Meltem Farah Konyalı Yazio: 2020'de Her Gün Bir Gün Daha Geçti…

1440 dakikada 5 dakika ruhunu dinledin mi? Bir günde 1440 dakika var ve sen o yüksek ruh için 5 dakika ayırdın mI? Yavaşladın mı? Kime baksam çok işi var, çok meşgul. Hayatta her şey için bolca vakit var hatırladın mı? Sevdiklerin, kendin, ruhun için ayıracak bolca vaktin var. Zaman zaten bir illüzyon; esniyor, esnetebilirsin fark ettin mi? Peki ya kendin? Ruhun? Unuttun değil mi? Herkesi ya da egonu memnun etme çabası yüzünden her gün bir gün daha geçti. Peki bu 5 dakikayı hak etmiyor musun? Senden bir yakının rica etse kaç 5 dakika harcarsın oysa… Altında yatan verici olarak değer kazanma, sevilme programı mı? Mükemmelliyetçilik mi? Yetersizlik hissi mi? Başarısızlık korkusu mu? Her neyse sen 5 dakika ayıramadıysan ne fark eder ki…“Huzur “diyor belki de. Belki de o kadar çok şeye takılmıyordur. Ruhsal gıdayla beslenmek çok keyifliyken tüm bu çaban arasında ruhunu beslemeyi unutmuş olabilirsin. Sistem bizden çok daha iyi biliyor. Bizim gördüğümüzden çok daha ötesi var. 2020’deki duruma kendi perspektifimizden bakarsak bir pandemi, ölüm, sevdiklerini ya da konumunu kaybetme korkusu… Yaradan bizim gördüğümüzden çok daha ötesini görüyor ve biliyor. Biz ne öğrenmeliydik? Bu kadar insanın evlerine kapatılmasının yüce bir cevabı olmalı… Yaradan perspektifinden bakıldığında hediyeleri neydi? Corona’nın hediyesi mi olur? Dediğini biliyorum. Ruhumuzu fark etmeyi, dinlemeyi öğretmiş olabilir mi? Ruhumuzun, yüksek benliğimizin aslında bize son derece bilgece rehberlik ettiğini fark etmiş olmalıydık. Ruhumuz ne istiyor? İstekleri egosantrik olmaz, huzur, sevgi, şefkat, en önemlisi de ilahi yaşam amacını gerçekleştirmek. Sen geçtiğimiz yılda ruhunu doyuma ulaştıracak ne yaptın? Hangi iyilik hareketinde görev aldın? Mutfakta yemek pişirmek kök çakrayı çalıştırır, para kazanmak da kök çakrayı çalıştırır, bereket ise seksüel çakra, sevilmek, sevmek kalp çakra daha neler neler… Bunların da katkısı olduğu kesin. Evet ama bunlarla ruhun doyuma ulaştı mı? Para kazanmak harikadır, kullanmak da bir o kadar zevkli… Başarma hissi çok tatmin edicidir. Hedefine ulaşmak da… Ama tüm bunları yaparken ruhunu unuttun mu? Arada yavaşlayıp huzura ermek onu dinlemek ve ruhunu beslemek… Ben ruhsal takıl hayatın ruhun demek istemiyorum. Ruh beden, zihin beden, fizik beden dengesini kurmalısın diyorum. Çalıştık, kazandık, başardık, spor yaptık ama ne eksik onu hatırla diyorum.Ruhun Yaradan’ın özünden yaratıldı. Ruhumuz, yüksek benliğimiz bizim en yüksek versiyonumuzdur. Bolca erdem toplamış halimizdir. Bu kadar erdem sahibiyse tabii ki bize rehberlik edecektir. Hatırladığında ruhunu dinlemeyi de öğreneceksin. Yaradan’la, ruhunla her an irtibattasın… Dinlemeyi denemek ister misin? Bu hızla olamaz, gün içinde 5, 10 dakika yavaşlayıp dinleyebilirsin. Belki istediği bolca para değil bunun verdiği refaha geçmektir. Senden sonraki nesillere bolca gayrimenkul bırakmak değil anılar bırakmaktır belki… Erdemleri hatırlamaktır belki… Belki de Yaradan’ın koşulsuz sevgisini