Bilim İnsanları Ay ya da Mars'ta Nasıl Hayatta Kalacağımızı Buldular
Nature gergisinde yayımlanan makalede belirtilen araştırmaya göre, Ay veya Mars gibi uzak gezegenlerde hayatta kalmak için insanların fotoelektrokimyasal cihazlara ihtiyaç duyacakları belirtiliyor. Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki yaşam destek sistemi, uzun süreli uzay araştırmaları için yeterli değildir. Bu nedenle, Ay veya Mars gibi yerlerde insanların yaşamını sürdürebilmesi için farklı bir teknoloji gerekmektedir.
NASA ve diğer uzay ajanslarının Artemis programı ile belirlediği iddialı hedeflere rağmen, dış uzay araştırmaları ve Ay ve diğer gezegenlerde uzun vadeli insan varlığı hala çok uzaklarda.
Kaynak sorunu ve hiçbir insanın tek başına hayatta kalamayacağı yerlerde yaşamı sürdürme ihtiyacı başta olmak üzere pek çok bilinmeyenler var.
Nature dergisinde yayınlanan yeni bir araştırma kaynak sorununa yeni bir çözüm buluyor.
İnsanların bugüne kadar Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) yaşamak için kullandıkları teknolojinin yörüngedeki ileri istasyon dışında başka bir şey için uygun olmadığını belirterek, yukarıda bahsedilen kaynak sorununa yeni bir yaklaşım getiriyor. Astronotlar Ay'da ya da Mars'ta yaşamak için farklı bir şeye ihtiyaç duyacaklar ve bilim insanları fotoelektrokimyasal cihazların bunun yeni bir yol olabileceğini düşünüyorlar.
Warwick Üniversitesi'nden yardımcı doçent Katharina Brinkert tarafından kaleme alınan makalede, oksijen üretimi için farklı bir yoldan bahsediliyor.
ISS'deki Çevre Kontrol ve Yaşam Destek Sistemi'nin 4,6 kW'lık toplam enerji bütçesinin yaklaşık 1,5 kW'lık kısmının şu anda fotovoltaik tabanlı bir elektroliz işlemi yoluyla oksijen üretmek için kullanıldığı belirtiliyor. Uzay istasyonunda bulunan Oksijen Jeneratörü Tertibatı (OGA), astronotların uzayda gerçekten nefes alabilmeleri için oksijen moleküllerini hidrojenden ayıran, spontane olmayan bir kimyasal reaksiyonu tetiklemek üzere doğrudan elektrik akımı uygulamaktadır.
OGA sistemi maliyetli ve arızalanmaya yatkın olduğundan uzak uzay görevlerinde problem yaratacaktır.
OGA sisteminin iki aşamalı süreci (güneş ışığını elektriğe dönüştürmek ve ardından elektrolitik süreç için elektrik kullanmak) maliyetli, hantal ve arızalanmaya meyilli olduğundan, Dünya'dan daha uzaktaki uzun uzay görevlerinde bir yük haline gelecektir. Brinkert ve meslektaşları tarafından önerilen alternatif bir yaklaşım, fotovoltaik elektrolizörlerin yerine fotoelektrokimyasal (PEC) cihazların kullanılmasıdır.
OGA ile karşılaştırıldığında, bir PEC cihazı güneş enerjisini doğrudan kimyasal enerjiye dönüştürmek için tasarlanan tek aşamalı bir sürece dayanacaktır.
Yarı iletken malzemeler elektromanyetik radyasyonu oksijen ve hidrojene dönüştürecek ve ara elektrik üretimine gerek duyulmayacaktır. PEC teknolojisi küresel ısınmaya ve turuncu renkli felaketlere potansiyel bir çözüm olarak Dünya'da araştırılıyor, ancak uzayda da çok iyi çalışabilir.
Araştırma makalesi, "PEC cihazlarının Ay ve Mars'taki habitatlarda uygulanmasının teorik temellerini" oluşturuyor
Bu uzak, yabancı topraklarda oksijen üretmek ve karbondioksiti geri dönüştürmek için özel olarak tasarlanmış PEC makinelerinin fizibilitesi araştırılıyor.
Makaleye göre fotoelektrokimyasal yaklaşım, bazı sorunlar hala devam etse de, görünüşe göre geçerli.
PEC cihazlarının uzun vadeli verimliliği ve 'güç yoğunluğu' ile ilgili araştırmalar halen devam ederken, 'Yerinde Kaynak Kullanımı' (PEC makinelerini inşa etmek için Ay veya Mars'ta bulabileceğiniz malzemeyi kullanmak anlamına geliyor) ve mikro yerçekimi koşullarında çalışma yeteneği daha az sorun oluşturacak gibi görünüyor.
Yorum Yazın
walla tam teşekküllü bir astronot kıyafeti ve sağlam içi full döşenmiş bi roket/gemi ile uzayda heryerde yaşanır :)))
experianus (bu fikri sessizce yere bırak.)