Bir süre sonra karga her akşamüstü otobüs durağına gelip Gabi'nin yolunu gözler olmuş. Gabi de öğle yemeğinin giderek artan bir bölümünü kargalar için saklamış.
Gabi'nin annesi Lisa, kızı için hazırladığı öğle yemeklerini kargaların yemesine çok da aldırış etmiyor ve 'Hayvanları sevmelerine ve paylaşımcı olmalarına seviniyorum' diyor.
Gabi ve kargalar arasında kurulan özel bağı görmeden önce kuşlara aldırış dahi etmediğini söyleyen Lisa, 'Benim için de büyük bir dönüşüm oldu. Şimdi kuşlara daha farklı bir gözle bakıyorum' diye ekliyor.
Karga arkadaşlar
2013'te Gabi ve annesi Lisa kargaları besleme fikrini bir adım ileri taşımış ve her gün düzenli olarak yem bırakmaya karar vermişler.
Şimdi her sabah arka bahçelerine yaptıkları kuş banyosunu temiz suyla dolduruyorlar. Ardından kuş yemliklerine fıstık koyuyorlar. Gabi de çime avuç avuç köpek maması atıyor. Gabi ve annesi hazırlıkları yaparken kargalar da çevredeki telefon direklerinde toplanmaya başlıyor.
Bu sabah rutini benimsemelerinden bu yana kargaların hediyeleri de gelmeye başlamış.
Şimdi yemleri bitiren kargalar, boşalan tepsilerin içine parlak objeler bırakıyorlar: Küpeler, parlak taşlar, kapı menteşeler ve daha birçoğu.
Her iki taraf da birbirinin mesajını anlıyor
Hediyelerin ne zaman ortaya çıkacağı da belli olmuyormuş. Gabi, birkaç gün hiçbir şey yokken başka bir gün parlak bir objeyi buluyormuş.
Gabi'nin koleksiyonunu gördükten sonra insan kendi karga arkadaşları olsun istiyor.
Washington Üniversitesi Doğal Yaşam Araştırmaları Profesörü John Marzluff, 'Eğer kargalarla bir bağ kurmak istiyorsanız verdiğiniz ödüller konusunda istikrarlı ve tutarlı olun' diyor.
Marzluff'un uzmanlık alanı kuşlar ve özellikle de kuzgunlar.
Marzluff'a görekargalara verilebilecek en güzel yem kabuklu fıstık çeşitleri. 'Fıstıklar yüksek enerji içeriyor. Ayrıca yere atıldığında ses çıkardıklarından kargalar kolayca farkedip gelebiliyor' diyen Marzluff, belli bir rutin oluşturulması halinde kargaların buna hızla adapte olabileceğini ifade ediyor.
Kargalar ve onları besleyen insanlar arasındaki ilişkileri inceşeyen bir araştırma yürüten Marzluff, 'Burada hiç kuşkusuz karşılıklı bir ilişkiden bahsediyoruz' diyor ve ekliyor: 'Her iki taraf da birbirlerinin mesajlarını anlıyor.'