Avukat Hande Kuday'ın 'Manifesto' Niteliğindeki Konuşması MAM 6284 Özel Bölüm'e Damga Vurdu!
Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner'in 4 Ekim'de vahşice katledilmesinin ardından kadına şiddetin akılalmaz boyutlara geldiği gerçeğiyle bir kez daha yüzleştik. Çünkü aramızdan ayrılan iki genç kadınla birlikte aslında can güvenliğimizin olmadığı konusu daha çok gündeme geldi. Ülkemizde 2024 yılının ilk 9 ayında 292 kadının öldürüldüğü gerçeğiyle karşı karşıya geldik.
Tam da gündemimiz buyken, Oğuzhan Uğur Mevzular Açık Mikrofon 6284 Özel Bölüm yaptı. Konukları arasında yer alan Avukat Hande Kuday, manifesto niteliğindeki konuşmasıyla programa damga vurdu.
İkbal ve Ayşenur'un vahşice katledilmesinin ardından bir kez daha kadınların can güvenliğinin olmadığı gerçeğiyle yüzleştik. İstanbul Sözleşmesi'nin iptal edilmesi, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un tam uygulanmaması gibi sebeplerle ne yazık ki kadın ve çocukların can güvenliğini sağlayamaz duruma geldik.
2024 yılının ilk 9 ayında 292 kadının öldürüldüğü gerçeğini göz önüne aldığımızda kanunun tam uygulanmamasının vahim sonuçlarıyla karşı karşıya kalıyoruz.
Oğuzhan Uğur, özellikle 6 Şubat depremlerinden ve seçim sürecinden sonra büyük bir başarı yakalayan Mevzular Açık Mikrofon programına tam da bu sebepten ötürü 6284 Özel Bölüm yapma kararı aldı.
Gazeteci Özlem Gürses, Mor Çatı Vakfı Gönüllüleri Avukat Perihan Meşeli, Uzman Psikolog Leyla Soydinç, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu kurucuları Gülsüm Kav, Fidan Ataselim, Çocuk İstismarıyla Mücadele Derneği Kurucusu Saadet Özkan, Sebuka’nın kurucusu Avukat Aslı Karataş, Sosyolog Zeliha Bürtek, Hazal Kaya ve Ezgi Mola gibi isimlerin konuk olduğu programa Avukat Hande Kuday da katıldı.
Kuday, avukatı olarak Hazal Kaya'yı, ailesi ve yakınlarını tehdit ve taciz eden bir erkekle ilgili davanın sürecini 6284 sayılı Kanun sayesinde nasıl "korunarak" atlattıklarını anlattı.
Bu olayla ilgili detayların anlatılmasının ardından Hande Kuday, adeta manifesto niteliğinde bir konuşma yaparak 6284 sayılı Kanun ve İstanbul Sözleşmesi'nin önemini vurguladı.
"Biz 'Coğrafya kaderdir' diyoruz ama coğrafya çoğu zaman kadınlar için keder." diyen Hande Kuday, büyük alkış toplayan konuşmasında şu ifadelere yer verdi.
'Biz bu kederi yıkmak için çok sağlam yasal güvencelere sahiptik... Elimizden İstanbul Sözleşmesi alındı, geriye kalan 6284'ün de alınması için sürekli kulis yapılıyor. Ben bu çoğunluğu en çok burada önemsiyorum. Yani 'Ne yapabiliriz, çözüm ne?' diyoruz ya, şu an elimizdeki tek çözüm 6284 ve buna sahip çıkmak. Eğer bu gündemi yaratamazsak etki alanı olan herkes, bugün buradakiler ya da klavye delikanlılığı deniyor ama ben onu da çok önemsiyorum, çünkü gündemden düşürülmemesini, herkesin önemsemesini, bilmeyenin öğrenmesini sağladığı için, 6284'e birinci aşamada sahip çıkacağız, kurtaracağız; ikinci aşamada tam uygulanmasını sağlayacağız. Çünkü tam uygulanan bir 6284 hayat kurtarıyor.'
"Herkesin eşit olarak ulaşabileceği adalet araçlarıyla sağlanan bir adalet, hayat kurtarıyor. Sadece Hazal'ın Hazal Kaya olduğu için ulaştığı bir adaletten bahsetmiyorum."
