Birincisi Didem Soydan arkadaşım değil. Tanırım, seneler önce Vogue dergisinin ilk sayısına nü poz verdiği için kendisiyle Milliyet gazetesi için bir röportaj yapmış, sonra da ufak bir tatsızlık yaşamıştım. Kısacası bu kimseyi aklama yazısı değil ve kaldı ki bence Soydan'ın bu konuda 'aklanmaya' falan ihtiyacı yok.
Kadın orada belli ki çok samimi bir ortamda (ki Melis'i iyi tanırım onun yanında kendinizi rahat hissetmeme şansınız yoktur) kalbine dair bir gerçeği paylaşmış. Zaten 'kocama dokunmacı'ların meseleyi bambaşka yerlere çekmesinden sonra açıklama da yaptı. Programda kastettiği eski sevgili Can Bonomo değilmiş. Yani Can Bey, Öykü Hanım ve güzel evlatlarının huzurunu kaçıracak bir durum yokmuş ortada. Milletçe rahat bir nefes alabilirmişiz.
Peki soruyorum size:
Velev ki Soydan, Can beyi kastetmiş olsun. Sizce bu dünyanın sonu mu? Evli olan birine âşık olduğunu söylemek neden bu kadar ahlaksız bir hareket gibi geliyor size? Hayır yani, bu memlekette hâlâ evli olmasına rağmen diğer hanımefendiye cast ajansından nikah memuru tutup (ciddiyim) tutarak düğün yapan erkekler oldu bu kadar mesele etmediniz?
Kaldı ki aşk illa iki kişinin yaşadığı bir durum değildir. Aşk kişinin kendiyle arasındadır aslında. Mesela siz birine sırf o size aşık diye mi âşık oluyorsunuz? Sanırım öyle ki; yüzyıllardır türlü eserlere ilham olmuş 'platonik aşk'tan bihabersiniz.
Ben size söyleyeyim; evli olması birine âşık olmaya mâni değil. Engelli olması, arkadaşınız olması, patronunuz olması, dünyanın öbür ucunda oturması, kendi hemcinsiniz olması veya aklınıza gelebilecek bütün 'imkansız'lıklar aşk denilen deliliğe engel olamaz.
Burada önemli olan aksiyon. Aşk gibi kontrol etmesi çok zor, hormonel olarak da ispatlanmış yarı delilik haline rağmen kişi karşı taraftan uzak duruyorsa yani süregelen bir evliliği bozmak için harekete geçmiyor, sırf aşığım diye başka insanların hayatlarına ve sınırlarına saygısız davranmıyorsa bence ortada bir problem yok. Herkes herkese âşık olabilir.
Kaldı ki hepimiz günün yarısını elimizde telefon Instagram’da gezerek ve beğendiğimiz insanlara 'like' atarak geçiriyoruz. Belki mesaj bile atıyoruz, kim bilir... Çoğu evli, çoğu mutlu...Hatta bu açıdan bakarsak birçoğumuz Başak Tatlıtuğ'a bir özür borçluyuz bence.
Neyse dediğim gibi Soydan açıklamasını yaptı bahsettiği kişi Can bey değilmiş rahatladık ve 'kocama dokunma' lobisi de karargahlarına çekildi. Ama biliyorum ki tetikteler, biliyorum ki en ufak bir açıklamada yine gözümüzün önünde süregelen gerçek ahlaksızlıkları es geçip ufacık bir olayı dev yapacaklar.
Bir yerde daha yazmıştım ama tekrarlayayım: Koca dediğimiz şey sahip çıkılması gereken bir nesne değil arkadaşlar. Kendi iradesi olan, kendi kendine karar verebilen yani ona gelen mesajlara cevap verip vermeyeceğine ya da tuvalet sırasında eline tutuşturulan telefon numarasıyla ne halt edeceğine kendi beyni ile karar verebilen bir canlı koca.
O sebeple içinizi rahat tutun, kocanıza kimse dokunamaz. O istemedikten sonra.
Instagram
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
Yorum Yazın
👏👏👏👏 kaleminize sağlık dokunacagı varsa da cehennemin dibine kadar yolu var