Sabırsız olan insanlar ya da kolayca sıkılan, hüsrana uğrayan insanlar, tırnak yeme, deri kaldırma, kirpik çekme gibi birbirini takip eden vücut hareketlerine daha çok yatkındır. Tabi ki de bu yargı bir araştırmaya dayandırılıyor.
Araştırma, Mart ayında Journal of Behaviour Therapy and Experimentanl Psychiatry başlığında yayınlandı ve mükemmeliyetçiliği gösterir nitelikte. Altta yatan sebep olan karakter özelliği insanların düşündüğünden daha tehlikeli olabilir.
''İnanıyoruz ki, birbirini tekrar eden davranışları olan kişiler, mükemmeliyetçi olabilirler, aynı zamanda bu onların kolayca rahatlayamadığını ve ‘’normal’’ safhada işlerini yapamadıkları anlamına da geliyor.'' Basına bu şekilde ifade eden Dr. Kieron O’Connor, araştırmanın başını çeken bir psikiyatri profesörü. Kendisi ayrıca ''Hedeflerine ulaşamayınca, kolayca hüsrana uğramaya, sabırsızlığa ve tatminsizliğe oldukça yatkın bireylerdir. Ayrıca çok sık bir şekilde sıkılırlar.'' diye ifade etmiş.
Çalışmada araştırmacılar 48 farklı kişiyle çalışmış. Yarısı bu tarz davranışlara sahipken, diğer yarısı bu davranışlara sahip olmayarak kontrol grubunu oluşturmuş. Katılımcılara, sinir, can sıkıntısı, suçluluk, endişe gibi çeşitli hisler hakkında sorular sorulmuş. Her bir katılımcı, belirli hisleri ortaya çıkaracak çeşitli durumlara maruz bırakılmış (buna rahatlama, stres, hüsran ve can sıkıntısı da dahil). Örneğin can sıkıntısı senaryosunda, katılımcı oda da 6 dakika boyunca yalnız bırakılmış.
Yerinde duramayan, vücut tabanlı alışkanlıkları olan katılımcılar, stres ve hüsran aşamasında olduklarında birbirini tekrar eden yukarıda belirtilen davranışlarını ortaya çıkarmışlar. Fakat rahatlarken bu davranışlar ortaya çıkmamış.
Eğer tırnaklarınızı ara sıra yiyorsanız, endişelenecek bir şey yok. Büyük olasılıkla kendinize çok zarar vermiyorsunuzdur. Aslında araştırmacılar bu tarz davranışlar, enerjimizi daha üretken bir şekilde yönlendiremediğimiz zamanlarda geçici olarak ortaya çıktığını söylüyor.
''Alışkanlıkların pozitif etkileri, çeşitli dürtüler ve (uyumsuz) duyguları düzenleme yöntemidir.'' Diyen O’Connor ayrıca ''Alışkanlıkları tetikleyen şey hüsran ve sabırsızlıktır. Dolayısıyla hareket daha çok yapıcı bir harekete dönüşüyor.’’ demiş.
Alışkanlıklar, durdurulamadığı zaman ve günlük hayatın bir
parçası olduğu zaman hastalığa dönüşür. Aktris Olivia Munn, saçma
alışkanlığındaki mücadelesinden bahsediyor. Bu da kirpik çekme gibi bir endişe kaynaklı hastalıktır. ''Tırnaklarımı yemiyorum, saçlarımı çekiyorum. Acı hissi vermiyor fakat uyuz ettiği doğrudur.'' Diye kendini ifade etmiş.
Peki bu rahatsızlıklar nasıl tedavi edilebilir? Şu an iki
olası yol mevcut, alışkanlığı daha çok rekabet içerikli bir davranışla
değiştirmeyi amaçlayan bir davranışsal tedavi ya da mükemmeliyetçiliğe ve diğer olumsuz inanışlara sebep olan bu gerilimi ortaya çıkaran faktörleri bulmaya yönelik bir farklı bir yaklaşım. Tabi ki bu yöntemlere O’Connor’ın düşüncesine göre şekillenmiş.
''Bizler çeşitli durumlarda bu tarz alışkanlıklar için büyük
risk oluşturan bütün davranışlara ve düşüncelere bakmaktayız ve onları bilişsel terapi yoluyla daha az riskli durumlara doğru değiştirmekteyiz. Alışkanlığı direk göstermiyoruz dolayısıyla kişi alışkanlığın yerine koyacak bir savunmaya geçemiyor.'' Diye belirtmiş.
Yorum Yazın
hmmm hmm evet. gösterebilir. binde bir filan evet ama daha çok ağır manyak olduğunuzu vitamin eksikliği çektiğinizi filan gösterir.
Peki tırnak yiyen ve tırnak kenarlarındaki eti sıyıran biri olduğum için bana ne tedavi önerebilirsiniz?
Ben baharatsız seviyorum ama. :P
Aynı ben ama çok sıkıcı bi yazı olduğundan sonunu okumadım. Sonu uymuyor olabilir :D