'Eşit haklara sahip herkesin, dezavantajlı durumdakilerin, özellikle bunlar kadınlar ve çocuklar, ulaşabildiği adaletten bahsediyorum. İstanbul Sözleşmesi hayat kurtarıyor.'
"Biz feminizmi çok içi boş bir erkek düşmanlığı olarak biliyoruz, biliyorum. Aslında feminizmin derdi erkekler bile değil; feminizmin derdi erkeklik. Çünkü bu erkeklik kadınlara var olma mücadelesinde büyük bir zorluk, engel, bariyer çıkartıyor."
'Çünkü toplum erkek çocuklarına özellikle küçük yaşlarından itibaren her şeye sahip olma hakkı ve cürreti veriyor. Bununla beraber kız çocuklarına erkekleri rahatsız etmeden var olma biçimini tanımlıyor. Biz hep bir makbul kadınlığın peşindeyiz. Erkekleri rahatsız etmeme, topluma tehdit olmama, marjinal olmama, iyi kadın olma, uysal kadın olma, uysal kız çocukları olma peşindeyiz ve bunun için, bununla mücadele halindeyken biz 10-11 yaşlarından itibaren kız çocukları olarak başka hayat pratikleri geliştiriyoruz.'
"10-11 diyorum çünkü bir kız çocuğunun tacizle tanışma yaşı, yani bilmiyorum benimki 10'du. Belki daha küçük de vardır, daha büyük de vardır. Biz o tacizle muhakkak tanışıyoruz."
'Her kadın muhakkak tacizle, taciz tehdidiyle tanışıyor. Biz garip hayat pratikleri geliştirmek zorunda kalıyoruz. Muhtemelen İkbal ve Ayşenur da bu pratikleri geliştirdi ama bu her zaman bizim hayatta kalan olmamıza yetmiyor. Tek başına bizim mücadele etmemiz ya da kadın dayanışması gibi, benim bu ülkede en güvendiğim şey kadın dayanışması, bu da bizim hayatta kalan olmamıza tek başına bazen yetmiyor. Bizi koruyan bir şeyler olması gerekiyor.'
"Mesela ben sormak istiyorum buradaki erkek arkadaşlara, siz hiç taksiye bindiğinizde herhangi bir erkek arkadaşınıza canlı konumunuzu paylaşma refleksi geliştirdiniz mi hayatınızda?"
'Gece acıktığınızda yemek söylerken 'Kurye benim evde tek olduğumu anlamasın. İki kişilik yemek söyleyeyim.' deme ihtiyacı hissettiniz mi? Apartman kapısını açarken hiç arkanıza elli kere bakıp 'Ya arkamdan biri geliyorsa, beni etkisiz hale getirirse' gibi bir korku yaşadınız mı? Bunlar toksik ölüm korkuları, toksik tecavüz korkuları değil. Bunlar bizim gerçeklerimiz. Biz bunların içine doğduk, böyle büyüdük. Bizim sokaklarda yürürken korkmamız değil, suçluların korkması gerekiyor. Cezasızlığın düsturu olmaması gerekiyor. Faillerin failliklerinin yanına kalmaması gerekiyor. Bunun için de elimizde önemli iki metin var. Birini kaybettik, birine sahip çıkıyoruz. O yüzden buradayız, çözüm burada. 6284 tam uygulandığından Hazal'ın hayatını kurtardığı gibi isimsiz birçok kadının da hayatını kurtaracak sağlamlıkta bir metin.'
Bu içerikler de ilginizi çekebilir:
Kuday'ın manifesto niteliğindeki konuşması büyük beğeni topladı.
Yayının tamamına buradan, Kuday'ın konuşmasına ise 2.29.18 - 2.32.20 süreleri arasından ulaşabilirsiniz.
Yorum Yazın
Burada bunu anlayacak kadar insan yok! Çıkıp erkeklerde öldürülüyor ama bik bik diye ağlayan tipler var. Erkekleri kim öldürdü kardeşim diye soruyorsun cevap... Devamını Gör
basit mantık bile anlayamiyorlar, okuduğunu anlamıyorlar, nasıl olacak bu ben çok umutsuzluğa düştüm buradaki yorumları okuduğumda. ama ama nafaka ama erkekl... Devamını Gör
İyi şeyler olsun, cinsiyet eşitsizliği karşısında eylem dahil her desteğe varız elbette. Şu unutulmasın, biz erkekler kadınları severiz sosyopatı çoktur ülke... Devamını Gör