Külliye içindeki yapılar ‘U’ şeklinde sıralanmıştır. 11 farklı isimli kapılardan külliyeye girişler bulunuyor.
Evvel ve Sani Medresesi ile Rabi ve Salis Medreseleri bulunmakta. Külliyenin kuzeydoğusunda Süleymaniye Hamamı, kuzeyinde ise Darüşşifa (hastane) ve Bimarhane (akıl hastanesi) bulunuyor.
Mihrabın önündeki bulunan türbe bu külliyenin yapılmasını isteyen Kanuni Sultan Süleyman'a, yanında bulunan türbe de nikahlı hanımı Hürrem Sultan'a aittir. Mimar Sinan’ın mezarı ise, cami bahçesinin dışında İstanbul Müftülüğünün yanında mütevazi bir türbede bulunuyor. Ayrıca türbenin üzerinde Osmanlıca yazılmış bir kitabe bulunuyor.
28 revakın çevrelediği cami avlusunun ortasında dikdörtgen şeklinde bir şadırvan bulunmaktadır. Kanuni Sultan Süleyman'ın türbesinin kubbesi yıldızlı bir gökyüzü gibi görünmesi için kubbe içine metalik plakalar arasına yerleştirilen pırlantalarla (elmaslarla) süslenmiş.
Süleymaniye Külliyesinde bulunan Süleymaniye Medreseleri, Kanuni Sultan Süleyman, sadrazamı Sokullu ve baş mimarı Mimar Sinan'ın bir araya gelerek düşündükleri bir proje. Süleymaniye Medresesinin yönetimi o zamanın vakıf yönetimi şartları çerçevesinde padişah, sadrazam ve mütevelli heyeti üçgeninde şekillenmesine karar verilmiş.
Süleymaniye Külliyesi'nin en önemli özelliklerinden biri Süleymaniye Medreseleri, Osmanlı medrese hiyerarşisinde en üst seviyeyi temsil ediyordu. İlk olarak 'Tıp Medresesi' diğer adıyla 'Daruttıb' medresesi Süleymaniye Medresesinde eğitim vermiştir. Dönemin hekimleri bu medreselerde yetiştirilmiş.
Süleymaniye Külliyesi içerisinde yer alan tıp medresesi ve Darüşşifa Antik Yunan, Bizans, Selçuklu, İran, Irak, Mısır ve Suriye gibi merkezlerden elde edilen ve köklü engin tıp bilgisinin dikkatle incelendiği, gerekirse düzeltildiği, faydalı olanın yeniden üretildiği, gerekirse geliştirildiği ya da uygun hale getirildiği, yaygınlaştırıldığı ve bu bilgilerle hekim ve bilim insanı yetiştirilen ilim merkezleriydi.
Yorum Yazın