Her gün öldüğümüz bu ülkede, 2016’da 261 kadın öldürüldü.
Kadınları, erkekler öldürdü.
Bu gerçeği, 14 şüpheli ölüm ve 31 faili meçhul kadın cinayeti takip etti.
2017’nin Kasım ayına kadar... Evet, şu aşkın başka olduğu!
Kasım ayına kadar ise 28643 kadın öldürüldü ve Aralık ayının sonunda ise 2017’de 409 kadın öldürülmüştü. 2018 yılında ise 391 kadın öldürüldü. 2022 yılında, tam bugüne kadar 236 kadın öldürüldü.
Peki katil kimdi?
Koca, sevgili, eski partner, akraba...
Futboldaki takım arkadaşın, yöneticin, başkanın kadar, hakem kadar pozisyona yakın birileri yani...
Hücum eden takımın, karşı yarı sahada olma şartını bekleyemeyecek kadar kısa sürüyor kadınların hayatı!
Yaşama hakkının insan haklarının temeli olduğuna dair bir hatırlatmaya gerek görmemekle; en temel hak olan yaşama hakkımız karşısında olan tüm hakların türev, ikincil haklar konumunda olduklarını bir kez daha zikretmek zorunluluğu hemen her gün hâsıl oluyor. İnanır mısınız, yaşam hakkı kanunların koruması altında. Anayasa’da, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde, Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi’nde; yaşamın korunmasına dair hükümler, meseleyi çevrelemiş durumda.
Bir kadının hak ve özgürlükleri ise; en ataerkil öğretilerle, hücum edilen kale arasında kalıyor. Yaşamla ölüm arasında... Düşle, pozisyonu bir hayal et. Ofsaytı anlamak, anlatmak yetmez, biliyoruz. Maçta ofsaytı görüp gösterebiliyor musun peki? Ona ne diyoruz?
Bak, kadının yaşamı -ki futbolda en ilerideki oyuncu diyoruz-; hayatta kalmak ile yaşamak ile kale arasında kalıyor, kaptık?
Bi’ rahatlatayım sizi. Bi’ aynı dile geleyim. Top, takım arkadaşının ayağından çıktığı anda en az iki rakip futbolcu emir ve görüşlere hazır olmalıdır.
Tabii çoğunlukla savunma yapan takımın kalecisi kalesinde. Ben nereden mi biliyorum! Bir kadını koruma altına almasını beklediğimiz her şey!
Kalesinde yerli yerinde duruyor da oradan! Çünkü, yıllardır kadınların şiddet şikayetlerine ya da koruma kararlarına rağmen öldürülebildiler.
Şimdi, toplanalım, pozisyona dönecek olursak; sadece bir savunma oyuncusunun gerisinde olup olmadığına bakılmakta. Yani, kadının yaşamı sadece bir şüphelinin gerisinde kalsa, tamam.
Uzun lafın kısası, kadınlar vardır!
Sen, gel, kategorize etme.
Gölge etme.
Taciz etme.
İstismar etme, yasasını çıkarmayı aklından bile geçirme.
Yok etme.
Öyleyken; biz kadınlar ofsaytı anlamış bulunduk.
Böyleyken; çok pişman olduk.
Kadın dayanışmasıyla yoğrulduk.
Her gün güçlenerek yeniden doğduk.
Twitter
Instagram
Yorum Yazın