Alloblast fikri ilk bizim aklımıza gelmedi, yani yeni bir buluş olarak ifade etmemiz yanlış olur. 'Allojenik fibroblast' (sünnet derisinden elde edilen fibroblast) uygulaması Amerika’da ve Avrupa’da yıllar önce bilim kurulundan onay almış, klinik uygulamaya geçmiş bir teknoloji. Hatta 2018 yılında FDA’nın GINTUIT ticari adıyla piyasaya sunulan allojenik sünnet derisinden elde canlı fibroblast içeren kombine bir ürüne vermiş olduğu onay da mevcut. Dolayısıyla biz de biyomühendis ekibimizle birlikte bu teknolojiyi geliştirip Sağlık Bakanlığı’mızın yetkili bilim kurulunun değerlendirmesine sunduk. Verilen onay ve sertifikasyonlar neticesinde bu teknolojiyi ülkemize kazandırmış olduk. Ameliyathane ortamında sünnet edilen çocukların çöpe gidecek sünnet derilerini tıp dünyasına, insan sağlığına ve estetik görünüşüne faydalı olmak için bir nevi geri dönüştürmeye başladık.
- Bir deriden kaç uygulama yapılıyor?
Bir sünnet derisinden neredeyse 1000 kişiye yetecek kadar hücre elde edilebiliyor. Yani bir bağış binlerce insana cevap verebiliyor.
- Bir başka insandan alınan bir hücrenin kan bağı bulunmayan birine enjekte edilmesinde bir sakınca var mı? Doku uyuşmazlığı gibi bir durum?
Öncelikle alınan sünnet derisi yeni doğandan elde ediliyor. Sonrasında dokunun merkezimize gelmesinden uygulanması sürecine kadar onlarca kalite analizine ve genetik teste tabi tutuluyor. Netice olarak hücrelerin alıcı kişinin bünyesinde herhangi bir uyuşmazlığa sebebiyet verip vermemesi açısından testler yapılıyor ve onay alan güvenli hücreler kişilere nakledilebiliyor.
- Burada zamanın öneminin altını bir kez daha çizmek isterim. Diyelim ki alloblast yaptıracaksınız o zaman belli bir saat içinde doku alınıp size ulaştırılmalı. Bu ciddi emek isteyen ve dakikalarla hareket edilen bir süreç.
Hücrelerin kişilere uygulanması da benzer bir süreç; siz uygulama zamanında klinikte oluyorsunuz, soğuk zincir içerisinde özel sıcaklık koşullarında kliniğe hücreler ulaştırılmış oluyor ve belirli bir teknik ile doktorunuz tarafından size enjekte ediliyor. Başa dönersek hem dokunun alınma, işlenme ve test edilme süreci hem de hücrelerin transfer süreci hassas bir şekilde yürütülüyor.
- Uygulamayı kaç kez yaptırmak gerekli?
Kişinin tercihine kalmış ama ideal olarak senede bir kez uygulama yaptırmanın yeterli olduğu geri bildirimini alıyoruz hekimlerimizden. Bu da zaten uygulamanın muadillerine oranla daha çok tercih edilmesinin ana sebeplerinden. Mesela bir diğer uygulamamız fibroblast (kişinin kendi kulak arkasından alınan dokudan üretilen fibroblastların kişiye geri enjekte edilmesi) 3 seans yapılıyor. Sonuç ise kişinin yapısına göre değişiyor.
- Yeni duyulmaya başlandı ama bence önümüzdeki dönemin parlayacak yıldızı, benim de tercih ettiğim EKSOZOM nedir?
Eksozomları; hücrelerin birbirleriyle haberleşme ajanları olarak düşünebilirsiniz. Nedir peki bu haberleşme diyeceksiniz? Bu haberleşme ajanları hücrelerin aktivitesinin artmasına ya da azalmasına, üretilecek kolejinin veya diğer proteinlerin artmasına ya da azalmasına, hücrelerin bir yerden bir yere göç etmesine kadar çok fazla etki göstermesi mümkün olan nano boyuttaki hücre kaynaklı parçacıklardır. Hücresel uygulamalarda olduğu gibi yine enjekte edilerek kullanılabilmektedir. Bizim ülkemizde de Dünya’da olduğu gibi neredeyse eş zamanlı popüler hale gelmiş durumda, bu alandaki çalışmalar hızla ilerlemekte ve biz de eksozom üretiminde pozisyon almış durumdayız.