Aramıza Yeni 'Cahiller' Katılmasın: 15 Aydınlatıcı Maddede Cehaletin Bilimi 'Agnotoloji'
Cehalet, tüm dünyada büyük bir sorun. Peki cehaletin kimi grupların çıkarı uğruna bilinçli olarak yayılıyor olduğunu hiç düşündünüz mü?
Eğer düşünmediyseniz, size cehalet bilimi 'Agnotoloji'yi tanıtmak istiyoruz!
1. Agnotoloji sözcüğünün kökenleri ile başlayalım. Sözcük, Yunanca’da "agnosis" (bilgisizlik), "ontoloji" (varlık felsefesi) köklerinden türetilmiş durumda.
2. 1979’da sigara ve tütün şirketlerinin kullandığı gizli bir talimat gün yüzüne çıkmıştı.
3. Bu bilgilerin ortaya çıkması üzerine Stanford Üniversitesi’nden bilim tarihçisi Robert Proctor tütün şirketlerinin uygulamaları ve sigara içmenin kansere yol açıp açmadığı konusunda kafa karışıklığı yaratma girişimlerini araştırmaya başladı.
Proctor, kasıtlı olarak cehalet yayma konusunun incelenmesini agnotoloji olarak adlandırdı. Yani agnotoloji, 'cehalet 'ya da 'bilgisizlik' bilimi demek.
4. Araştırmalara göre bu bilgisizlik çoğunlukla dengeli tartışma görüntüsü altında yayılıyor.
İki farklı görüşün her zaman rasyonel bir sonuca ulaşmayacağı fikri yaygındır. Bu nedenle, tütün şirketleri bilimi kullanarak kendi ürünlerini zararsız göstermek için birtakım çalışmalar yaptırmasının ardında da bu düşünce yatıyordu.
5. Aslında köklü bir cehalet döneminde yaşıyoruz. Bilginin kolay "erişilebilir" olması, "gerçek" bilgiye ulaşıldığı anlamına gelmiyor. Bu açıdan cehaletin yayılmasında İnternet ve sosyal medyanın rolünü de es geçemeyiz.
Yanlış ya da eksik bilgilerin, hatta düpedüz yalanların kol gezdiği dijital mecralara ulaşımın kolaylığını göz önünde bulundurursak, buralardan 'bilgi' edinen insanlar 'yanlış' ya da 'eksik' bilgilerine karşın birer uzman kesilebiliyorlar. Üstelik bunu her alan için yapabiliyorlar.
Bu durum cehaleti kasıtlı olarak yaymak isteyen çıkar gruplarının ağzını sulandırıyor âdeta. Bu insanlar, çıkar grupları için birer av hâline gelebiliyor.
6. Buradaki sorun, insanların akıl yürütme veya kendi sonuçlarını çıkarma yeteneğini yitirmesinden ziyade, yukarıda değindiğimiz gibi herkesin kendini birer "uzman" zannetmesi.
Yani, sonuç çıkarmanın bir bakıma çok kolay hâle gelmesi. Buradan meydana gelebilecek yanlışları düzeltmek ise doğru bilgiye ulaşmaya çalışmak, uzmanlığa önem vermek ve başka insanların fikir ve görüşlerine açık olmak ile mümkün olabilir.
7. Bugün çıkarları gereği küresel iklim değişikliğinin olmadığını öne sürenler de bilimsel verilere karşı aynı yöntemi kullanıyor.
Bu tarz bir cehaleti yayabilmenin temelinde iki koşul bulunuyor:
1. İnsanların bir olguyu anlamaması.
2. Ticarî ya da siyasî açıdan nitelikli özel çıkar gruplarının bir konu hakkında kafa karışıklığı yaratmaya çalışması.
8. Cehaleti yaymak isteyenlerin yöntemleri incelendiğinde 6 adımlı bir strateji uyguladıklarını gözlemleniyor.
9. 1- Karşı tarafın doğru bilgi sahibi olmasını istemeyin.
Agnotolojide temel amaç hedef kitlenizin gerçeğe ulaşmasını engellemeye çalışmaktır. Bunun için 'doğru' ve 'sağlıklı' bilgiye ulaşımın önüne set çekilmeye çalışılır. Toplumun kafasının karışması, yalan-yanlış bilgi ile zihninin koşullanması istenir.
10. 2- Çıkar elde etme amacı güdün.
Eğer yayacağınız bilgi gerçek ve doğru bilgisiyle, tek çıkarınız karşı tarafın aydınlanması olacaktır. (Tabii bunun çıkar olarak kabul ederseniz).
Çıkarlarınız için ise yapmanız gereken, gece gündüz demeden cehalet yaymaya devam etmektir.
11. 3- Anlaşılamayan bir olgu bulun.
Konunun bam telinin belki de burası olduğunu söyleyebiliriz. Cehalet yaymak adına, insanların kafasını kurcalayan, aklına takılan bir olgu bulmanız gerekiyor.
12. 4- Dengeli tartışma zemini yaratın
Tartışılan, gündeme gelen konudaki argümanınız ne kadar temelsiz olsa da, verdiğiniz yanıtlar, ortada dengeli bir tartışma ortamı varmış gibi görünmesine yol açmalı.
13. 5- Kendi başınıza uzman olun.
'En iyi ben bilirim' diyecek bir öz güvene sahip olmanız gerekiyor. Psikoloji, biyoloji veya tıp bilme gerekliliği gibi bir kısıt sadece gerçek bilgiyle hareket edenleri bağlar. Menfaat için cehalet yayan asılsız bilgi tüccarları için ise böyle bir zorunluluk yok.
14. 6- Büyük resme bakmaya gerek duymayın.
Son yıllarda en çok gündemimizde olan sözcüklerden biri 'büyük resim'. Herkes büyük resmi gördüğünü iddia ediyor. (Herkesin 'uzman' olması tanıdık gelmiştir).
Peki gerçekten büyük resim görülüyor mu? İşsizlik, yoksulluk, gelir dağılımındaki dengesizlik, adalet sistemindeki sorunlar, çarpık kentleşme, rant için yok edilen doğal alanlar, eğitim, cehaletin kitleselleşmesi gibi sorunlar ne kadar gündemimizde?
Yorum Yazın
#6 Bknz, futbol takımı tutar gibi siyaset yapan Türkiye'nin %99 u . Bu tek taraflı değil ne yazık ki. Ortaklaşa bir yol aransa mevcut sistem üzerinden anayas... Devamını Gör
Ya yarın biri çıkar da sizin çocuklarınızı , geleceğinizi , güçlü Türkiye düşüncenizi alt üst edip yeni bir Vahideddin türerse ( kaldı ki amaç ve çaba zaten ... Devamını Gör
Cehaletin bilinçli olarak yayıldığını düşünenlerin yarısı evrimi reddediyor, en azından üçte biri çevreyi nasıl kirlettiği sorusuna cevap veremiyor, beşte bi... Devamını Gör
Eger dogru anladiysam bu iste iyi para varmis... Hemen bir konu ustunde kesin o konunun uzmaniymisim gibi davranmaya ve diger herseyden de anladigimi gosterm... Devamını Gör
İş yapmak mı ? dostum devlet içinde devlet olursun sazan çok !