Burun Estetiği Düşünenlere 17 Maddelik Eşsiz Bir Rehber
Günümüzde estetik operasyonlarla kaşınızın üstüne göz bile yaptırabiliyorsunuz. Burun estetiği, yani rinoplasti ise plastik cerrahiye başvuruların hâlâ en gözde sebebi. İmkânlar genişledikçe bu alandaki uzmanlar teknolojiyi de arkalarına alarak harikalar yaratır oldu.
İşte burun estetiği düşünenlere, bu sürecin öncesi, esnası ve sonrası hakkında 17 maddelik bir rehber.
1. Kararınızı verin. Ay bir ara olurum ya, olsam mı ki, of sadece KBB, mm estetik mi, bunları bir kenara bırakın. Ne istiyorsunuz?
2. Araştırın. İnternetin altından girin, üstünden çıkın. Etrafınızda daha önce burun ameliyatı olmuş kişiler varsa yaşadıklarını dinleyin.
Kadınlar Kulübü'nden doktor sitelerine, bir müddet araştırın. Önce ameliyat süreciyle ilgili bilgi alın. Ne kadar acıyacak, ne gibi komplikasyonlar oluşabilir, iyileşme süreci nasıldır... Gözünüzü korkutmak için değil, bilinçli bir süreç geçirmek için bunu yaptığınızı unutmayın. Muhtemelen araştırma sırasında bu rehbere denk geleceksiniz. Doğru yoldasınız, devam edin :)
3. Geldik bu işin sanatçılarına, yani doktorlara. Araştırma sürecinin sonunda eleme yöntemiyle elinizde en az 5 ismin bulunduğu bir doktor listesi olsun. Abartmamaya dikkat edin.
Araştırma sürecinde pek çok isme denk geleceksiniz. Hepsi hakkında iyi ve kötü yorumlar okuyacaksınız. Bu isimler arasında gözünüze kestirdiklerinizi derinlemesine inceleyin. İnternet bulunmaz bir nimet, bol bol faydalanın. Eleme konusunda acımasız olun. Kimse kimsenin babasının oğlu olmadığı için internetteki sivil yorumlar genelde doğrudur. İyi-kötü yorum dengesine göre listenizi oluşturun. Etrafınıza doktor sorup soruşturmayı da unutmayın. Listedeki doktor sayısını abartmayın. Kimse burun yerine suratınıza kuş kondurmayacak. En içinize sinenleri yazın, mesela maksimum 8 doktor belirleyeceğim gibi bir sınır koyun kendinize.
4. Kapı kapı, doktor doktor gezin. "Böyle saçma soru mu olur?" demeyin, aklınıza takılan ne varsa sorun.
Elinizdeki listeye göre randevu almanın zamanı geldi. Listedeki sayıyı abartmamanız bu yüzden çok önemli. Ne kadar çok doktora giderseniz o kadar çok kafanız karışacak. Sonunda usanıp vazgeçebilirsiniz bile. Hiç gerek yok. Unutmayın, doktorlar artık kendilerini çok iyi pazarlıyorlar, özellikle plastik cerrahi alanında. O yüzden size koydukları tanılar, ne istediğinizi anlamaya yatkınlığı, hatta 'aldığınız elektrik' bile bu süreçte çok önemli. Çünkü kendinizi bu kişiye emanet edeceksiniz, aranızda iyi bir hasta-doktor ilişkisi gelişmesi önemli. Kişisel yargılarınıza güvenin, iyice gözlemleyin, her doktora gidin, size ayrılan süreyi rahat rahat değerlendirin, aklınıza takılanları sorun. Doktoru dinleyin, burnunuzla ilgili yorumlarına önem verin.
5. İnatçılık etmeyin, uzlaşmacı olun. Uzun bir suratınız varken elinizde fotoğrafla "Ben Bired Pit burnu istiyorum" diye gidip ayak diremeyin.
Muayeneler esnasında burnunuzu daha iyi tanıyacaksınız, hiç bilmediğiniz bir septum eğriliğine sahip olduğunuzu öğrenebilir, nazal valv yetmezliğiniz olduğunu keşfedebilirsiniz. Plastik cerrahi uzmanları yüzünüzün şekline uygun bir burun tasarlayacaklar, kaşınıza gözünüze, dudağınıza gidecek bir burna sahip olmanızı gözeteceklerdir. Doktor görüşmelerinde uzlaşmacı olmak sizin için de daha konforludur.
6. Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz. Doktorların daha önceki operasyonlarda elde ettikleri sonuçları görmeyi talep edin.
Havalı doktorların serseri stil takılan bir fotoşopçuya dönüştüklerini göreceksiniz. Size ameliyat sonrası burnunuzun nasıl göründüğünün resmini, tabiri caizse, 'mutluluğun resmini' çizecekler. Her doktorun farklı tarzı var, kimi 3D, kimi Adopfotoşok, kimi kendi çizimiyle Da Vinci takılıyor. Hepsine tek tek bakın. Genelde ameliyat sonrası burnunuz tam olarak resimlerdeki gibi olmaz, bunların yaklaşık çizimler olduğunu unutmayın. Sonra depresyona girersiniz mazallah. Karara varmanızda etkili olacak şeylerden biri de doktorun daha önceki işlerine bakmanızdır. Hepsi 'öncesi/sonrası' fotoğraflarıyla kendilerine bir portfolyo hazırlar. Bu dosyaları incelemeniz faydalı olacaktır.
7. ABBA'nın ve Cici Kızlar'ın da dediği gibi "Para para para!"
Muayeneler esnasında doktorların ameliyat için talep ettikleri ücretleri de öğreneceksiniz: Astronomik meblağlar duymaya hazır olun. Ama endişelenmeyin. Öncelikle bunun çok ciddi bir ameliyat olduğunu kendinize tekrar hatırlatın ve sakın cimrilik etmeyin. Revizyon ameliyatı (ikinci kez burun ameliyatı) olmak zorunda kalmanız çok daha kötü! Bütçenizi cimrilik etmeden belirleyin, para biriktirmeniz gerekiyorsa veya kredi çekecekseniz kendinize hedef bir ameliyat aralığı belirleyin. Muayeneler sonunda listede birkaç isim kalacaktır. Bu isimlerden en bütçenize uygun olanı ve en içinize sineni tercih edin.
8. Her şey tamam! Artık hastanenin yolları taştan, bu narkoz çıkardı beni baştan!
Seçiminizi yaptınız, bütçenizi ayarladınız, ameliyat gününüzü aldınız. İstisnai bir durum olmadığı müddetçe sadece bir gece müşahede altında tutulacaksınız. Ameliyat gününüz geldi çattı. Tetkikler yapıldı, damar yolunuz açıldı, sakinleştirici iğneniz vuruldu. Ameliyata beklentisiz girin, çünkü göz altlarınız ne kadar moraracak, yüzünüz ne kadar şişecek, ameliyattan çıkmadan bilemezsiniz. Bunlar kişiden kişiye değişen şeyler ve sakın moralinizi bozmayın, hepsi geçiyor, en kötü morluklar, en kötü şişlikler yok olup gidiyor. Ameliyathanede 'Uyuyoruz!' lafını duydunuz, gözünüzü tekrar hastane odasında açacaksınız. Narkozun insan bedenindeki etkileri hemen hemen aynıdır, boğazınızda bir ağrı olacak, narkoz sonrası kusabilirsiniz (ki bu iyi bir şey), baygın hissedebilirsiniz, hepsi geçecek. Bir refakatçiniz olması sizin için iyi olur, insan kendini narkoz sonrası savunmasız ve yardıma muhtaç hissedebiliyor.
9. İlk üç günün dayanılmaz hafifliği!
