Merkez Bankası Başkanı ve Sanayicilerle Başlayan Gerginlikte Perdeler Açılıyor: Gerçek Sorun Ne?
Geçen hafta açıklanan Merkez Bankası Enflasyon Raporu, ardından Başkan Şahap Kavcıoğlu'nun katıldığı İstanbul Sanayi Odası (İSO) toplantısındaki tartışmalar, ihracatçıların gelirleri TCMB'ye satışı, politika faizinin kat be kat üzerindeki kredi faizleri, TL kredilerde döviz pozisyonları, diğer makroihtiyati tedbirler, Ramazan'da iftar sonrası yine İSO'da Bakan Nebati'nin ucuz kredi müjdesinin tepkisizlikle karşılanması gibi gelişmeler, enflasyondaki ve kurlardaki yükselişin engellenememesi gibi gerçek sorunlara gözleri çevirdi.
Bir süredir aralarının gergin olduğu söylenen Nebati ve Kavcıoğlu dengeli bir medya politikası izliyor. Kim medyada görünürse diğeri çok görünmüyor. Son günlerde görünürlülük sırası Merkez Bankası Başkanı'nda zaten Kavcıoğlu da Bakan Nebati kadar gündem olmayı başardı.
Türkiye'de enflasyon Haziran 2021'de yüzde 17,53'ken, Haziran 2022'de 78,62 olarak açıklandı. TÜİK'in verileri çok tartışılsa da sonuçta resmi veriler bu şekilde olurken, Merkez Bankası'nın yılın her çeyreğinde açıkladığı Enflasyon Raporu sunumlarından sonuncusunda yıl sonu beklentini yüzde 60 seviyesinde olduğu açıklanırken, kabaca önümüzdeki her ay aylık yüzde 3 düşüş yakalarsak hedefi tutturuyoruz gibi görünüyor.
Sorun bu grafikte görünüyor aslında; Merkez Bankası veri sistemi EVDS'den aldığımız tabloda 👇
Gelelim asıl meseleye: Geçen hafta biterken son günü sanayi, ekonomi ve finans camiası bir şaşkınlıkla tamamladı. İSO'ya konuk olan Kavcıoğlu, sanayicilerle gerildi.
Tartışma ise yeni haftayla birlikte büyümeye başladı. Sanayiciler açıklamalarına devam ederken, ekonomistlerde bu tartışmayı tarafsızca yorumladı. Merkez Bankası sessizliği büründü.
"Merkez Bankası başkanları her sözüne, vurgusuna dikkat etmesi gereken üst düzey isimler"
Enflasyon Raporu sunumu için de her defasında aynı süslü cümlelerin kullanılmasını ve enflasyonla mücadelenin varmış gibi yapıldığını belirtti.
ENAG Kurucusu ve Ekonomist Veysel Ulusoy, Cumhuriyet'te 'Açlık sınırı ve merkez bankacılığı oyunu' başlıklı yazısında Merkez Bankası'nın gerçeklerden koptuğunu belirtirken, para politikası için de 'sanki varmış gibi' yapıldığını söylerken şöyle devam etti:
Gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının temel olarak iki amacı vardır: Fiyat istikrarını sağlamak ve istihdam yaratıcı para politikalarını en iyi bir şekilde uygulamaya koymak. İkincisi yok bizim Merkez Bankası’nda... Nedenini de anlamadım bu zaman kadar ama zorlamaya da gerek yok sanırım. Bizim bankamızın aslında tanımlanmış sadece bir amacı için yaptığı da bir şey yok.
Sadece sanayici değil, herkes stok yapıyor.
Habertürk yazarı Abdurrahman Yıldırım, Bloomberg HT'nin aktardığına göre, stokçuluk tartışması için, geçen aylarda ihracat hedefleri için üretimdeki yükselişin stokları erittiğini, bunun da PMI'larda görüldüğünü kurda da yükseliş beklentisiyle alımların güçlenmesinin doğal olduğunu söyledi. Enflasyonun para politikası müdahalesiyle karşılaşmamasının sonucunun mal yatırımı ile sonuçlandığını bunun da sadece sanayicilerin izlediği bir yol olmadığını söyledi.
"Piyasalarda bazı materyallere erişimde sıkıntı var ve bu tüm dünyada geçerli."
Gazeteci-Yazar Hakan Güldağ konuya dair yaptığı açıklamalarda, ekonomi yönetimi ve piyasanın inatlaşmasının ülkeye enerji sağlamayacağını belirterek, stokçuluk için de reel sektörün stoklarını kuvvetlendirmeye çalıştığını bunu da siparişlerini yetiştirmek için yaptıklarını belirtti.
