Gazeteci Metin Göktepe Mezarı Başında Anıldı
Metin Göktepe, 8 Ocak 1996 tarihinde, Ümraniye E Tipi Cezaevinde yaşamını yitiren Orhan Özen ile Rıza Boybaş’ın cenaze törenini izlemek için gittiği Alibeyköy’de polisler tarafından gözaltına alınmış ve götürüldüğü Eyüp Kapalı Spor Salonu’nda dövülerek öldürülmüştü.
Göktepe’nin Esenler Kemer Mezarlığı’ndaki kabri başında gerçekleşen anma törenine annesi Fadime Göktepe, çok sayıda gazeteci arkadaşı, CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan ve Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan katıldı.
'Hepiniz benim için birer Metinsiniz'
Anma sırasında konuşan Fadime Göktepe, “Hoş geldiniz. Sizlere çok teşekkür ederim. Beni hiç yalnız bırakmadınız. Metin’i kaybedeli 20 yıl oluyor. 20 yıldır benimle birliktesiniz. Metin’in katilleri nerede, Uğur Mumcu’nun katilleri nerede? Onlar neden çıkmıyor” diye konuştu.
Göktepe, “Hepiniz benim için birer Metinsiniz” diye seslendi.
Şeker: Hukuk adaletten gittikçe uzaklaştırılıyor
Bugünlerde Metin Göktepe’lere daha çok ihtiyaç olduğu bir dönemden geçtiklerini belirten CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, “Hukuk adaletten gittikçe uzaklaştırılıyor. İnsan hakları ihlalleri alabildiğince büyüdü. Bugün Diyarbakır, Cizre, Silopi ve Şırnak’ta maalesef insanlar en temel insan hakkı yaşam hakkını bile koruyamıyor. Bu konuda bizlere düşen Metin Göktepe’ye layık olacak şekilde bu hak ihlallerini sonlandırmak; özgürlüğü, demokrasiyi barışı bu ülkeye getirebilmek için daha çok çalışmak” dedi.
DİSK Genel Sekreteri: 'Özgürlük ve adalet getirene kadar mücadeleye devam edeceğiz`
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu ise, “Bugün Diyarbakır’da, Şırnak’ta, Cizre’de yaşananlar bugün Suruç’ta ve Ankara’da yaşananlar Metin’i aramızdan alan bu katliam zihniyetinin devamı. Ama bu ülke topraklarında eşitlik, özgürlük, adalet mücadelesi ve bir direniş geleneği de var. Bizler bugün burada Metin’e ve yitirdiğimiz tüm arkadaşlarımıza bir kez daha söz veriyoruz ki; bu ülkenin gerçek sahipleri olarak bu ülkeye barış, demokrasi, eşitlik, özgürlük ve adalet getirene kadar mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu.
Nazım Alpman: 'Metin’in bayrağını yükselteceğiz'
Metin Göktepe’nin arkadaşlarından gazeteci Nazım Alpman, “20 yıldır burada toplanıyoruz ama Metin’in katillerini bulmak mezar başında toplanmak kadar kolay olmadı. Tüm engellemelere rağmen ilden ile taşınan davayı takip ederek en sonunda yeteli olmasa da süreci ilk kez katillerin ceza almasıyla sonlandırdık” diyerek dayanışmanın önemine değindi. Metin’in ve onun duruşunu taşıyan gazetecilerin az olmadığını söyleyen Alpman, “Türkiye gençlerin cehennemi bir ülke. Artık 3 aylık bebekler bile nişan alınarak vuruluyor. Bunun önünü kesecek olan ise gazeteciliktir. Metin’in bayrağını yükselteceğiz. Evrensel de bugün olduğu gibi yarın da yazmaya devam edecek” dedi.
'20 yıl sonra aynı'
İbrahim Göktepe, kardeşi Göktepe’nin ölümünün 20. yılında CİHAN Haber Ajansı’na, konuştu:
“Kamuoyunda sahiplenme olunca kabul etmek zorunda kaldı devlet. Ve ilk defa Türkiye’de polis yargılanıyordu. Bu kamuoyunu sevindirmişti. İstedikleri gibi gazeteci alıp dövemeyeceklerdi artık. Umut olmuştu. Ama 20 yıl sonra bakıyorsunuz bugün yine gazeteciler görevi başında coplanıyor, biber gazı atılıyor, tutuklanıyor, tehdit ediliyor, kafasına silah dayanıyor. Bu Diyarbakır’da yaşandı gördük. Gazeteciler, yaptıkları haberlerden dolayı cezaevlerine atılıyor. 20 yıl önceye göre ülke daha geriye gitti. Polis, istediği gibi gazeteci dövemeyecek, faili meçhuller olmayacak diye sevinirken, umutlanırken, bakıyoruz daha kötü şeyler yaşanmaya başlıyor.'
Göktepe cinayeti
Metin Göktepe 8 Ocak 1996’da Ümraniye Cezaevi’nde öldürülen tutukluların cenazesini izlemek için Alibeyköy’e gitti. Ancak, basın kartı olmadığı gerekçesiyle ilçeye sokulmadı. Yüzlerce insanla birlikte gözaltına alındı ve Eyüp Kapalı Spor Salonu’na götürüldü. Burada polislerin şiddetine maruz kaldı, öldürüldü.
Metin Göktepe’nin duvardan düştüğü iddia edildi. İstanbul’dan Aydın’a ve “güvenlik” gerekçesiyle Afyon’a taşınan Göktepe Davası, 28 Eylül 2000’de beş polis memuruna “kastı aşan insan öldürmek” ve “faili belli olmayacak şekilde insan öldürmek” suçlarından verilen yedişer yıl altışar ay hapis cezasının onanmasıyla bitti. Bir polis memuru ise Yargıtay’ın kararı bozmasından sonra 20 ay hapis ve beş ay kamu hizmetlerden uzaklaştırma cezası aldı.
Mahkum polislerin cezalarının tamamlamalarına 19 Aralık 2000’de yürürlüğe giren Şartlı Tahliye ve Ceza Erteleme Yasası engel oldu.
Metin Göktepe’nin anısına, 1998 yılından bu yana, doğum günü olan 10 Nisan’da “Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri” veriliyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Ah be Metin Göktepe.Herşey bıraktığından daha beter halde.