Ameliyatın ertesi günü doktorunuz ilaçlarınızı yazar ve sizi taburcu ederler. İlk üç gün genelde en paniğe neden olan süreçtir. Şişersiniz, morarırsınız, halsiz yatarsınız. Bunları yazıyor olmamızın nedeni bu süreci bilinçli, dolayısıyla da rahat geçirmeniz. Güllük gülistanlık safhasına daha zaman var. Gülü arzulayan dikenine katlanacak, el mecbur. Paniklemeyin. İlaçlarınızı düzenli kullanın. Bol bol dinlenin. Narkozun etkisi birkaç gün sürecek. İyi haber şu ki, ilk bir hafta sonunda kendinizi aşırı dinlenmiş hissedeceksiniz. Bu süreçte bol bol su için. Hem ödem atmanıza hem de narkozun etkilerini hafifletmeye yardım eder.
10. Tamponumdan ayrı düştüm!
Ameliyattan 5 gün veya 1 hafta sonra tamponlarınız çıkacak. Eskiden gazlı bez tıkarlarmış, çok acırmış, artık hava kanalları olan silikon tamponlar kullanıyorlar. O yüzden gazlı bez döneminde ameliyat olmuş kimselerin saçtığı TAMPON KORKUSUna aldanmayın. Fiti fiti çıkaracaklar, ağrınız sızınız olmayacak, öncesinde nefes alma sorununuz varsa NEFES ALIYORUM diye bağırarak sokaklarda koşacaksınız. Tamponlar nedeniyle koku alamadığınız için tat alma duyunuz da birkaç gün kaybolacak, tamponlar çıkınca 1.5 iskender yeme arzusuyla dolacaksınız :)
11. Atel çıktı, kel göründü!
Yaklaşık bir hafta-on gün sonunda burnunuzun üzerindeki atel çıkarılacak, bu süreçte suratınızdaki ödemin çoğunu atmış olacaksınız. Şöyle bir ipucu verelim: Göz etrafında başlayan ödem genelde önce yanaklara, sonra boyna iner, sonra da kaybolur. Atel çıktığında burnunuz hala şiş olacak, son halini alması ortalama 6 ay - 1 yıl sürecek, bu şişlere alışın o yüzden. Doktorunuz burnunuzu bir güzel bantlayacak. Bu bantlar bir hafta sonra çıkacak. İyi haber, artık bol köpüklü bir banyo yapabilirsiniz!
12. Mahallenin prens(es)i, öküzlerin treniyim!
Atel ve bantla geçecek iki haftalık süreçte son derece duyarlı olan halkımız üyeleri gözlerini dikip arsızca size bakacaklar. Çocukların gözlerinde korku emareleri, teyzelerin yüzlerinde merak titreşmeleri, hemcinslerinizin gözlerinde mânâlı, karşı cinslerinizin gözlerinde mânâsız bakışlar göreceksiniz. Eğlenin. Toplumsal gözlem için muhteşem bir süreç bu! Öküzlerin treni olmaktan çekinmeyin. Güneşten korunmanız gerekecek, mesela havalı bir şapka alın, onunla gezin. Ne zamandır istediğiniz şey oldu, yeni bir burnunuz var, başkalarının bakışlarıyla bozulamayacak kadar yüksek moral seviyesine sıkıca tutunun!
13. İhtiyaçtan mı yoksa estetik mi? Hayır canım, para battı.
Bu soruyu sık sık duyacaksınız. Neden böyle bir şey sorduklarını sorsanız verecek cevapları da yok, emin olun. İçten içte, estetikse, yani ihtiyaçtan yaptırmadınız, lüks harcama yaptınızsa bundan utanmanızı, sıkılmanızı bekleyecek içi pis insanlara da denk gelebilirsiniz; lakin genelde kötü niyetten değil, bommmboş bir meraktan sorarlar bu soruyu. İşte verebileceğiniz birkaç cevap:
- Nazal valv yetmezliğinin yanı sıra septum eğriliği ve bilumum komplikasyonlar sonucu rinoplasti ridikulum avada kedavra.
- Sana ne kardeşim?
- Deviasyon ameliyatı.
- Nefes alamıyordum.
- İkisi birden.