hatırlamak, yaymaktır, saçmaktır. Senin ruhun çok değerli hatırladın mı? Yaradan için çok özelsin hatırladın mı? Her an Yaradan tarafından korunup kuşatılıyorsun hatırladın mı? Yaradan’ın rehberliği hayatında hatırladın mı? Bunu hatırlamalıydık. O kadar özelsen ruhuna sarıl, şefkat göster…. Kökümüzden, bağımızdan çözüldük… Hareket yasası salladı bizi. Hareket yasası bize neyi hatırlatıyordu? Tabii ki esnemeyi, esnek düşünmeyi ve bağımlılıklarımızdan arınmayı. Bağımlılık mı bağlılık mı seninki? Bağımlılıkların nelermiş fark ettin mi? Bağımlılık küçükken bize öğretildiği gibi alkol, sigara, madde, kumar bağımlılığı değilmiş öyle değil mi? Kişi bağımlılığı, ilişki bağımlılığı, çocuk bağımlılığı, eş bağımlılığı, evlilik bağımlılığı, ülke, şehir bağımlılığı, mezhep, din, bağımlılığı, seks bağımlılığı, alışveriş bağımlılığı, düzen bağımlılığı… O kadar çok ki…Bunun için bolca vaktin vardı. Ben mükemmelliyetçiliği bırakalı çok oldu daha da öz şefkatliyim, esnedim, köklerimden bağımdan çözüldüm hizmet edenlere alanımı açtım. Devrik cümleler kuruyorum ve bu zaman zaman çok zevkli. Bu kadar yazıyorum yazana kolay tabii biliyorum Notlarım hem sana hem kendime… Öz şefkatle sarmaladım kendimi, varlığıma, ruhuma sahip çıktım ve incinmelerimi sardım. Varlığın bir hediye… Varlığını onurlandır… Varlığını onurlandırmak için çabaya gerek yok biraz gevşeyip rehberlik almaya ihtiyacın var. Bu sene öz şefkatin, öz sevgin, öz saygın, öz değerin için ne yaptın? Başarılı olmak, mükemmel olmak, herkesi memnun etmek adına ruhumuzu dövüyoruz fark ettin mi? Kendine şefkati ol, sev ki sevilebil ve şefkat gör. Ben her şeyi bırak demek istemiyorum ben dengede ol diyorum. Ruh beden, fizik beden, zihin beden dengesi, Dişil, eril enerji dengesi, Beyninin sağ lob, sol lob dengesi, Bu dünya, öbür dünya dengesi, Sevmek, sevilmekteki denge, Denge: İtidal bana kalırsa en önemli erdemlerden. Dengeyi sağladığında hayat da sana güzel gelecek. Dengedeysen ve ilahi yaşam amacındaysan evren sana yol verir. Mükemmel insan yok sadece Yaratıcı mükemmel bu alanda dengeyi kur ve sadece öz şefkatle, saf niyetle, saf kalple çalış Neşe, mizah birer erdem hep hatırla. Hakikati hatırladın mı? Yaradan seni koşulsuz seviyor ve affedici hatırladın mı? Yaradan şefkatiyle öğretendir, kendini acıtan sensin fark ettin mi? Hatırlamalıydık. Hatırlamak ne güzel şey onca unutmak istediklerimiz arasında… Ruhunu acıtan sendin… Ruhunun kul hakkına sahip çıkmayı öğrendin mi? Yaradan’ın sana en önemli emanetiyse başkasını incitmekten kaçınmakla birlikte kendi ruhunu da koru… Hakkına girdiler, izin verdin… Ruhunu kırdılar, kırdırdın, incittin, yordun. Ruhuna sahip çık; ruh kırıklığı şifalanmıyor. Ama yine kendinden yeniden doğuyor. Bilin istedim… Onedio ve ruhunu sevenlere yazdım… Mucize ötesi bir yıl diledim. 2021 ‘de en yüksek versiyonumun en yüksek ifadesi olmayı, bunun da keyifle, kolaylıkla, mükemmel sağlıkla, hazla, huzurla olmasını diledim… Kendim, ruhunu sevdiklerim, ruh ailem ve tüm okuyanlar için…. Yazılarım ve tüm hakları tarafıma aittir. Instagram Web