Görüş Bildir
Haberler
Türkiye'de Geçen Bir Tomb Raider Oyunu Nasıl Olurdu Dersiniz? Yapay Zeka Anlattı!

Türkiye'de Geçen Bir Tomb Raider Oyunu Nasıl Olurdu Dersiniz? Yapay Zeka Anlattı!

Croft
26.09.2024 - 15:42

Dillere destan maceralarıyla Lara Croft bu zamana dek Yunanistan'dan tutun Suriye'ye kadar hemen dibimizdeki ülkeleri ziyaret etti ancak bizim buralara hiç uğramadı. Biz de Lara'nın tarih ve mit fışkıran topraklarımızda yaşayacağı bir macera acaba nasıl olurdu diye düşündük ve bunu yapay zekaya sorduk! Bakalım Türkiye'de geçen bir Tomb Raider oyununda bizleri neler beklermiş?

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Hazırlanın, Nemrut Dağı'na gidiyoruz! Tabi Nemrut ve Hititler ne alaka orasını biz de anlamadık ama...

Hazırlanın, Nemrut Dağı'na gidiyoruz! Tabi Nemrut ve Hititler ne alaka orasını biz de anlamadık ama...

Oyunun hikayesi, Lara Croft’un bir Osmanlı dönemi haritası keşfetmesiyle başlıyor. Harita, Nemrut Dağı’nın derinliklerinde, kayıp bir Hitit şehrine işaret ediyor. Şehir, uzun zamandır unutulmuş ve yalnızca mitlerde adı geçen efsanevi bir varlık olan 'Gölge İmparator' tarafından yönetilmiş. Gölge İmparator’un, tanrılara meydan okuyan gücünü aldığı “Sonsuzluk Tacı” adlı bir artefakta sahip olduğuna inanılıyor.

İkinci durağımız ise Kapadokya!

İkinci durağımız ise Kapadokya!

Lara, hikayeye Kapadokya'nın yeraltı şehirlerinde başlar. Burada kayıp şehre açılan gizli geçitlerin haritalarını araştırır. Ancak, bir grup paralı asker de aynı artefaktın peşindedir. Lara, bu gizemli grubun planlarını öğrenmek için onların lideriyle ilk karşılaşmasını burada yaşar.

Karakterimiz tüm bunların ve bulup öğrendiklerinin ardından ardından rotasını Nemrut Dağı’na çevirir ve Kommagene Kralı I. Antiochos’un heykelleri ve anıtları arasında dolaşırken, mezar odasının aslında sadece bir giriş olduğunu fark eder. Derinlere indikçe, yer altındaki gizli tüneller ve labirentlerle karşılaşır. Bu noktada, tarihi eserlerin tuzaklarla korunduğu ve düşman grupların da peşinde olduğu yoğun aksiyon sahneleri yer alır.

Esas kötümüz "Hasan Bey" sahnede!

Esas kötümüz "Hasan Bey" sahnede!

Nemrut Dağı’nın derinliklerinde, Lara, kadim bir Hitit şehri olan Arinna’nın kalıntılarına ulaşır. Burası, yalnızca tapınaklar ve saraylarla değil, aynı zamanda tanrısal gücün kaynağı olan “Sonsuzluk Tacı”nın da saklandığı yerdir. Ancak, Lara bu tacın peşinde olan ve onu bir savaş silahı olarak kullanmak isteyen eski bir paralı asker olan Hasan Bey ile karşılaşır.

Lara, Hitit tanrılarına ait mitolojik yaratıklarla savaşmak zorunda kalır. Bunlar arasında devasa bir aslan heykelinden hayat bulan “Kraliyet Aslanı” ve yeraltı nehirlerinde gezen “Ruh Bekçileri” gibi düşmanlar bulunur. Ayrıca, tacı koruyan büyülü bir yarık Lara’yı başka bir boyuta çeker. Burada Lara, zaman ve mekanın büküldüğü, mitolojik bir dünyada bulur kendini. Oyuncu, gerçek dünya ile bu mitolojik dünya arasında gidip gelir.

Ve geldik sona! Lara da böylece hep kenarından dolaşıp hiç ziyaret etmediği ülkemizdeki macerasını alışık olduğumuz şekilde, destansı bir biçimde noktalıyor.

Ve geldik sona! Lara da böylece hep kenarından dolaşıp hiç ziyaret etmediği ülkemizdeki macerasını alışık olduğumuz şekilde, destansı bir biçimde noktalıyor.

Lara, sonunda Gölge İmparator’un mezarına ulaşır. Ancak Hasan Bey, tacı ele geçirir ve Gölge İmparator’un ruhunu serbest bırakır. Lara, hem Hasan Bey’i hem de kontrolünü kaybetmiş İmparator’un ruhunu durdurmak zorunda kalır. Tüm bunlar Nemrut Dağı’nın zirvesinde, destansı bir çatışma ile sona erer. Tacı yok ederek, mitolojik gücün dünyaya yayılmasını engeller ve efsaneyi sona erdirir.

İlginizi Çekebilir

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
3
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın