Sen İlişkilerinde Neden Kaybediyorsun?
Her zaman suçu karşı tarafa atmak kolayken bazen kendimizi de eleştirmemiz gerekebilir. Fark etmeden yaptığımız şeylere biraz da şanssızlık eklenince hatalardan ve yanlışlardan dönülmez oluyor. Senin ilişkilerde neden kaybettiğini söylüyoruz.
Eğer hazırsan;
Haydi testee!
1. Cinsiyetini öğrenelim.
2. Şimdi de yaşını öğrenelim.
3. Sence bir ilişkiyi ne bitirir?
4. Peki sen bir ilişkiyi kurtarmak için neler yaparsın?
5. Peki şimdiye kadar kötü giden bir ilişkini çoğunlukla kim bitirmek istedi?
6. Şimdi senin affetme eşeğini öğrenelim. Ne olursa affetmezsin?
7. Senin için bir ilişki de önemli olan nedir?
8. Şimdi bize en çok kullandığın trip cümlesini söyle.
9. Diyelim ki ilişkinde kendini değersiz hissediyorsun? Bu durumda ne yaparsın?
10. Son olarak bize pişman olduğun bir şey söyle.
Çok fazla anlayış gösterdiğin için.
Senin ilişkilerinde kaybetme nedenin çok fazla anlayışlı olduğun için. Her zaman kendinden çok karşı tarafı düşündüğün ve önemi, değeri her zaman karşındaki insana verdiğin bir ilişki anlayışın var. Bu nedenle gösterdiğin fazla anlayış senin ilişkilerinin bir yerden sonra gitmemesine neden olabiliyor. Çünkü her seferinde alttan alman, her yapılanı yok sayman hem kendine hem de ilişkiye olan saygının yitirilmesine neden olabiliyor. Karşındaki insanların 'nasıl olsa affeder' gözüyle sana bakmaları ve zamanla üzülmen ve kırılman onlar için bir şey ifade etmemeye başlaması o ilişkinin temellerinin yok olduğu anlamına gelir. Bu nedenle ilişkilerinde anlayışlı olsan da kime karşı anlayışlı olman gerektiğine dikkat etmelisin. Yani değer bilmeyen ve ilişkide gösterilen inceliklerin farkına varmayan biri için anlayışlı olmak sadece seni üzer. Değersiz hissettiğin ve ne olursa olsun her seferinde sana karşı haksızlık yapıldığını düşündüğün bir ilişkinin içinde yer almamalısın. Bu dengeyi sağlayabilirsen ilişkilerinde kaybeden değil kazanan sen olursun.
Karşına çıkan insanların karaktersizliklerinden dolayı...
Sen ilişkilerinde karşına çıkan insanların karakterlerinden dolayı kaybediyorsun. Aslında senin bir suçun yok sadece biraz şanssızsın. Şimdiye kadar karşına istediğin gibi biri ya da seni anlayan biri çıkmamış. Bu durum da senin ilişkilere olan inancını, umudunu yitirmene neden olmuş olabilir. Bu her zaman böyle gidecek değil. Sen ilişki için çaba harcayan ve ilişkilerinde emek vererek ilerleyen biri olarak karşındaki insana da her zaman şans tanıyorsun. En küçük hatada insanları yarı yoldu bırakıp, tamamen ipleri kesmezsin. Hatasını fark eden herkes için ikinci bir şansın vardır. Bunun sebebi aslında o ilişki için harcadığın çaba... Yani sen ne olursa olsun bir ilişki için çabalayıp, devam etmesi için bazı fedakarlıklarda bulunduysan o kişi için tabii ki ikinci bir şansı verirsin. Şimdiye kadar karşına çıkan insanların bencil, düşüncesiz karakterlere sahip olmaları seni biraz üzmüş olsa da karşına hayallerindeki gibi ve seni anlayan biri çıkacaktır.
Önceliğin başka şeyler olduğu için.
Senin ilişkilerinde kaybetme nedenin önceliklerin. Her ne kadar aşk insanıyım desen de aslında çoğu zaman mantığın da devrede... Yani bir ilişki senin için sadece aşk kriterini karşılıyor olması yetmez. Bir ilişki her şeyi barındırmalı. Bütün duyguları içine aldığı gibi bütün somut şeyleri de içine almalı. Mesela aile gibi... Aile, iş, istekler, hayaller her şey bir bütünlük oluşturunca mutlu olabileceğini düşünüyorsun. Ailene çok düşkünsün ve onlara çok değer veriyorsun. Bu nedenle de senin ilişkin hayatının bütününe hitap etmeli. Önceliklerin de tabii ki ailen geldiği gibi işin de geliyor. Karşındaki insanın da aynı şekilde işi senin için önemli bunun yanında ailesi ile olan diyaloguna da önem veriyorsun. Yani ilişkilerinin çoğunun ilerlemesinin nedeni senin her şeyi fazla düşünmen. Bütün bu kriterleri yerine getirecek, kısacası senin istediğin gibi birini bulman zor olsa da bulduktan sonra o ilişkiyi yürütmen daha da zor. Önceliklerinden biri her ne kadar aşk da olsa bu aile ve kariyerden sonra geliyor.
Sürekli aynı şeyleri yaşamak istemediğin için.
Senin ilişkilerinde kaybetmenin nedeni sürekli aynı şeyleri yaşamak istememen. Yani hem monoton bir ilişki istemiyorsun hem de sürekli birileri ile tanışıp, bir ilişki tutturmaya çalışmak sana zor geliyor. Bu nedenle de ilişkilerin de her zaman kaybediyorsun. Yenilikçi biri olduğun için sürekli bir arayıştasın. Bu arayışın aslında ilişkiyi ve kendini canlı tutmak için. Sen bu kadar hareketliyken, karşındaki kişinin durgun olmasını istemiyorsun. Sana ayak uydurması gerekiyor. Tabii böyle birini bulman da oldukça zor. En başlarda her şey güzel giderken bir ilişki ilerledikçe, her şeyin aynı gelmeye başlaması veya güne başlarken nasıl devam edeceğini bilmek seni mutsuzlaştırıyor. Hayatında hareket kadar sakinliği sevsen de ikisini de dengede tutmaya çalışıyorsun. Eğer kendin gibi biriyle, yani hayatında hareketi seven biriyle karşılaşırsan aslında ilişkilerinde kaybeden taraf olmayabilirsin. Bu biraz da senin elinde. Seni korkutan seni heyecanını, enerjini sömürecek birisinin karşına çıkması. Gerçekten aşık olursan bu kişinin zaten sana çok benzediğini fark edeceksin.
Yorum Yazın
Karşına çıkan insanların karaktersizliklerinden dolayı...
Çok fazla anlayış gösterdiğin için.
Sürekli aynı şeyleri yaşamak istemediğin için.