Neredeydik, Niye Doğduk ve Niçin Ölüyoruz? Cennet ve Cehennem Son Durak mı? Merak Ediyorsanız Mutlaka Okuyun!
Bugüne dek birçoğumuzun bildiği veya inandığı tek doğru, öldükten sonra ya cennete ya cehenneme gideceğimizdir. Peki ya bugüne dek insanlığa açılmamış üçüncü bir seçenek daha varsa ve bizler aslında bu üçüncü seçenek sayesinde dünyada var olabilmişsek? Ya bugüne dek bildiğimiz her şey aslında çok daha büyük bir gerçeğin örtüsü ise?
İşte, Katmanlar (Sen Kimsin?), bütün semavi kitapların ve birçok inancın çağlar boyu işaret ettiği örtülü bir sırrın yeryüzüne açılışını sunarak bilinen bütün varoluşsal paradigmaları sarsacak şekilde insanlığa yepyeni bir yaşam gayesinin kapısını aralıyor.
Bazı kitaplar bize bakmayı, bazı kitaplar bize görmeyi, Katmanlar (Sen Kimsin?) ise bize görünmeyenden bakmayı gösteriyor.
Yaradılışı bir resim, bugüne dek insanlığa açılan yaradılışsal bilgileri o resmin irili ufaklı parçaları olarak düşünürsek Katmanlar bize bu resmin bütününü sunuyor. Yani öyle sıradan, varsayım yoluyla üretilmiş bilgilerle kaleme alınmış bir eser değil. Bilmek ile bilmemek, bulmak ile bulmamak arasındaki fark gibi, onu okuyan siz ile okumadan önceki siz arasında da geri dönüşü mümkün olmayan bir bilinç farkındalığı doğuyor.
Katmanlar, insan varlığının bu dünyada anne rahmine düşmeden önceki altı yaşam evresinin, öldükten sonra geçeceği yedi yaşam evresinin ve şu anda içinde bulunduğu yaşamın bilgisini sunuyor.
“Olamaz, bu mümkün değil!” diyenlerinize şimdiden söyleyelim, kitap zaten sizi bu fikre ikna etme çabası taşımıyor. Katmanlar habersiz olduğumuz yaradılış sistemini evveli ve sonrasıyla, semavi kitaplar ve kadim metinlerdeki ayet ve şifrelerinin açılımını sunarak en ince ayrıntısına kadar gözler önüne seriyor.
Cennet ve cehennemin ötesine uzanan bir yol…
Katmanlar’da cennet ve cehennem, pozitif ile negatif enerjinin kaynağı olan yatay sonsuzluğa ait sınırlı mekanlar olarak tasvir edilirken katmanlar, gitgide artan bir güçte dikey sonsuzluğa doğru uzanan, bizim ise şu anda yedincisinde bulunduğumuz, 14 aşamalı yaratım evreleri olarak anlatılıyor.
İşte bu sistemde ruhun gerçek amacı, bütün sanallıkları aşarak 14 katmanın da ötesindeki sonsuz gerçeğe ulaşmak olarak ifade ediliyor.
Yani ruhlarımız, her defasında kaynağına yaklaşmak üzere yeniden bedenlenebildiği 14 katmanlı bir sistemin içerisinde çetin bir kendini bulma mücadelesi veriyor. Anlayacağınız tekrar doğum sanıldığı gibi aynı dünyaya tekrar doğmak değil, bir üst katmana, çok daha güçlü bir beden, ruh ve özelliklerle doğmak anlamına geliyor.
Bir çoğumuz neden farklı değil de bu koşullar altında, bu bedende, bu çağda ve coğrafyada doğduğumuzu sorgulamışızdır. Neden kimimiz uzun yaşarken kimimiz erken ölüyor? Kimimiz zenginken bir diğerimiz fakir doğuyor? İçinde bulunduğumuz koşullar neye göre belirleniyor?
Tüm bunlara birer tesadüf, şans veya sınav demek insan ruhuna ve yaşamına büyük haksızlık olurdu. Katmanlar’da yazılanları okuduktan sonra ise varoluşun ne denli muazzam bir adalet örgüsüyle yaratılmış olduğunu tüm benliğinizle idrak etmiş ve varlığınızla barışma, kabul etme ve daha iyisini inşa etmek üzere insanlığınızın bir üst sürümüne geçiş yapmış oluyorsunuz.
İşte Katmanlar, bedenlerimizi, gözümüzü, kulağımızı hangi eylemlerimizin oluşturduğunu, fiziki veya ruhsal gücümüzün neye göre şekillendiğini ve öldükten sonra bizi nasıl bir sürecin beklediğini eşine az rastlanır bir netlikle aktarıyor.
Üstelik bunlarla da yetinmiyor, LGBTQ+ bireylerin yaradılışsal gerçekliğinden katmanlar arası güç artışı oranlarına, dünyanın sonuna doğru yaşanacak olan pozitif ile negatifin savaşından bu savaşın seyrini belirleyecek olan görevli ruhların özelliklerine varana dek daha pek çok varoluşsal konuya da en ince ayrıntısına kadar radikal bir şekilde açıklık getiriyor!
“Okuma Kılavuzu” başlıklı giriş bölümünde, Katmanlar’ın özel bir şifreleme yöntemiyle yazıldığı ve bu şifrelemenin okuyucuda sorgulama yaratacağı belirtiliyor.
Gerçekten de satır aralarında yazmamasına rağmen Katmanlar’ı okurken kafanızda pek çok soru canlanıyor. İlerleyen sayfalarda ise aklınıza gelen tüm bu soruların cevaplarıyla karşılaşıyorsunuz. Böylece o sorgulama yöntemiyle cevaba ulaşan sizde, tüm bilgiler yerli yerine oturmuş ve idrakle gelen farkındalık sisteminizi sarmış oluyor. Bu noktada niyetiniz, erişebileceğiniz farkındalık seviyesini de belirliyor.
Katmanlar (Sen Kimsin?) insanlığa yepyeni bir yaşam olanağının kapısını aralıyor.
Aynı zamanda halihazırda dünya genelinde binlerce vatandaşı bulunan ve hiçbir vatandaşından vergi veya herhangi bir ücret beklentisi bulunmayan dünyanın ilk dijital devleti Birleşik Dünya Devleti’nin de kurucusu olan Enis Timuçin’in kaleme aldığı ikinci kitabı Katmanlar (Sen Kimsin?), varoluşun gizem ve şifrelerini irdeleyerek belki de önümüzdeki yılların hakkında en çok konuşulacak, yer yer tartışmaların odağı olacak, son dönemin en sıra dışı eseri olarak karşımıza çıkıyor.
Okuyanda derin sorgulamalara yol açan eseri okurken, ruhun, nefsin, beynin, evrenin, paralel evrenlerin, doğanın, canlıların, pozitifin, negatifin, görünen ve görünmeyen her şeyin yaradılışsal gerçekliğinin varlığınızda yankı buluşuna tanıklık edecek ve sizi yepyeni bir yaşam amacıyla tanıştıran bu bilgilerle bir daha asla olgu ve olaylara aynı gözle bakamayacaksınız.
Herkesin anlayabileceği sadelikte yazılmış olan Katmanlar (Sen Kimsin?)’i aşağıdaki linkten temin edebilirsiniz 👇