- Zaten estetik olarak biçimli bir burnum olsa, eğrisi büğrüsü olmasa sorunlarım da olmaz değil mi, yani boş boş konuşuyorsun.
- Napıcan plastik cerrahi işine mi giricen?
- Ay herkesler yaptırmalı, muhteşem bir şey, herkeslere tavsiye ederim!
14. Bu ne burun yiğidim, seni tanımak isterim!
Bantlarınız çıktı, artık burnunuzun üstünde sadece derisi var, oh bütün ağırlıklardan kurtuldunuz. Kendinizi garipsemeye hazır olun. Ödemlerinizin büyük ölçüde inmesi için birkaç aya ihtiyacınız olacak. Bantlar çıktıktan sonra burnunuz yavaş yavaş küçülecek, yüzünüze oturacak. Alnınız ve burun kenarlarınız biraz gergin olacak, biyonik bir hisse kapılacaksınız; ama siz neleri atlattınız, ne morluklara göğüs gerdiniz, bu mu yıldıracak sizi HAHAHAHAAAYT!
15. Kontrolleri ihmal etmeyin. Çoluğunuzun çocuğunuzun rızkını yatırdınız bu işe, maksimum düzeyde dikkat edin.
İlk 1, 3, 6. ayda kontrolleriniz olacak, ihmal etmeyin. Doktorunuz 'Bir ay boyunca her gece serçe parmağını burnuna sok' gibi anlamsız bir şey bile söylemiş olsa yapın. Doktor ne derse odur. Sonraki süreçte de aklınıza takılanlar olursa mutlaka sorun, kafanıza göre iş yapmayın, Fadime Teyze formülleriyle ödem atmaya çalışmayın, her şeyi doğal sürecine bırakın. Burnunuzu sevin, ona şarkılar yazın, aynalara seksi bakışlar atın. Oh be!
16. O hayırsıza, o vefasıza, o vicdansıza, o kıskanca söyleyin, burnumu yaptırdım!
İlk altı ayın sonunda yüzünüz büyük ölçüde oturacak, sabırla bekleyin. Şişim inmedi, deliğim yamuldu diye telaş etmeyin; hepsi yavaş yavaş geçecek. Yıllardır besleyip büyüttüğünüz burnunuz 2 ayda kuşa dönemez değil mi? Geldik en güzel kısma: Düş man çat lat ma! 'Çok yakışıklı çocuksun da burnun biraz ŞEY!' diyen vicdansıza sağ forofilden fotoğraflarınızla gerekli cevabı verin! Artık hem rahat rahat nefes alıyorsunuz, hem geceleri horlamıyorsunuz, hem de okka burunlusunuz! E daha ne olsun!
17. "Ay estetik de aynı dövme gibi, bir başlayınca duramıyorsun!" demeyin.
Bu fikre düşmemeye dikkat edin. Herkesin beğendiği ve beğenmediği tarafları olur. Estetik ameliyat kararı alırken mantıklı ve makul olmaya dikkat edin. İhtiyaçlarınız doğrultusunda karar almaya özen gösterin. Her beğenmediğiniz şeyin çözümünü bıçak altında aramayın. Elbette sizin bedeniniz, sizin kararınız. Ancak yarınlar yokmuşçasına yaşamanın kimseye bir faydası olduğu görülmemiş.
Yorum Yazın
Suratımın ortasında patates gibi iri ve eğri burnum vardı. Önceleri inat ettim yaptırmayacağım böyle yaratıldım doğal halim bu diye. Ama en yakınlarım, akrab... Devamını Gör
ne güzel anlattınız öyle
çoğu onedio editöründen çok daha iyi bir dil ve anlatım kullanılmış, fazlasıyla güzel bir galeriydi, teşekkür ederim...
kanca burnu olmayan yaptırmasın. sizin beğenmediğiniz burnunuz aslında yüzünüze hava katıyor. ayrıca kalkık ve küçük burun herkese yakışmıyor. bence Miranda ... Devamını Gör