Öpüşürken Birbirimize 80 Milyon Bakteri Bulaştırmamıza Rağmen Nasıl Hala Bundan Zevk Alabiliyoruz?
Hislerimizi birbirimize göstermenin en popüler yollarından biri öpüşmek. Hepimiz bunu yapmayı seviyoruz. Peki, öpüşürken her 10 saniyede bir karşı tarafa 80 milyon bakteri bulaştırdığımızı biliyor muydunuz?
Aslında öpüşmek favorimiz olan en iğrenç aktivite.
Her şeyden önce, öpüşmek insana iyi hissettiriyor.
Dudaklarımız onları çok hassas kılan alıcı sinir hücreleriyle dolu. Hatta parmak uçlarımızın yanı sıra, dudakların vücuttaki en yüksek sinir hücrelerine sahip oldukları düşünülmektedir.
Birini öpmekten zevk alıyorsanız, bu sinir hücreleri beyninize sinyaller gönderir.
Böylece, beyninizdeki ödül sistemini harekete geçiren ve öpüşmeyi sürdürmek isteyen dopamin gibi hormonları serbest bırakırsınız.
Endorfinler, vücudunuzun doğal ağrı kesicileridir.
Siz eğer gerçekten karşınızdaki kişiyle o an öpüşmekten zevk alıyorsanız, bedeniniz endorfin ve 'oksitosin' denen aşk hormonunu serbest bırakarak size hem yüksek seviyede bir zevk yaşatır hem de karşınızdaki kişiye olan bağlılığınızı artırır.
Öpüşmek, aranızdaki uyumu anlamanızı sağlar.
Kent Üniversitesi'nde İnsan Üreme ve Evrimsel Psikoloji uzmanı olan Sarah Johns, The Independent'a verdiği röportajda, öpüşmenin duygu odaklı bir hareket olmasının yanı sıra, bunun size en uyumlu kişiyi seçmenizde yardımcı olduğunu söylüyor.
"İnsanlar çok güçlü koku ve tat alma becerilerine sahip değillerdir. Fakat öpüşerek karşınızdaki kişinin tadını alır, kokusunu duyar ve onu görürsünüz. Bizden bütünüyle farklı olan birine çekilmeye meyilli olduğumuz için farklı bağışıklık yanıtlarımız olup olmadığını da görmüş oluruz."
'Eğer biriyle dokularınız uyuşuyorsa bu vücut kokusuyla tespit edilebilir. Bu yüzden birini öpmek ve tadını almak, o kişinin biyokimyasal olarak sizden ne kadar farklı veya size ne kadar benzer olduğunu değerlendirebilmenizi sağlar.'
Başka bir deyişle, bedeniniz dünyaya yeni bir canlı getirmek için karşınızdaki kişinin biyokimyasal olarak doğru insan olup olmadığını kontrol edebilecek dedektörlere sahiptir.
Bu uyarılmayla birlikte vücudunuz tüm o iğrenme hissini geri plana atar, yapılan tüm kaba hareketler göz ardı edilir; çünkü vücudunuz çoktan karşıdaki kişiyi arzulamaya başlamıştır.
Tam olarak öpüşmenin nereden geldiği bilinmiyor.
Kültürel nedenlerden ötürü mü birbirimizi öpmeye başladık yoksa biyolojik olarak üremeye meyilli olduğumuz için geliştirdiğimiz bir durum mu bilinmiyor ve bu konudaki tartışmalar hala sürüyor.
İnsan popülasyonunun yaklaşık %90'ı bir şekilde öpüşürken, diğer kısmın çoğu burunlarını birbirlerine sürtmek gibi öpüşmeye benzer hareketler yapıyor ve bunun içgüdüsel bir hareket olduğunu düşünüyor.
Ayrıca öpüşmek sadece insanlara özgü değildir...
Örneğin Bonobo maymunları sıklıkla öpüşürler ve kedi-köpekler de birbirlerini yalayarak sevgilerini gösterirler
Bazı bilim insanları öpüşmenin kuşların yavrularını beslemesinden geliştiğine inanıyor.
Anne yavrular, bildiğiniz gibi, kuşlarını bu şekilde beslerler. Hatta bir teoriye göre ilk öpüşme, zaman içinde dudakların birbirine bastırılmasının sevgi ve ilgi göstergesi olarak başladığı ve sonrasında gelişerek günümüze geldiği yönünde.
Albany Üniversitesi'ndeki Evrimsel Psikologlara göre, kadın ve erkeğin öpüşürken hissettiği duygular birbirinden oldukça farklı olabilir.
Araştırmacılar, 1041 üniversite öğrencisi üzerinde yapılan araştırmada, kadınların öpüşmeye daha çok önem verdiklerini ve bunu bir anlaşma-bozucu olarak gördüklerini; erkeklerinse öpüşmeyi seksten önce ve sonra kadına duydukları ilgiyi vurgulamak için yaptıkları sonucuna vardılar.
Bir başka sonuç ise, erkeklerin öpüşme olmaksızın seks yapmaktan daha çok mutlu oldukları yönünde.
Ayrıca erkekler, iyi öpüşüp öpüşmediklerini pek takmıyorlar, araştırmaya göre. Aynı zamanda kadınların öpüşmeyi ilerletmesi (Fransız öpücüğü gibi...) erkeklere göre daha yüksek olasılıkta bir sonuç veriyor.
Yani, artık öpüşmek evrimsel bir olay mıdır yoksa öylece doğadan görülüp alınmış bir olay mıdır bilinmez, hepimiz öpüşmekten oldukça keyif alıyoruz.
Kağıt üzerinde kaba veya iğrenç görünse de, her şeye rağmen faydaları zararından daha fazla gibi...
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
2 cümleden 1i iğrenç olması. Gayet de güzel. Siz iğrencini bulmuşsunuz.