127 Bine Dayandı: Türkiye'deki Milyonerler Kulübüne Yaklaşık 18 Bin Kişi Daha Katıldı

Türkiye'de hesabında 1 milyon lira veya üzeri parası olan milyoner sayısı, geçen yılın 11 ayında 17 bin 941 kişi artarak 126 bin 805’e yükseldi. Milyonerlerin toplam mevduatları da 844 milyar 454 milyon lira oldu. Aynı dönemde yurt dışı yerleşik milyoner sayısı 5 bin 453 kişiye yükseldi. 

Gelin BDDK verilerine yakından bakalım... 

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerinden derlenen bilgilere göre hesabında 1 milyon lira veya üzeri parası olan yurt içi yerleşik mudi sayısı, geçen yılın 11 ayında 17 bin 941 kişi artarak 126 bin 805'e yükseldi.

Söz konusu dönemde milyonerlerin mevduatlarının 422 milyar 406 milyon lirası yerel para cinsi, 418 milyar 883 milyon lirası döviz tevdiat hesabı, 3 milyar 165 milyon lirası da kıymetli maden depo hesaplarından oluştu.

BDDK verilerine göre, yurt dışı yerleşik milyoner sayısı 2017'nin ocak-kasım döneminde 5 bin 453 kişi arttı. Yurt dışındaki milyonerlerin sayısı kasım sonu itibarıyla 12 bin 485'e ulaşırken, hesaplarındaki para miktarı da 77 milyar 358 milyon lira olarak hesaplandı.

Yurt dışı yerleşik mudilerin bankadaki mevduatlarının 6 milyar 715 milyon lirası yerel para, 70 milyar 362 milyon lirası yabancı para ve 281 milyon lirası da kıymetli maden depo hesaplarından oluştu.

CHP Gaziantep Milletvekili Akif Ekici, Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması için Meclis Başkanlığı’na ilettiği soru önergesinde, şunları kaydetti:

“2016’da Türkiye’yi terk eden milyoner sayısı 6 bin. Yurtdışına taşınan eğitimli, beyaz yakalı sayısı on binlerle ifade ediliyor. Ocak-Haziran 2017 arasında sadece İngiltere’ye pasaport almak için müracaat eden yatırımcı sayısı yüzde 25 artmıştır. Beyin göçü ortaokul seviyesine düşmüştür. 2017’de eğitim için yurt dışına gitmek isteyen öğrencilerin oranı yüzde 30 artmıştır. Bu veriler göstermektedir ki kendileri ve aileleri için bir gelecek öngöremeyen iyi eğitimi ve maddi olanağı olan kişiler Türkiye’yi terk etmekte ve bu durum ülkemiz açısından sosyal, kültürel ve ekonomik derin kayıplara neden olmaktadır.”