Sadece Temizlik Hastalarının Anlayabileceği 10 Durum
Temizlik delisi misin, yoksa başkaları mı sana öyle diyor? Peki, temizlik hastalarının yaşadığı o “benim yaşadıklarımı ancak benim gibiler anlar” durumlarını kimler yaşıyor? Aşırıya kaçtığını düşünenler olabilir ama sen biliyorsun ki temizlik olmadan huzur olmuyor. İşte, sadece temizlik hastalarının anlayabileceği ve senin de her satırda “Aynı ben!” diyeceğin 10 durumu toparladık!
1. Misafir gelmeden tüm evi baştan aşağı temizlemek.
2. Evin her köşesi için farklı bir bezin var mı?
Koltuk için ayrı, sehpa için ayrı, banyo için ayrı… ve bu düzen seni mutlu ediyor değil mi? Herkes için bu durum abartı gibi görünebilir, ama sen temizliğin hakkını vermek istiyorsun. Çünkü toz bezi dediğin şeyin her yüzeye değmesi demek, her yeri yeniden kirletmek demek! Hem, renk renk bezlerin olduğunu görmek bile içini huzurla doldurmuyor mu?
3. Yemek yapmak çoğu insan için bir keyifken, senin için ayrı bir sınav.
Patates soyarken bile tezgaha bir şey mi sıçradı? Hemen o bölgeyi silmeden için rahat etmiyor. Ocağın çevresi pırıl pırıl olacak ki sen de yemeğine odaklanabilesin. Sos yaparken sıçrayan domates, dökülen tuz… işte bunlar senin en büyük düşmanın! “Temizlik her şeyden önce gelir” sözü tam sana göre değil mi?
4. Temizlik bittiğinde evin içinde o hafif sabun ve deterjan kokusunu içine çekiyorsun.
Ah, o koku! Bütün yorgunluğunu unutturuyor. Temizlik sonrası evi şöyle bir kolaçan edip derin bir nefes almak… İşte o an, temizliğin gerçekten ruhuna işlediğini hissediyorsun. “Mis gibi sabun kokusu olmazsa, o temizlik eksik kalır” diyorsun içinden.
5. Başkasının temizliği sana yetmiyor, değil mi?
“Emin misin, burası gerçekten temiz mi?” gibi düşüncelerle boğuşurken, kendi silmediğin bir yere oturmak, özellikle de kalabalık bir ortamdaysan, tam bir iç savaş! Birileri senin bu titizliğini abartılı buluyor olabilir, ama sen kendi elinden geçmeyen yerleri asla %100 temiz hissetmiyorsun.
6. Ellerin kuruması pahasına sürekli dezenfektan kullanmak.
Biri ellerini her yıkadığında veya dezenfektan sürdüğünde içinden bir “oh!” sesi yükseliyor. Evet, ellerin kuruyor, çatlıyor belki, ama sen o temiz his uğruna buna değdiğini düşünüyorsun. Gün içinde kaç kere el dezenfektanı kullandığını sen bile hatırlamıyorsun, ama olsun. Temizsin ya, yeter!
7. Dışarıdan eve geldin mi, üzerinde o kıyafetler bir dakika bile kalamaz.
Çıkışta giydiğin mont, o çanta, bereler… Hepsi ya hemen temizlenmek üzere çamaşır makinesine, ya da “bir daha giymeyeceksem kapalı dolaba” operasyonu devreye giriyor. Senin için dışarıda giyilen kıyafetler evin hijyenine uymayan şeyler. Hemen üstünü değiştirip temiz kıyafetlere büründüğün o an, işte o anda gerçek bir rahatlama başlıyor. Senin gibi olanlar bilir; dışarıdan gelip de 'Yatmadan önce bir duş almak lazım zaten' diyenlere buradan selamlar!
8. Temizlik malzemelerine servet yatırmak.
Senin için her leke, her yüzey ve her odaya uygun ayrı bir temizlik malzemesi lazım. “Ya, bu da iyi temizlemiyor ki” diyerek sürekli yeni ürünler denemek... Temizlik reyonlarında saatler harcıyorsun, her yeni çıkan ürünü denemeden duramıyorsun. Kimileri bu harcamaları gereksiz bulabilir ama senin için en değerli yatırım sağlıklı ve tertemiz bir ev değil mi?
9. Temizliği bitirdiğin an o odadan odaya geçip “Ne güzel oldu burası!” bakışları atıyorsan, yalnız değilsin.
Evin köşe bucak temizlendiğinde hissettiğin o tarifsiz gurur… Ah, bu anı asla başka bir şeyle değiştirmezsin. Temizlik bittiğinde en sevdiğin koltuğa oturup etrafına bakarken içinden “İşte şimdi huzur” diyorsan, temizlik senin adeta sanatın demektir.
10. Her gün temizlik yapıyorsun, ne gerek var?
“Daha dün sildin, bugün neden yine temizliyorsun?” sorusu kadar seni rahatsız eden başka bir şey yok! Temizliğin günlüğü mü olur? Senin için, ev her gün pırıl pırıl olmalı; temizlik sürekli yenilenmeli ki o rahat his daim olsun. Senden bu cümleyi duyanlar belki anlayamayacak ama sen, kendini sorgulamaya bile gerek görmeden temizlik dünyasına dönüyorsun.
Yorum Yazın