Sözde Eşitlik!

 Yüzyıllardır süregelen kadının erkekle mücadelesi hiç ama hiç bitmiyor.'Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır.' sönünü herkes doğrular ama gerçek hayatta pek hissedemiyoruz.Türkiye de kadın ve erkeğin eşit olduğunu hala anlayamadı.Bir kadın ne zaman sesini çıkarsa susturulmaya çalışıldı.Devlet yönetimine zor katılır oldu.Kadınlara seçme seçilme hakkı 1930'da verilmesine rağmen milletvekili sayısı bir hayli az.Parlemantolar Birliği'nin 2007'deki raporuna göre 189 ülke arasında Ruanda yüzde 48.8 ile birinci sırada yer alıyor.Haritada yerini bulamadığımız yüzde 50'lik dilime çok yaklaşmış ve kadın-erkek eşitliğinin en önemli temsilcisi nerdeyse.

Kadın için kanunlar nafile.Erkek kadının halinden anlamadığı için,kadına uygun nasıl bi kanun çıkarabilir?Biri çıkıyor hamile kadın gezemez,diğeri diyor kadinların gülmesi yasak.Onlar insan değil mi?

Kadın devlet işinden anlamaz, gitsin  evinde otursun diyen milyonlarca erkek vardır.Ya da kadın önemlidir diyip hiçbirşey yapmayan.Bunları düşünenlere küçük bir örnek; 1933 yılında Türkiye'nin ilk kadın muhtarı Gül Esin Aydın Çine ilçesi Karpuzlu Bucağı'nın muhtarlığını yaptığı dönemde Atatürk tarafından ödüllendirilmiştir.Nedeni ise kahvehanelerde kumarı yasaklaması.Sadece bu da değil, kız kaçırma olaylarını önlemiş ve nikah işlerini düzene sokarak büyük başarı elde etmiştir.Bunu ben de bilmiyordum doğrusu.Çünkü hep erkeklerin yaptıklarını öğrendiğimiz için bilmememiz de doğal.Kadına verilen önem artmassa toplumumuzda veya diğer toplumlarda sadece bir anne,bir işçi yada bir hizmetçi olarak kalıcak.