Uğur Gürses, yazısında bu konuya değinirken, sanayicilerin enflasyonla mücadelede değil faiz oranlarına yüklenmesinin altını çizdi.
Gürses'in 'Zurnanın ‘zırt’ dediği gün' başlıklı yazısında, sanayicilerin son birkaç yılda kur-enflasyon-maliyet şoku olmadan, finansman maliyetinin düşük olmasına yöneldiğini enflasyonla mücadeleyi göz ardı ettiklerini eleştirdi.
Kavcıoğlu’nun sanayicilere ‘ben size görülmedik ölçüde ucuz kredi veriyorum, siz döviz alıp mal stoku yapıyorsunuz nankörler’ kıvamında bir çıkış yaptığını belirten Gürses, ayrıca başkanın ‘para politikasını berbat eden çaresiz merkez bankacılar’ arasına girmek için “dünyada bir tane ülke söyleyin, kendi para birimi dışında getirdiği malı başka bir para birimi ile satan” cümlesini aday gösterdi ve şu tespiti yaptı:
İSO’daki toplantı salonunun tam ortasında bir ‘ceset’ vardı; ama kimse bundan açıkça bahsetmedi, yokmuş gibi davrandı.
Büyümenin kredi demek olduğunu söyleyen Dalgakıran, yatırımın ise daha fazla kredi demek olduğunu söyledi.
MAKFED Başkanı Adnan Dalgakıran, sanayicinin ülke ekonomisine katkı için daha fazla krediye ihtiyaç duyduğunu ve ihtiyacın karşılanmasında ise sorun yaşandığını belirtti. Dalgakıran, finansmana erişimde güçlük olduğunun söylememesinin yanlış olduğunu, bankaların, şirketlere verdiği kredi limitlerinin TL üzerinden olduğunu son iki yılda kur nedeniyle ihtiyacın en az iki kat arttığını belirtiyor.
"Yeni ekonomi modelinde hedeflere yaklaşılmadı"
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Ramazan Kaya, ihracatçının pandemi sürecinde tedarik ve lojistikteki sıkıntılar için aldığı önlemlerin stokçuluk olmadığını söylerken, Bloomberg HT yayınında yaptığı açıklamalarda, Merkez Bankası kararlarından çok etkilenen kesimin sanayi ve ihracatçılar olduğunu açıkladı.
"Hiçbir sanayici, hiçbir ihracatçı ihtiyacının dışındaki finansmanla ilgilenmez"
Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Başkanı Fikret Kileci, katıldığı yayında, finansman konusunun konuşulması ve tartışılması gerektiğini, bunun negatif bir durum olmadığını açıkladı.
Sözcü'den Sayime Başçı'nın haberinde ise Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar, “Bütün bu konuşmaların sebebi enflasyonun yüksek çıkması. Enflasyonun düşük olduğu dönemde ne faiz ne de stokçuluk konuşulur” derken, TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclis Başkanı Şeref Fayat, “Şu anda bilançonuza göre faizler yüzde 30-50 arasında. Bundan aşağıya hiçbir banka kredi vermez. TCMB'nin alma demesi çok kolay. Firmalar işleri yok diye batmazlar, nakit akışlarını yönetemezlerse batarlar' dedi.
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz ise, enflasyonun sermaye ihtiyacını artırdığını özel bankaların kredi musluğunu kapattığını, finansman ihtiyacının sanayici için önemli ihtiyaç olduğunu söyledi.
"Herkesin odağında enflasyonu düşürmek olmalı"
İSO Meclis Başkanı Zeynep Bodur gergin geçen toplantıda Kavcıoğlu'na, odak noktasını ve temsil ettiği kurumu hatırlatarak şu sözleri dile getirmişti:
Burada elma ile armut karışıyor gibi geliyor. Bu ülkede neyse ki yüzde 40-50 ile kredi kullanan cesaretli sanayicimiz var ki bu yatırımları yapıyorlar. İstihdam ve yatırım için bize ihtiyacınız var.
Sosyal medyada da konuya dair uzmanların yorumları dikkat çekti
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
👇
Yorumların içinde en çok dikkat çekeniyse hükümete yakınlığı ile tanınan Sabah gazetesinin 'ekonomi' yazarı Dilek Güngör'ün iddiası oldu.
Döviz almanın yasak olmadığı ülkemizde, kasaların gizliliği de burada en çok sorgulanan kısım oldu.
Yorum Yazın