"Tek Bir Can Kaybı Yok!" 17 Ağustos Depreminin Yıkamadığı Tek Yer Tavşancıl Nasıl Ayakta Kaldı?
"Tek Bir Can Kaybı Yok!" 17 Ağustos Depreminin Yıkamadığı Tek Yer Tavşancıl Nasıl Ayakta Kaldı?
09.02.2023 - 11:54
Son Güncelleme: 09.02.2023 - 14:43
Türkiye'nin en büyük afetlerinden biri olan 17 Ağustos 1999 depremi hiç şüphesiz unutmadığımız bir felaket. Gölcük merkezli gerçekleşen depremde İstanbul ve Kocaeli'nin pek çok ilçesi yerle bir olurken, Kocaeli'nin Dilovası ilçesine bağlı Tavşancıl'da tek bir çivi dahi oynamadı. Peki, tüm Türkiye'de travma yaratan bu yıkıcı depremde Tavşancıl nasıl hiç hasar almadan bu felaketi atlatabildi? İşte herkesin örnek alması gereken hikâyesi...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
17 Ağustos 1999 Gölcük depremi hiç şüphesiz Türkiye'nin unutamadığı yaralardan biri...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
7,4 büyüklüğünde gerçekleşen deprem Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir çapta hissedilirken, Resmî raporlara göre 18.373 ölüm, 48.901 yaralanma meydana geldi.
Özellikle Kocaeli ve İstanbul'un ilçelerinde inanılmaz yıkıcı bir etki yaratan depremde can ve mal kaybı had safhaya ulaşırken, söz konusu afette yalnızca Kocaeli'nin Dilovası ilçesine bağlı Tavşancıl'da hiçbir kayıp yaşanmadı.
Peki bu nasıl oldu?
Tavşancıl hem depremin merkezi Gölcük'e çok yakın hem de tam Körfez bölgesinde yer aldığı için en yıkıcı etkiyi alması beklenen yerler arasındaydı.
Tavşancıl'ın depremden hiçbir zarar görmeden çıkmasının en büyük nedeni "bilim insanlarının önerilerine göre hareket etmeleri".
Yani bunu asla bir tesadüf olarak değerlendirmemek gerek.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
1989 yılında Tavşancıl'ın belediye başkanı seçilen Salih Gün, bilime inanan ve yaşadığı yerin 'Kuzey Anadolu Fay Hattı' üzerinde olduğunun bilincinde biriydi.
Başkanlık görevine başladıktan kısa süre sonra bir imar planı hazırlamak için Kocaeli Üniversitesi'nden bilim insanlarına başvuran Gün, hazırlanan imar planı kapsamında başta 'yüksek kat sınırlaması' olmak üzere pek çok zorunlu uygulama getirdi.
En fazla 3 katlı bina izni vermesiyle çevresinden pek çok tepki toplayan Gün, Tavşancıl'ı muhtemel bir depremden korumak için tepkilere kulak asmadı ve her şeyi bilimin ışığında ilerletti.
Salih Gün'ün o dönem yaşadıklarını kızı Nida Gün Dönmez şöyle anlatıyor:
“İnsan kaybetmektense, oy kaybetmeyi tercih ediyordu…”
Kendi evine ek kat çıkmak isteyen babasına dahi karşı çıkan Gün, belde halkına çatı katı bile yaptırmıyor ve her şeyi yönetmeliğe uygun şekilde ilerletiyordu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Salih Gün imar projesine uygun bir şekilde Tavşancıl'ı depreme hazırlarken 17 Ağustos 1999'da büyük Gölcük depremi meydana geldi.
Deprem merkezine yalnızca 50 km uzaklıktaki Tavşancıl'da tek bir çivi dahi oynamazken, yetkililer bu duruma inanamayarak Tavşancıl'ın Kütahya Tavşanlı ile karıştırıldığını bile düşündü.
Tavşancıl halkı Salih Gün'ün katı imar projesine ilk başta karşı çıksalar da Gölcük depreminden en ufak bir hasar almadan kurtulmalarıyla başkanlarına hak verdiler.
Dürüst bir yöneticinin bilimin ışığında hareket etmesiyle ayakta kalan Tavşancıl'da 2002 yılında Salih Gün'ün belediye başkanlığından ayrılmasıyla imar planlarında gevşemeye gidildi.
Olası bir depremde Tavşancıl tekrardan ayakta kalır mı bilemiyoruz...
Bu içerikler de ilginizi çekebilir
Depremin İlk 72 Saati Geride Kaldı: Afette İlk 72 Saat Neden Önemli?
İçeriği görüntüle
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
Başkanı geçen yıl kaybetmişiz.. Mekanın cennet olsun güzel adam..
Siyasetçiler kötüdür. Çoğunluğu iyi insanlar değillerdir. Ancak; AKP'nin iyi insan çıkarma olasılığı yapısal hiyerarşisisinden dolayı yoktur. Tek adam biatın... Devamını Gör
Yazdıklarınıza maalesef katılıyorum...
Düşün bir de bu olay 1999'un teknolojisi ile oluyor bugün çok daha sağlam yapılar yapabilecek durumdayız ama durum ortada ihmar afları vs. de sonra bugün o i... Devamını Gör
*imar