Günlük Hayatımızda Farkında Olmadan Sergilediğimiz 20 Kaba Davranış
Ne kadar çevremizle uyumlu ve iyi ilişkiler içerisinde olmaya çalışsak da yaşadığımız toplumun kültürü davranışlarımızı kaba veya nazik olarak belirler. Elbette her toplumda yazılı olmayan kurallar farklılık gösterebilir. Günlük hayatımızda karşılaşabileceğimiz ve bazı insanların çok kaba bulabileceği davranışları sizler için 20 maddede sıraladık.
1. Birisine çocuğu olup olmadığını sormak.
2. "Gülümse" demek.
Ne kadar iyi niyetle olursa olsun birine gülümse diyen kişi aslında karşısındakinin duygusal durumuna odaklanmayıp kendi rahatsızlığını dile getirmiş oluyor.
3. Toplum içinde yüksek sesle telefonla konuşmak.
Cep telefonları artık hayatımızın önemli bir parçası. Fakat kalabalık bir ortamdayken ya da toplu taşımada seyahat ederken yüksek sesle telefon görüşmesi yapmak (hatta hoparlörü açarak konuşmak) etrafımızdakileri rahatsız ettiği gibi kulak misafiri olmaları da kaçınılmaz hale geliyor.
4. Birisinin fiziksel görünüşü hakkında yorum yapmak.
Eskiden insanlar zayıflığın çekici bulunduğu toplumsal standartlara uymaya çalışıyordu. Toplumun bu sabit tutumuyla, birinin kilo verdiğini söylemek o kişiye iltifat etmek demektir. Ancak 2020'lerde bu yorumlar iyi niyetli yapılsalar dahi kişilerin bedenleri hakkında yorum yapmak ne kabul görüyor ne de nazik bulunuyor.
5. Yolcuların inmesini beklemeden araca binmek.
Toplu taşıma kullanan yolcular için en hızlı şekilde inecekleri durağa varmaya çalışmak kadar nazik olabilmek de önemli. Sabırsız davranarak kalabalığın içinden geçtiğinizde yalnızca insanları engellemiş olursunuz.
6. İnsanları birbirleriyle tanıştırmamak.
Bir davete ev sahipliği yapan kişinin herkesin keyifli vakit geçirebilmesi için konuklarını birbiriyle tanıştırarak sosyalleşmelerini sağlaması oldukça önemlidir.
7. Kasa kuyruğundayken telefonla ilgilenmek.
Mağazada ödeme yapmak için sırada beklerken mesajlaşmak ya da telefonla konuşmak kuyrukta yavaşlamaya sebep olacağı için bekleyen diğer müşterileri rahatsız eder ve o sırada size yardımcı olmak isteyen çalışana da dikkatinizi vermediğiniz için kabalık etmiş olursunuz.
8. Ev sahibini strese sokmak.
Bir etkinlikte birbirini tanımayan insanların bir arada olması stresli olabilir. Yalnızca ev sahipliği yapan kişiyi tanıdıkları için onunla konuşmak konforlu gözükse de birbiriyle konuşmaları hem tanışmalarına sebep olur hem de onları bir araya getiren bu kişiyi daha az sterse sokar.
9. Çok fazla parfüm ya da kolonya kullanmak.
Davranış uzmanları çok yakın bir arkadaş veya aileden biri olmadıkça birinin vücut kokusu hakkında yorum yapmayı çok uygunsuz olduğunu kabul ederken; iş arkadaşları ve misafirlerin yanı sıra birlikte alışveriş yapan, yemek yiyen veya seyahat eden kişileri de parfüm veya kolonya kokusuna boğmanın da aynı derecede kabalık olduğunu söylüyor.
10. Olaylara iyi tarafından bakmayı öğütlemek.
Zor durumda olan birini anladığını belirterek onun tecrübesini dikkate almak yerine “Her işte bir hayır vardır” kavramını dayatmaya çalışmak onu daha da üzecektir. Bu yüzden üzgün birine” İyi tarafından bak” demek toksik pozitifliktir.
11. Restaurantta saatlerce oturmak.
Sevdiklerinizle bir restaurantta yemek yerken hayatlarınızda ne olup bittiğini konuşmak çok keyif verse de uzun süre masada oturmanız orada çalışanların günlük kazançlarını etkilediği için kaba bir davranış olarak görülüyor.
12. İnsanların içinde bakım yapmak.
Tırnak kesmek,oje sürmek, iç çamaşırını düzeltmek, burun karıştırmak ve hatta makyaj rötuşları yapmak dahi toplum içinde doğru bulunmayan davranışlar arasında. Bunların yanı sıra yine insanların içinde tüylerini almak, saç taramak gibi etrafa tırnak, saç veya sümük vb. şeylerin atılması da çok rahatsız edici.
13. Garsonu el hareketleriyle çağırmak.
Her ne kadar içeceğinizin yenilenmesi ya da yanlış siparişi düzeltmek için sabretmekte zorlansanız da garsonların dikkatini çekmek için el sallamak kabul edilir bir davranış değil.
14. Ortak kullanılan mutfakta kötü kokan bir yemeği ısıtmak.
İş yerlerinde bazı çalışanlar öğle aralarında evden getirdikleri yemekleri ısıtıp yemeyi tercih ederler. Ancak, mikrodalgada ısıtılan yemeklerin çoğu kokusundan dolayı herkesin iştahını açmayabilir.
15. Restaurantta masaya eşya bırakmak.
Restaurantlara çanta, ceket veya şemsiye gibi eşyalarla gideriz. Ancak, bu eşyaları masaya koyduğumuzda kimse yemeklerine veya peçetelerine bu kirli eşyaların değmesinden memnun olmayacaktır.
16. Kendi hikayenizi anlatmak.
Aynı deneyimleri paylaştığınız kişilerle derin bir bağ kurmak isteyebilirsiniz. Ancak, birisi hikayesini aktarırken onu benzer olduğunu düşündüğünüz hikayenizle bölmek anlatıcının düşüncelerini ve duygularını aktarmak için harcadığı zamanın kalitesini azaltır.
17. Ortalığı dağınık bırakmak.
Bir ev partisine davet edildiğinizde yemek ya da içecek getirmek nazik bir davranış olarak görülürken, parti sona erdiğinde de bunları ev sahibinin toplamasını beklememek gerekir.
18. Ev sahibinden evini gezdirmesini istemek.
İnsanlar ilk kez gittikleri bir evin tüm odalarını merak edebilir. Ama ev sahibi evini gezdirmeyi teklif etmediği sürece bu konuda ısrarcı olunmaması ve izin almadan etrafta dolaşılmaması gerekir.
19. Yemek masasında servis edilmemiş bir şeyi istemek.
Bu istek restaurantta veya evinizde normal olsa da davetli olduğunuz bir yemekte masaya konulmamış bir şeyi -özellikle de davet sahibi masaya yeni oturmuşken- istemek hiç hoş karşılanmaz.
20. Misafirliğe eli boş gitmek.
Eğer bir partiye ya da eve tekrar davet edilmek istiyorsanız giderken ufak da olsa bir şey getirmeniz gerekiyor.
Yorum Yazın
Genelleme yapmak yanlış olur, Anadolu da böyle diye Filipinler de tam tersi olabilir, bulunduğunuz toplumda bulunduğunuz ortamda normlar nedir bilin kafi. Ne... Devamını Gör