Köşe Yazarları Bugün Ne Yazdı?
Gazetelerin köşe yazarları bugün neler yazdılar, gündemi nasıl gördüler? Günün öne çıkan makaleleri neler? İşte günün köşe yazarları...
Tarhan Erdem’e reddiye | Ahmet Hakan | Hürriyet
TARHAN Erdem demiş ki:
Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı olup başbakanlık ve parti başkanlığını bir arada götürmek istiyor.
Bu anayasal yetki gaspıdır.
Millet böyle bir anayasa ihlalini cezasız bırakmaz.
Erdoğan bunun bedelini çok ağır öder.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
1 Mayıs | Yılmaz Özdil | Hürriyet
1953’te Makedonya’da dünyaya geldi, Üsküp’te, henüz beş yaşındayken anavatana göçtüler, İzmir’e yerleştiler, Şemikler’e...
Bizim
göçmen muhiti Şemikler’e git, İsveç’e geldim zannedersin, hemen herkes
sarışın, beyaz tenli, renkli gözlüdür. O da öyle, çakmak çakmak bakar.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
Sen kime hizmet ediyorsun Tayyip! | Emin Çölaşan | Sözcü
Sevgili okuyucularım, Başbakanlık -yani Tayyip- önceki gün bir mesaj
yayınladı. Ermeniler’den özür dilenen bu mesaj üstelik 23 Nisan Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bayramı gününde servis edildi.
Ermeni
tehcirinin -zorunlu göçün- 99. yıldönümünde yayınlanan bu mesaj Türkiye
Cumhuriyeti tarihinde bir yüz karası, utanç belgesi olarak yerini aldı.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
Eski Tabular Öldü, Darısı Yenilerine | Can Dündar | Cumhuriyet
23 Nisan gününün haberleri şunlardı:
- Başbakan Erdoğan, 1915
olaylarıyla ilgili taziye mesajı yayımladı, “Acımız ortak” dedi. -
Ataşehir’de 11 anaokulundan 520 öğrenci, topluca namaza götürüldü.
- Meclis’te konuşan Pervin Buldan, “Sayın Öcalan’la başlatılan diyalog süreci artık müzakereye dönüştürülmelidir” dedi.
- Başbakan’ın koltuğuna oturan öğrenci, törene başörtülü öğretmeni ile geldi.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
El kesesinden saltana | Nazlı Ilıcak | Bugün
Ekonomi çevrelerinde konuşulan çok önemli bir konu var. Hükümet, 19
Nisan 2014'te bir yönetmelik yayınladı ve bedeli 1 milyar lirayı aşan
yap-işlet-devret modeli yatırımlara Hazine garantisi verdi. Nedir bu
projeler? Kuzey Marmara Otoyol Projesi'ni de içine alan 3. köprü, 3.
havaalanı, Avrasya Tüp Geçit, Kanal İstanbul, şehir hastaneleri,
İzmit-Gebze Köprüsü... Türkiye'nin durumu uluslararası piyasada
sarsıldığı için, müteahhitler kredi bulamıyor. Hazine, onların borç
yükünü üstleniyor, kredi bulmalarının önünü açıyor. Destek verilen bu
kişilerin çoğunun 'havuz medyası' için kaynak transfer ettiği
unutulmasın.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
Amaç sokakta ders vermek mi? | Fatih Altaylı | Habertürk
1 Mayıs'ın 'tatsız' geçeceğinin işaretleri bizim buralarda belirmeye başladı.
Biliyorsunuz, Habertürk'ün merkezi Taksim'de.
Her 1 Mayıs'ı 'içinde' yaşıyoruz.
1 Mayıs günleri binamızda gözyaşları içinde çalışıyoruz, gazeteye gelip gitmemiz bile imkânsıza yakın bir hal alıyor.
Bunun tek istisnası 2012 1 Mayıs'ıydı.
