen arkasındaki Helenistik yapılı Hierapolis ile birlikte 1988 yılında UNESCO tarafından korumaya alındı. Şifalı suları, metal ve taş işlemeciliği, başkent özelliği ve Bizans'ın Piskoposluk merkezi olma özelliği ile günümüze kalan en önemli evrensel miraslardan biri.

10. Safranbolu Şehri - Karabük

10. Safranbolu Şehri - Karabük

Karadeniz'in Kuzey, Batı ve Orta Anadolu'ya bağlanan bölgesinde yer alan Safranbolu; mimari yapısı ve coğrafi konumu nedeniyle çok özel bir yere sahip. Konumu itibariyle her dönem ilgi gören Safranbolu, özellikle 18. yüzyılda Asya ve Avrupa arasındaki ticaret için en önemli merkezlerden biriydi. Günümüze kadar bozulmadan gelmeyi başarmış Türk mimarisine ait yapıları, ahşap yığma evleri ve anıt mimarisi ile sit alanı olarak kabul gören Safranbolu, 1994 yılında UNESCO tarafından tamamen tescillendi.

11. Troya Antik Kenti - Çanakkale

11. Troya Antik Kenti - Çanakkale

Dünyadaki en önemli antik kentlerden olan Troya, 9 katmanı ve uzun süreli tarihi ile benzersiz bir özelliğe sahip. Anadolu, Ege, Balkan gibi farklı kültürlerin bulunduğu coğrafyadaki en erken yerleşimin izleri M.Ö. 3.000'li yıllardaki Tunç Çağı'na kadar uzanıyor. Kesintisiz antik yerleşim alanlarından olan Troya, coğrafi konumu nedeniyle her dönem ilgi gören bir merkezdi ve genellikle diğer bölgelerle olan ticari ve kültürel bağı nedeniyle tercih ediliyordu. UNESCO listesine girişinin asıl nedeni ise kesintisiz katmanlaşma özelliği oldu. Avrupa ve Ege'de yer alan benzeri diğer arkeolojik alanlardan farklı olarak referans özelliği taşıyan Troya, 1998 yılından beri UNESCO listesine dahil.

12. Cumalıkızık - Bursa

12. Cumalıkızık - Bursa

'Osmanlı İmparatorluğu'nun Doğuşu' olarak adlandırılan Bursa Cumalıkızık, 2014 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer aldı. İçindeki Orhangazi Külliyesi, Hanlar Bölgesi, Hüdavendigar Külliyesi, Cumalıkızık Köyü ve Muradiye Külliyesi ile benzersiz olan bölge; günümüzde hala ilgi gören ve zaman zaman tarihi film yapımlarına konu olan bir alandır.

13. Çatalhöyük - Konya

13. Çatalhöyük - Konya

Toplamda iki höyüğün oluşturduğu Çatalhöyük, Göbeklitepe'nin keşfine kadar Türkiye'deki en önemli merkezlerden biriydi. 18 Neolitik yaşam katmanı ve sosyal örgütlenmeye ait bilinen ilk örneklerden olması nedeniyle önemini hala koruyan Çatalhöyük; aynı zamanda yerleşik hayata geçişi net şekilde gösteren pek çok duvar resmi, rölyef ve heykel ile donatılmış durumda. Bu özellikleri nedeniyle 2012 yılında Dünya Mirası olarak tescillenen alan, 2.000 yıldan uzun süredir var olan köylerin yerleşik hayata nasıl geçtiğinin kanıtı olma niteliği de taşıyor.

14. Pergamon - İzmir

14. Pergamon - İzmir

Helenistik, Roma, Doğu Roma, Osmanlı Dönemi gibi farklı medeniyetlere ait katmanları barındıran Bergama Peyzaj Alanı, 2014 yılında UNESCO listesine girmeyi başardı. Birbirinden farklı 9 bileşene sahip olan bölge, antik çağdaki en önemli merkezler arasındaydı ve M.Ö. 282-133 arasında Pergamon Krallığı'na başkentlik yapmıştı. Yazılı belgelerdeki ilk bahsi M.Ö. 4.000 yılına kadar uzanan Pergamon; tapınak, kule, saray, tiyatro gibi günümüze kadar gelmiş görkemli yapılarla dolu antik bir merkez.

15. Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri - Diyarbakır

15. Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri - Diyarbakır

Bölgedeki medeniyetlerin ihtiyaçlarına göre zaman içinde şekillenen bölge Diyarbakır Kalesi, Surları ve bahçeleri ile 2015'te koruma altına alındı. Yaklaşık 7.000 yıllık bir geçmişe sahip olan kale, özgün kültürel yapısı nedeniyle günümüze kalan evrensel bir miras olarak görülüyor. Bahçe kültürünün önemli olduğu bir dönemde ve coğrafyada kurulan alan, zamanında halka açık bahçe işlevi görüyordu ve özgün bir değere sahipti. Bölgede 30'dan fazla uygarlığa ait izin aynı anda görülebilir olması ve tarımsal önemi, bugün bile değerli olmasının ana nedenlerinden.

16. Ani Antik Kenti - Kars

16. Ani Antik Kenti - Kars

Türkiye ve Ermenistan sınırındaki Ani Arkeolojik Alanı, erken demir döneminden 16. yüzyıla kadar yerleşimin kesintisiz olarak bulunduğu bir bölgeydi. Bu süreklilik nedeniyle Orta Çağ'a ait en önemli şehircilik, mimari ve sanat eserleri de burada gerçekleştirildi. Kültürel miras yoğunluğu ve kapalı kentten açık kent modeline geçişin ilk örneği olan Ani Antik Kenti, 2016 yılında dünya mirası olarak tescil edildi.

17. Efes - İzmir

17. Efes - İzmir

Ayasuluk Tepesi, Çukuriçi Höyük, İsa Bey Camii, İsa Bey Hamamı, Efes Antik Kenti, Meryem Ana Evi ve St. John Bazilikası gibi farklı bileşenlerden oluşan Efes; dünya genelinde üne sahip olan bir miras. Antik döneme ait en önemli eserlerden biri olma özelliğini günümüzde de sürdürüyor. Tarih öncesi dönemde kurulan Efes; Helenistik, Roma, Doğu Roma, Beylik Dönemi ve Osmanlı Dönemi gibi farklı uygarlıklar zamanında ayakta kalmayı başarmış güçlü bir merkez. Yaklaşık 9.000 yıllık kesintisiz yerleşimi ile tarihin hemen hemen her aşamasına şahit olan kent, önemli bir liman kenti olarak 2015 yılında hak ettiği korumayı elde etti.

18. Afrodisias - Aydın

18. Afrodisias - Aydın

Tanrıça Afrodit için yapılan Afrodisias, aslında pek çok eski çağ kentinin ortak adını tanımlıyor. Bu kentler arasında en ünlüsü olma özelliğini taşıma nedeni ise Roma Dönemi'nde ün kazanmış ve günümüze çok iyi şekilde gelmiş olması. İyi korunmuş antik yapıları ile tarihi M.Ö. 5.000 yılına kadar uzanan bu antik merkez 2009 yılında UNESCO listesindeki yerini aldı.

19. Arslantepe Höyüğü - Malatya

19. Arslantepe Höyüğü - Malatya

Diğer adıyla Melid olarak bilinen Arslantepe Höyüğü, Malatya'nın 7 km kuzeydoğusunda bulunan arkeolojik bir yerleşim alanı ve Türkiye'deki en büyük höyüklerden biri. M.Ö. 5.000 - M.S. 11. yüzyıl arası yerleşime açık olan alan bir dönem Roma köyü olarak kullanılmış ve sonrasında Bizans egemenliğine girmiş. Fırat Nehri üzerindeki bu benzersiz alan, 2021 yılında Türkiye'den son olarak kalıcı listeye giren yer olma özelliğine sahip.

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
59
21
8
7
4
2
2
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Dilek Gürsoy

Harika içerik teşekkürler

Emre Erdoğdu

Göbekli Tepe tek geçerim