Dopingle mücadelede yeni dönem
Dünya Dopingle Mücadele Yönetmeliği değişti. Bugün yürürlüğe giren yeni yönetmelikle, dopingin cezası iki yıldan dört yıla çıktı.
Dünya Dopingle Mücadele Ajansı'nın (WADA) yeni yönetmeliği Türkiye'yi de etkiliyor.
Yönetmelikte, iki yıllık hazırlık sürecinde 2 binden fazla değişiklik yapıldı. Nihai versiyon 1 Ocak 2015 itibarıyla yürürlüğe girdi.
WADA yeni yönetmelikte iki yeni doping suçu tanımlıyor: Yasaklanmış işbirliği ve suç ortaklığı.
Yasaklanmış işbirliği, men cezası almış bir antrenör, doktor ya da fizyoterapist gibi kişilerle birlikte çalışmak anlamına geliyor. Suç ortaklığı ise bir doping ihlalinin üzerini örtmek için destek olmak, yardım etmek ya da cesaretlendirmek olarak tanımlanıyor. Her iki suç için de suçun ağırlığına göre değişen uzunlukta cezalar öngörülüyor.
Yeni yönetmelikte göze çarpan en büyük değişiklik, kasıtlı bir şekilde doping yapan sporcuların aldığı cezanın iki yıldan dört yıla çıkması.
Test için numune vermeyi reddeden sporculara da dört yıl men cezası verilecek. Böylece bir sporcu hangi yılda doping yapmış olursa olsun mutlaka bir olimpiyat kaçırmış olacak.
Doping ihlalinin ikinci kez gerçekleşmesi durumunda yine ömür boyu men cezası öngörülüyor.
Bozulmuş yiyecekler gibi maddeler yüzünden dopingli çıkan ve bu maddeleri kasıtlı bir şekilde almadıklarını kanıtlayan sporcular iki yıl ceza alacak. Yani 'Sporcu vücuduna giren her maddeden sorumludur' prensibi yeni yönetmelikte de korunuyor.
Sporcular habersiz doping testleri yapılabilmesi için herhangi bir gün ve saatte nerede olacaklarını yetkililere sürekli bildiriyor. 12 ay içinde üç defa bildirdiği yerde bulunamayan sporcu doping yapmış kabul edilecek. Bu süre daha önceki yönetmelikte 18 aydı.
Zamanaşımı sekiz yıldan 10 yıla çıktı. Bir sporcuya son 10 yıl içinde doping yaptığı kanıtlanırsa ceza verilebilecek.
Dopingli çıkan 18 yaşından küçük sporcuların teknik kadrosu hakkında otomatik olarak soruşturma başlatılacak.
Bir sporcu, daha önce ceza almış ya da soruşturması süren bir antrenör ya da teknik elemanla çalışamayacak.
Antrenörler 'meşru bir sebep' olmadıkça kendileri de yasaklı madde kullanamayacak. Örneğin bir sporcunun kullanması yasak olan bir maddeyle yakalanan antrenör, o maddeyi tedavisi için kullandığını kanıtlarsa ceza almayacak.
Bir sporcunun uluslararası bir yarışta yapılan testte dopingli çıkması halinde, yetkililerle işbirliği gibi nedenlerle cezasında indirim yapılabilmesi için sadece ülkesinin dopingle mücadele ajansının değil, WADA'nın da onayı gerekecek.
Söz konusu cezalar işbirliği vb sebeplere bağlı olarak indirilebilecek. 'Sıradışı' hallerde, öngörülen maksimum cezadan daha fazlası da verilebilecek. Yakın dönemde ABD'li bisikletçi Lance Armstrong'a doğrudan ömür boyu men cezası verilmişti.
Yorum Yazın