Vaktiyle Bir Atsız Varmış
''Vaktiyle bir Atsız Varmış'' Editoryal çalışma ürünü olan bu kitap, içlerinde yakınen tanıdığım dostlarımında imzası bulunan bir kitaptır. Bu editoryal çalışma tek düzen bir bakış açısı ile değerlendirildiğinde yanlışa düşülür.
Atsız'ı tanımayan yoktur. Seveni olduğu kadar sevmeyeni de çoktur. Atsız fikir adamlığının yanı sıra yaşadığı döneme ve sonrasındaki döneme damga vuran bir adamdır. Prof. Dr. İlber Ortaylı Atsız için ''Bu memleket sadece solcuları değli, sağcıları da harcadı'' demiştir.
Bence hakkaniyetli bir laf ile durumu özetlemiş İlber Hoca...
Atsız, fikir adamlığını bir kenara bırakıp sadece edebi yönünü ortaya koysaydı belki şuan dünya edebiyat tarihine geçmiş bir adamdan bahsediyor olacaktık.
Atsız, iyi bir romancı, iyi bir şairdir. Şiirlerini okuduğunuzda kalbinize değil, ruhunuzda bir yerlere tesir ettiğine şahit olursunuz.
Geri Gelen Mektup şiiri... O nasıl bir aşk şiiridir, o nasıl bir sevgiliye methiyeler dizmedir.
''Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse;
Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse;''
Ya romanları, Bozkurtların Ölümü, Bozkurtlar Diriliyor... Okullarda tarih kitabı olarak okutulması gereken bir eserdir. Bu kitapları okuyan bir gencin aklından Eski Türk Tarihi çıkabilir mi?
Bugün çocuklarımıza koyduğumuz birçok ismin de isim babası aslında Atsız'dır. Bir çok Türkçe ad türeterek çocuklarımıza isim babalığı yapmıştır.
Atsız kimine göre faşist kimine göre milliyetçidir. Atsız kimine göre dinsiz, kimine göre GökTengri'cidir.
Atsız'ı uzun uzadıya anlatacak değilim. Vaktiyle Bir Atsız Varmış kitabına dönelim. Kitabın adından başlayalım. Atsız'ı okuyanlar bilir ki, Vaktiyle bir Atsız Varmış'' sözü yabancı değildir zira Atsız bir dizesinde şöyle demektedir.
''Vaktiyle bir Atsız varmış derlerse ne hoş;
Anılmakla hangi bir ruh olmaz ki sarhoş!''
Kitabın editoryal çalışma olduğunu vurgulamıştık. Bir çok genç yazar bir araya gelerek Atsız'ı anlatmışlar. Adınında Vaktiyle Bir Atsız Varmış olarak koyulması Atsız'a nazire edercesine, ''Vaktiyle bir Atsız Varmış, Var Olsun!'' demek içindir diye düşünmekteyim.
Fırat Kargıoğlu'nun editörlüğünde hazırlanan kitabın diğer yazarlarının isimlerini de zikretmeden geçmeyelim.
İkbal Vurucu
Mete Aksoy
Fırat Kargıoğlu
M.Bahadır Dinçaslan
Yunus Emre Uyar
Emre Koşak
Zülfükar Aytaç Kişman
Mehmet Burkay Kılavuz
Ziya Kıvanç Kıraç
Erkan Çakıcı
Halil İbrahim Koç
İsa Dadallı
Mustafa Onur Tetik
Oğuz Atalay
Murat Karataşlı
İlkin Esen Yıldırım
Ferit Salim Sanlı
Murat Yılmazer
Afşar Çelik
Kitabın Sunuş yazısını Atsız'ın küçük oğlu Buğra Atsız yazarken, Önsöz'ünü İskender Öksüz kaleme almış. Kitabın içerisinde bir tane kadın yazar olması hasebi ile bir erkek egomanyası görmek mümkündür. Atsız'a hayran olan ve Atsız hakkında yazacak elbette bir kaç kelamı olan bir çok kadın olduğunu biliyorum.
Kitabı okurken aldığım notlar vardır. Bu notlar bana lazım olan kısımlar, beni etkileyen kısımlar ve ileride bazı çalışmalarımda kullanılacak kısımlardır. Bu kısımları sizlerle paylaşmak isterim.
Atsız'ın çok tartışılan ve daha önce Yağmur Atsız'ın da açıklık getirdiği Kafatası Ölçme hadisesine bir de Sunuş Yazısında Buğra Atsız açıklık getirmiştir.
''Atsız'ın kafatası ölçmeye varan yaklaşımı diye bir cümle sarf edilmiş. Atsız kafatası ölçecek kadar gayri ciddi birisi değildi. Kendisine kafatasçı yaftasını yapıştıranlarla dalga geçmek için bu işi yapmıştır. Teferruatı ağabeyim Yağmur Atsız'ın hâtırâtında mevcuttur.''(s.14)
''Kahraman olunacaksa, Kürşad gibi olunmalıdır, sevielcekse ya Güntülü ya Almıla bulunmalıdır.Yok eğer saf ama mert kalınacaksa Yamtar bize gerektir.(s.21)
vs.. vs.. vs..
Kitabın en can alıcı noktasının en kuvvetli yazının, İlkin Esen Yıldırım'ın ''Bir Garip Adam: Atsız* Biyografik Deneme'' isimli bölümüdür. Bu bölümün biraz hayat hikayesi tadında olduğu için ruhumu okşamış olabilir. Atsız'ın hayatından kesitlerin, mektuplarından cümlelerin, davalarından/duruşmalarından söylemlerin yer aldığı bu bölüm belkide kanımdaki milli genleri harekete geçirdiği içindir.
Bir başka nefeslik okuma bölümü ise Murat Yılmazer'in ''Atsız Bey ve Alparslan Türkeş'' kısmıdır. Bu kısımda Atsız ile Türkeş'in tanışması ve fikir ayrılığı çok güzel delillerle ele alınmıştır.
Atsız gibi büyük bir fikir adamının, eşsiz bir romancının, harikulade bir şairin hakkında yazılmış nadir eserlerdendir.
Atsız'ın fikriyatını benimseyen yada benimsemeyen her kesimin mutlaka okuması gereken bir çalışmadır.
Vural Egemen SARIGÖZ
Yorum Yazın
''fikir adamlığını bir kenara bırakıp sadece edebi yönünü ortaya koysaydı belki şuan dünya edebiyat tarihine geçmiş bir adamdan bahsediyor olacaktık.'' demiş... Devamını Gör
''Ölümden nasibimizi almadan önceki kısa rüya aleminde kendimizi ölüm kadar ebedi fikre vermek ve fikir uğrunda harcamak gibi yüksek bir ülküye kaptırmaktan ... Devamını Gör
Günümüzün aydınlar takımında bu adamın ahlak, şahsiyet ve karakterinin; cesaret ve hamiyetinin zekatı kadarına sahip olan kaç tane ''münevver'' kalmıştır? So... Devamını Gör