1 Mayıs'ın 'tatsız' geçeceğinin işaretleri bizim buralarda belirmeye başladı.
Biliyorsunuz, Habertürk'ün merkezi Taksim'de.
Her 1 Mayıs'ı 'içinde' yaşıyoruz.
1 Mayıs günleri binamızda gözyaşları içinde çalışıyoruz, gazeteye gelip gitmemiz bile imkânsıza yakın bir hal alıyor.
Bunun tek istisnası 2012 1 Mayıs'ıydı.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
Erdoğan’ın veya herhangi birinin hataları yaptığı iyi şeyleri sıfırlar mı? | Amberin Zaman | Taraf
Dün Ermeni soykırımının 99. yıldönümünü andık. Farklı bir anmaydı,
çünkü bir gün önce bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti başbakanı ilk kez
soykırıma uğrayan Osmanlı Ermenilerinin torunlarına taziye dileklerinde
bulundu.
Ermeni soykırımının Türkiye tarafından resmen tanınması, özür dilenmesi
ve mağdurların mümkün ölçüde tazmin edilmesi gerektiğine inanan bir
vatandaş olarak, beklentilerimden uzak olsa dahi, devletin yazılı bir
açıklamayla ilk kez Ermenilerin mağduriyetini resmen tescillemesini
önemsiyorum.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
Ulus milletten şikayetçi… | Bekir Coşkun | Cumhuriyet
Hangi ulusal egemenlik?..
Nohut kömür senden etkili…
Seçim öncesi sobaları dağıttı “Beni seçince borularını alırsınız” dedi…
Seçildi…
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
24 Nisan taziyesi- Türk toplumunun giriştiği kimlik ve tarih seferberliğinin sonucu | Ali Bayramoğlu | Yeni Şafak
Resmi 24 Nisan taziyesi, kim ne derse desin, devlet dili ve tutumu
açısından bir milat oluşturuyor. Gelinen nokta Türk toplumunun giriştiği
kimlik ve tarihle ilgili bellek seferberliğinin ve bu yolda ürettiği
meşruiyetin doğrudan ve tartışmasız sonucudur.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
1915 taziyesi... Cesaretin siyaseti | Mustafa Karaalioğlu | Star
Türkiye’nin birçok siyasi aktörü, birçok siyasi
konusu, birçok sosyal meselesi, birçok merakı vardır ama 30 Mart
akşamından beri konuştuğumuz netice itibariyle Erdoğan’dır. Ya Erdoğan’ı konuşuyoruz ya da Erdoğan’sız
konuşamıyoruz. Gündemi böylesine yoğun ve aralıksız kuşatan, tartışma
alanlarını ipotek altına alan başka bir lider olmadı. Erdoğan’ı farklı kılan şey sadece konuşulur olmayı başarmak değil aynı zamanda konuşulmaya değer olmaktır.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
Taziyeyle başlangıç | Okay Gönensin | Vatan
Başbakan Erdoğan’ın, 24 Nisan açıklamasına yaygın olarak “taziye” adı
verildi. “Taziye” kelimesi bir “özür” içermiyor ama “özür” kavramını
dışlamıyor da.
Taziyeye en sert tepkiyi gösteren milliyetçi
sözcülerin söylediklerinin aksine, açıklamada o dönemde Anadolu’da
yaşanmış bütün acılar da belirtiliyor.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız
Tebrik ve Tereddüt | Cüneyt Özdemir | Radikal
İlk işaret fişeğini Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek
attı. “Benim yüzde yüz kasetim var” dedi. Ardından Başbakan Erdoğan
“Benim, Cumhurbaşkanı’nın ve Genelkurmay Başkanı’nın kasetleri var”
dedi. Şimdi böylesine iddialı demeçler karşısında elbette herkes bu
kasetlerin kimin elinde olduğunu, nasıl çekildiğini merak ediyor
etmesine ama kasetlerin içeriğini merak etmekten de kendini alamıyor.