Murat Arda Yazio: Sokak Hayvanları Türkiye'nin Özgün Bir Güzelliğidir
Batının ne kadar köhnemiş huyu varsa eğer “hak dini” ile uyumsuz bir yanı yoksa hesapta “dini itikadı kuvvetli” hükümetimizce anında benimsenmesi artık bir kural haline geldi.
Başımıza ne gelse “şark kurnazlığı”ndan, “küçük hesapçılık”tan geliyor ama ne gam, uslanmak ne kelime, us ne ki?
Yakın tarihte gördük; asıl amaç yurtsever-laik askerleri tasfiye etmektir ama kılıf hazır; çok Avrupacıydık ya; “Askeri vesayeti bitirmek için Avrupa Birliği’ndeki gibi sivil ağırlıklı bir vesayet düzeni tesis edilecek!” Ama Avrupa’nın diğer evrensel değerleri? “Destur köpek, sen işine bak, terörist!”
Barlarda, konser alanlarında müzik sesi ve müzik saatinden, bakkallarda çakkallarda satılan içkiye meşrubata kadar işine gelince Avrupacı, Amerikacı olmak “Orada da şöyle, orada da böyle” demek ama diğer temel insan hakları söz konusu olduğunda köküne kadar hatta kökünden sonra da sözde “anti-Amerikancı”, “anti-Avrupacı” olmak temel bir Türk sağcısı davranış kalıbı.
Dün böyleydi, bugün şöyle: Sokak hayvanlarına yapılmaya başlayan zulüme Avrupa kılıfı hazır: “Oralarda sokak hayvanı görüyor musunuz?”
İstanbul’un sokak köpeklerinden, ilk kez, 1655’te şehri ziyaret eden Jean Thevenot söz ediyor ve yazar İstanbulluların köpek sevgisi hakkında şunları söylüyor:
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın