onedio
Görüş Bildir

Barack Obama Haberleri

Barack Obama ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Barack Obama ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Barack Obama '2024'ün Favori Kitapları' Listesinde Türk Yazara Yer Verdi
ABD Eski ABaşkanı Barack Obama, 2024 yılı favorilerini sosyal medya hesabından paylaştı. Favori kitaplarını, favori filmlerini ve müziklerini paylaşan Obama, özellikle kitap listesiyle dikkatleri çekti. Obama'nın 'Okumayı bitirdikten uzun süre sonra bile aklımdan çıkmayan bazı kitaplar' diyerek paylaştığı listede bir de Türk yazar var!İşte Barack Obama'nın 2024 favori kitapları listesi...
Obama'dan Sert Rusya Açıklaması
Moskova'nın “tarihin yanlış tarafında durduğunu” söyleyen Obama, şöyle devam etti: “Dünya, Rusya'nın attığı adımları Ukrayna'nın egemenlik haklarının ve uluslararası hukukun ihlali olarak tanıma noktasında gitgide birleşiyor.” Obama Rusya'nın mevcut çizgisini izlemeye devam etmesi halinde Rusya'yı izole eden ekonomik ve diplomatik adımlar atacaklarını belirtti. Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginlikse tırmanıyor. Ukrayna, fiili olarak Rus Ordusu'nun kontrolüne geçen Yarımada'da savaş çıkmasından endişeli. Ukrayna yönetimi, cuma günü orduyu seferberlik durumuna geçirmişti. Kiev'de bulunan Alman Heinrich Böll Vakfı'ndan Kiril Savin'e göre Ukrayna bu hamleyle 'Şayet egemenliğimize müdahale edilirse, harekete geçeceğiz' demek istiyor. Savin 'Bunun yalnızca sembolik bir adım olduğunu düşünüyorum. Ancak Rus silahlı kuvvetleri Kırım'da bir müdahalede bulunursa, işte o zaman askerî ve sivil bir cevap verileceğinden eminim' diyor. Ukrayna Rusya'ya karşı koyabilir mi? Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin parlamentodan Ukrayna'ya asker gönderme yetkisi almıştı. Ukrayna geçici hükümetinin Başbakanı Arseniy Yatsenyuk, kararı 'kendilerine karşı bir savaş ilanı' olarak algıladıklarını söyledi. Yatsenyuk, ülkesinin bir felaketin eşiğinde olduğunu da vurguladı. Fakat uzmanlara göre, gerçekten bir savaş çıkması halinde Ukrayna'nın Rusya'ya askerî anlamda karşı koyması pek de mümkün görünmüyor. Ukrayna, destek için gözlerini NATO'ya çevirmiş durumda. Pazar günü Kırım Yarımadası'nda yaşananları değerlendirmek üzere bir araya gelen NATO üyesi ülkeler de Rusya'yı eleştirdi. NATO Askerî Komitesi Eski Başkanı Harald Kujat, NATO'nun yalnızca eleştiride bulunmasını yeterli bulmuyor: 'NATO'nun acil toplantıdan çok NATO-Rusya Konseyi kapsamında ve dışişleri bakanları düzeyinde iletişime geçmesi daha doğru olurdu. En azından bu tip bir adım daha etkili olurdu. Çünkü bu konsey tam da Rusya ve NATO'yu ilgilendiren bu tip güvenlik konularını ele alabilmek için kuruldu.' 'NATO Ukrayna'ya vaatte bulunamaz' Kujat NATO'nun Ukrayna'ya yardım sağlayıp sağlayamayacağı sorusuna da şöyle yanıt veriyor: 'Ukrayna NATO üyesi olmadığından, NATO herhangi bir vaatte bulunamaz. İki taraf arasında daha farklı bir yasal zemin söz konusu. Bu nedenle NATO somut bir yardımda bulunamayacaktır. Ki zaten bu tip bir adımın da doğru olacağını düşünmüyorum. Şu anda önemli olan Rusya hakkında görüş bildirmekten çok Rusya ile görüşme halinde olmaktır.' Öte yandan, Kiev'deki hükümetin Ukrayna silahlı güçlerini ne ölçüde komutasında bulundurup bulundurmadığı da bilinmiyor. Reuters haber ajansının Moskova kaynaklı haberlerine göre, Ukrayna deniz kuvvetlerine bağlı Amiral Gemisi Hetman Sahaidachny fırkateyninin Rusya silahlı kuvvetlerine katılarak Kiev'den gelen emirleri uygulamadığı belirtiliyor. Rus Senatör İgor Morozov da bir açıklama yaparak, geminin kendi komutalarına geçtiğini tasdik etti. Heinrich Böll Vakfı'ndan Kiril Savin'e göre, Yanukoviç yönetimi etkisini koruyor: 'Devlet kurumları içerisinde hâlâ Yanukoviç döneminden kalma kişiler var. Bunlar her ne kadar aktif olarak Kiev'deki yeni hükümete karşı bir adım atmasalar da, alınan kararları sabote ediyorlar.' Halk oylaması gündemde Rus silahlı kuvvetlerinin Kırım Yarımadası'ndaki askerî varlığı, bölgede Ukrayna hükümetinin etkisini de zedeliyor. Rusya yanlısı Rus Birliği Partisi Başkanı Sergey Aksenov, geçen hafta yönetimi ele aldıklarını duyurmuş ve başbakan seçilmişti. Açıklamanın hemen ardından Ukrayna İçişleri Bakanı Pavel Petrenko ise bu yönetimin yasal olmadığı uyarısında bulundu. Yeni Kırım yönetimi 30 Mart'ta Yarımada'nın özerkliği konusunda halk oylaması yapılmasını planlıyor. Oylamanın, Ukrayna'nın bölünmesi ile sonuçlanabileceğine de dikkat çekiliyor. Kırım halkının çoğunluğunun Rusça konuştuğu ve kendisini Rusya'ya yakın hissettiği belirtiliyor. ©Deutsche Welle Türkçe Marcus Lütticke / Nalan Şipar Editör: Başak Özay
NATO'dan Olağanüstü Ukrayna Toplantısı
Polonya NATO kurucu antlaşmasının 4. maddesine dayanarak ittifakı olağanüstü toplantıya çağırdı. Güvenliğinin tehdit altında olduğunu hisseden üye 4. maddeyi işletebiliyor. Toplantı Salı günü. NATO kurucu antlaşmasının 4. maddesine göre, toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ya da güvenliğini tehdit altında gören bir ülke, diğer üye ülkeler ile istişarelerde bulunmak üzere ittifakı olağanüstü toplanmaya çağırabiliyor. NATO'dan yapılan açıklamada Polonya'nın bu talebi üzerine toplantının Salı günü yapılacağı duyuruldu. Açıklamada, 'Ukrayna'daki gelişmelerin komşu ittifak üyesi ülkelere tehdit oluşturduğu ve Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenlik ve istikrarı açısından ciddi ve doğrudan sonuçlar doğuracağı anlaşılmaktadır' denildi. NATO kurucu antlaşmasının 4. maddesi, ittifakın bir üyeye yapılan saldırıya karşılık vermesini öngören 5. maddeden sonraki en güçlü mekanizması. 4. madde şimdiye kadar NATO tarihinde üç kere ve Türkiye'nin çağrısıyla kullanıldı. Ankara 2003'teki Irak Savaşı sırasında, 2012'de bir Türk jeti Suriye tarafından düşürüldüğünde ve Suriye'den Türkiye'ye havan topu atılmasının ardından 4. maddeye dayanarak NATO üyelerini istişareye çağırmıştı. Rusya'ya yaptırım tehdidi NATO'nun toplantı kararı öncesinde, Rusya Savunma Bakanlığı yalanlasa da Sivastopol’daki Deniz Üssü’nün Kırım’daki Ukrayna askerlerine 'Teslim olun' ültimatomu verdiği yönündeki haberlere tepki yağdı. Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, bunun 'Çok tehlikeli bir adım' olduğunu belirtirken, “Moskova'nın Ukraynalı liderlere teslim olmaları, aksi takdirde Rus ordusunun saldırı düzenleyeceği yönünde ültimatom verip vermediğini araştırıyoruz. Eğer doğruysa bu çok tehlikeli bir gerginlik yaratır. Bunun sonuçlarından Rusya'yı sorumlu tutarız' dedi ABD Başkanı Barack Obama, Putin yönetimi Ukrayna’daki gerilimi düşürecek adımlar atmazsa Washington’ın siyasi ve ekonomik yaptırımlar uygulayabileceğini söyledi. ABD Başkanı, Amerikan Kongresi’ne çağrıda bulunarak Ukrayna’ya mâli yardım paketi çıkarılmasını önerdi. Obama, uluslararası güçlerin Rusya’nın yasaları çiğnediği görüşünde hemfikir olduğunu savunurken, “Devlet başkanının (Yanukoviç) Halk tarafından devrilmesinin ardından Rusya tarihin yanlış tarafında yer aldı” dedi 'ABD askeri seçeneğe başvurmaz' Amerika’nın Rusya’ya yaptırımlar dışında nasıl bir tepki göstereceği ise merak konusu. ABD’li Senatör Chris Murphy Reuters’la söyleşisinde bunun ipuçlarını verirken, 'ABD'nin Ukrayna krizi nedeniyle Rusya'ya karşı seçenekleri arasında mal varlıklarını dondurma, seyahat yasakları ve Rus bankalarına yaptırımlar bulunuyor.' dedi. Ukrayna’da Yanukoviç’i deviren protestoculara büyük destek veren Amerikalı Senatör John McCain ise olası bir Rus müdahalesinde ABD’nin askeri seçeneğe başvurmayacağı görüşünü savundu. AB yaptırım kararı alacak Avrupa Birliği ise kendi diplomatlarının deyimiyle son 20 yılda AB’nin karşılaştığı en ciddi krize nasıl yanıt vereceğini tartışıyor. Ukrayna krizini görüşmek üzere olağanüstü toplanan AB dışişleri bakanları da Kırım’daki gerginliği tırmandırmakla suçladıkları Rusya’ya tepki gösterdi. Toplantıdan sonra konuşan Polonya Dışişleri Bakanı Spraw Zagranicznych, AB dışişleri bakanları toplantısında, Kırım yarım adasındaki tansiyonu düşürmezse Rusya'ya yaptırım uygulama kararı aldıklarını açıkladı. Avrupa Konseyi Rusya'yı kınadı AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton da krize barışçıl bir çözüm bulma konusunda kararlı olduklarını vurguladı. Ashton, salı günü Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’la Ukrayna’yı görüşeceğini belirtti. Rusya’ya en sert tepki AB’nin ortak politikalarına yön veren Avrupa Konseyi’nden geldi. Konsey, 'Rus askerlerinin Kırım'daki faaliyetlerinin Ukrayna’nın egemenliğini apaçık ihlal ettiğini düşünüyoruz. Rus Parlamentosu’nun orduya Ukrayna’ya müdahale yetkisi veren kararını kınıyoruz” açıklaması yaptı. aljazeera.com.tr
Obama'dan Rusya'ya Uyarı: "Bedel Ödersin"
ABD Başkanı Barack Obama, Rusya'nın Kırım özerk cumhuriyetine asker sokmasına tepki gösterdi. Ukrayna'daki iç karışıklıklar ABD ve Rusya'yı karşı karşıya getirdi. Rusya yanlısı Yanukoviç'in devrilmesinin ardından Moskova, gelişmelere sessiz kalmadı. Rusya’nın 6 bin ek asker göndermesi üzerine Ukrayna ordusu alarma geçti. 13 Rus uçağının Kırım'a iki bin askeri personel indirdiği öne sürüldü. Ukrayna Devlet Televizyonu ve sosyal medyada, Rus askeri helikopterlerine ait olduğu belirtilen görüntüler de yayınlandı. Ukrayna Savunma Bakanı, sabah saatlerinde yaptığı açıklamada, Rusya’nın bölgeye 6 bin ek asker gönderdiğini söyledi. Bu gelişmelerin ardından Ukrayna ordusu alarm durumuna geçti. Ukrayna'nın geçici devlet başkanı Aleksandr Turçinov, Moskova'yı, Kırım'ı ilhak etmek ve tarafları silahlı çatışmaya kışkırtmakla suçladı. Ukrayna Savunma Bakanı da, silahlı Rus grupların, Ukrayna güçlerine yönelik operasyon düzenleyeceğine dair istihbarat aldıklarını açıkladı. Kırım Başbakanı'ndan ise Moskova'ya bölgedeki barışı sağlama çağrısı geldi. Sivastopol ve Simferopol Havaalanlarının da dünden bu yana arma ve rütbelerini söken Rus askerlerinin kontrolünde olduğu belirtiliyor. OBAMA'DAN ÇIKIŞ Ukrayna geçici devlet başkanı Turçinov, Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmeyi amaçladığını savundu Rusya'nın Ukrayna'ya bağlı Kırım özerk cumhuriyetine askeri müdahalede bulunması üzerine Obama, sürpriz bir şekilde kameralar karşısına geçti. ABD Başkanı Barack Obama, Ukrayna'ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti'nde Rusya Federasyonu askeri güçlerinin varlığına yönelik haberlerin 'derin kaygı yarattığını' belirterek, 'ABD, Ukrayna'ya yönelik herhangi bir askeri müdahalenin bedellerinin olacağını teyit etme noktasında uluslararası toplumla birlikte durmaktadır' dedi. SÜRPRİZ BASIN TOPLANTISI Obama, Beyaz Saray'da Ukrayna ile ilgili sürpriz basın toplantısı düzenledi. ABD olarak Ukrayna halkının kendi gelecekleri konusunda kendilerinin karar vermeyi hak ettiğine inandıklarını belirten Obama, Ukrayna'daki gelişmelerle ilgili Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile geçen günlerde yaptığı telefon görüşmesini hatırlattı. Obama, 'Ukrayna içlerinde, Rusya Federasyonu tarafından yapılan askeri ilerlemelere yönelik haberlerden derin kaygı duyuyoruz. Rusya'nın Ukrayna ile kültürel ve ekonomik bağlar ile Kırım'daki askeri tesisi dahil tarihi ilişkileri bulunuyor. Ancak, Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğünün herhangi bir şekilde ihlali derin istikrarsızlık yaratır ki, bu ne Ukrayna ne Rusya ne de Avrupa'nın çıkarına' dedi.Milliyet
Putin'in Güç Kullanma Talebi Kabul Edildi
Rusya lideri Vladimir Putin parlamentonun üst kanadından Ukrayna'da askeri güç kullanımına istediği onay oybirliğiyle kabul edildi. Kremlin'den yapılan açıklamada onay talebinde Putin'in 'Ukrayna'daki olağanüstü durum ve Rus vatandaşlarının yaşamlarına yönelik tehditle bağlantılı olarak bu ülkedeki siyasi durum normalleşene dek Federasyon Konseyi'nden Ukrayna topraklarındaki Rus silahlı kuvvetlerinin kullanımını talep ediyorum' dediği belirtildi. Putin'in talebi parlamentonun alt ve üst kanatlarında Ukrayna'nın Kırım Körfezi'ndeki durumu 'istikrara kavuşturmak' için yapılan görüşmeleri izliyor. Talep parlamentonun üst kanadı Federasyon Konseyi tarafından oybirliğiyle kabul edildi. Geçici Ukrayna Cumhurbaşkanı Oleksander Turçinov Putin'in hamlesinin ardından güvenlik yetkililerini acil toplantıya çağırdı. Daha önce Ukrayna Savunma Bakanı Moskova'nın Kırım'a altı bin ek asker gönderdiğini söylemişti. Kırım bölgesindeki Moskova yanlısı yeni Başbakan Sergiy Aksiyanov Rusya lideri Vladimir Putin'den barışa yardımcı olmasını istemiş, bir Kremlin yetkilisi de Aksiyonov'un isteğinin 'karşılıksız bırakılmayacağını' söylemişti. ABD Başkanı Barack Obama da bölgedeki askeri hareketliliğin ardından Moskova'yı müdahaleye karşı uyardı. Obama Ruslar'ın bölgedeki askeri manevra haberlerinden büyük kaygı duyduğunu söyledi ve askeri müdahalenin 'bedelleri olacağı' uyarısı yaptı. Beyaz Saray'da konuşan Obama Ukrayna'nın geçici yönetimine de 'itidal' çağrısında bulundu. Obama, 'Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğünün ihlali müthiş istikrarsızlaştırıcı bir adım olur ve bu Ukrayna, Rusya ya da Avrupa'nın çıkarına olmaz. Amerika Birleşik Devletleri Ukrayna'da herhangi bir askeri müdahalenin bedelleri olacağını göstermek için uluslararası toplumla dayanışma içinde olacaktır' dedi.bbc.co.uk
Obama Rusya'yı Uyardı: "Bedelleri Olur"
ABD Başkanı Barack Obama, Rusya’nın Ukrayna’nın egemenliğini ihlalinin, istikrarı derinden bozacağını ve ‘bedelleri olacağını’ söyledi.Beyaz Saray’da gazetecilere kısa bir açıklama yapan Obama, Amerika’nın Rusya’nın Kırım’daki askeri hareketlenmelerinden derin kaygı duyduğunu açıkladı. Obama, Ukrayna halkının kendi geleceğini belirleme hakkına sahip olduğunun altını çizdi. Obama ayrıca Rusya’nın Ukrayna’nın egemenliğine dokunmama sözü verdiğini hatırlattı. Obama’nın açıklamasından kısa bir süre önce Ukrayna’nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Yuriy Sergeyev, acilen toplanan Güvenlik Konseyi üyelerine, Rus taarruz helikopterleri ve askeri nakliye uçaklarının Kırım’a gittiğini açıkladı. Kırım’daki ana havaalanının Rus birlikleri tarafından ele geçirildiğini söyleyen Ukrayna büyükelçisi, ülkesinin dünyanın siyasi ve vicdani desteğine ihtiyacı olduğunu belirtti. Kremlin’den yapılan açıklamada Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’daki durumu telefonla İngiltere Başbakanı David Cameron, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Avrupa Birliği Başkanı Herman Van Rompuy’la görüştüğü bildirildi. Kremlin, telefon görüşmelerinde şiddetin tırmanmasının önlenmesi ve Ukrayna’daki durumun derhal normale dönmesi konularının ele alındığını belirtti. zete.com
ABD ve Rusya Ukrayna Krizini Görüşecek
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Rus mevkidaşı Sergei Lavrov ‘Ukrayna kriziyle’ ilgili gerilimin düşürülmesine çalışmak amacıyla bir araya gelecek. ABD, Moskova’nın Ukrayna’nın Kırım bölgesine asker sevketmesini saldırgan hareket olarak tanımlarken Kremlin bu suçlamayı reddediyor. Aralarındaki keskin ayrımlara karşın iki taraf diyaloğu tercih ettiklerinin işaretini verdi. Moskova Kırım bölgesinde fiili olarak kontrolü elinde bulunduruyor. Kırım’da gece boyunca gerilim devam etti ancak herhangi bir şiddet olayı meydana gelmedi. Kerry ve Lavrov’un Lübnan üzerine Paris’te düzenlenecek konferansta bir araya gelmeleri bekleniyor. BBC Diplomasi Muhabiri Bridget Kendall, bu buluşmanın Ukrayna konusundaki diyalog için nabız yoklama şansı olarak görüldüğünü belirtiyor. ABD'li mevkidaşı Kerry ile Paris'te bir araya gelmeden önce İspanya'nın başkenti Madrid'de konuşan Lavrov, Batı'yı Moskova'nın 'darbe' olarak nitelediği gelişmelere destek vermemesi uyarısında bulundu. AP haber ajansının aktardığına göre Lavrov, 'Eğer bunu yaptıysanız, başka yerlerde diğer hükümetlerin ele geçirilmesini de teşvik etmiş olursunuz' dedi. Lavrov, 'Büyük ve tarihi komşumuza hükmetmek isteyenlere müsamaha gösterirsek, kötü bir örneğin bulaşıcı olacağını da da anlamalıyız' diye konuştu. Moskova, aylar süren sokak gösterilerinin ardından Rusya yanlısı eski devlet başkanı Viktor Yanukoviç’in koltuğundan ayrılmasıyla sonlanan iktidar değişimini sert bir dille kınamıştı. Salı günü Ukrayna başkenti Kiev’deki ziyareti sırasında konuşan Kerry, bu yeni dönemde Ukrayna’da Rus vatandaşların veya Rusça konuşan Ukrayna vatandaşlarının tehlikede olduğuna dair bir işaret olmadığını söyledi. Kerry Rusya'nın işgal için bahane yaratmaya çalıştığını belirtti. Rusya'yı Ukrayna'daki 'saldırgan tutumu' nedeniyle kınadı. ABD Dışişleri Bakanı, Ukrayna'nın yeni yönetimini ise soğukkanlı tavrı nedeniyle övdü. Kiev'de Ukrayna'nın geçici devlet başkanı Oleksander Turçenov ve başbakanı Arseniy Yatsenyuk ile görüşen Kerry, ülkenin büyük bir dönüşümden geçtiğini, ABD'nin Ukrayna halkının yanında olacağını söyledi. ABD Başkan Barack Obama Rusya lideri Putin'in ordunun harekete geçirilmediği açıklamasının 'kimseyi kandırmadığını' kaydetti. Putin ise dünkü basın toplantısında Yanukoviç iktidarının devrilmesiyle ilgili Ukrayna'da 'anayasaya aykırı bir şekilde darbe yapıldığını' ve 'silah zoruyla yönetime el konduğunu' söyledi. Rusya lideri basın toplantısında ayrıca Ukrayna'ya asker göndermeye gerek görmediklerini ancak bunun bir seçenek olarak ortada olduğunu söyledi. Putin, Rusya'nın Ukrayna'daki vatandaşlarını korumak için 'tüm imkanları' kullanma hakkı olduğunu belirtti. Ukrayna'nın kendileri için sadece bir komşu değil aynı zamanda 'kardeş' bir ülke olduğunu söyleyen Putin, 'Nerede yaşarlarsa yaşasınlar Ukrayna vatandaşlarının eşit haklara sahip olmasını umuyorum.' dedi. Kiev yönetimi Rusya'nın son günlerde ülkenin bir parçası olan özerk Kırım bölgesine binlerce asker gönderdiğini açıklamıştı. NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen de Rusya'yı bir kez daha Ukrayna'daki faaliyetleri nedeniyle sert bir dille eleştirdi. Rasmussen, 'Uluslararası toplumun ısrarlı çağrılarına karşın, Rusya Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğü ile uluslararası yükümlülüklerini ihlal etmeyi sürdürüyor.' dedi. BBC Türkçe
Obama'nın Putin'e Karşı Kozu: Enerji
ABD'nin Putin'in enerjideki yarı tekel hakimiyeti üzerinde baskı uygulayacağı sözü Putin'in müşterilerine daha iyi davranmasına neden olabilir. ABD'nin Ukrayna'dan çıkması için Vladimir Putin üzerinde baskı uygulayabileceği çok az seçeneği olduğu doğru mu? İşte Washington'dan gelen açıklama: 'ABD'nin doğalgaz ihracatını planını hızlandırdığını ve petrol ihracatı üzerindeki fiili yasağını yakında iptal edeceğini açıklamaktan mutluluk duyuyoruz. Amerika topraklarında bol miktarda yeni gaz ve petrol stokumuz var. Dünya piyasalarının önde gelen bir tedarikçisi olmayı sabırsızlıkla bekliyoruz. Hizmette hedefleyeceğimiz ilk müşteriler Avrupa'daki iyi dostlarımız olacak.' Bu haftaki olayların da gösterdiği gibi bu dostlar şu an Rusya'nın enerji arzına mahkum olan dostlar. Şu ana kadar Amerika'nın beklenmedik şekilde artan enerji zenginliği ilgili tartışmalar iş dünyası, ekonomi ve çevre odaklı oldu—ABD'nin yurtdışındaki çıkarlarını güvenceye alma konusunda değinilmemişti. Exxon Mobil, ConocoPhillips ve Royal Dutch Shell gibi şirketler petrol ihracatı üzerindeki sınırlamaların hafifletilmesini istiyor. ABD'de 1970'li yıllarda yaşanan arz dalgalanması nedeniyle petrol ihracatına sınırlamalar getirilmişti. Şimdi ise North Dakota'daki Bakken bölgesi ile Teksas'taki Eagle Ford bölgesinden beslenecek dünya piyasalarından gelecek para var. Aynı şekilde bazı ABD şirketleri daha fazla gaz ihraç etmek için boru hatları ve sıvılaştırılmış doğal gaz tesisleri kurmak istiyor. Diğer yandan Dow Chemical gibi bazı şirketler yurtdışına gaz sevkiyatının içeride hammaddesi enerji olan ürünlerin fiyatlarını yükselterek ABD'nin imalat sektörüne zarar vereceğini savunuyor. Ayrıca çevreci gruplar da daha fazla gaz ve petrol ihracatının ABD'yi ve dünyanın diğer bölgelerini fosil yakıtlara daha da bağımlı hale getireceğini ve bunun sonucunda daha temiz ve yenilenebilir enerjiye dönüşümün yavaşlayacağını iddia ediyor. Beyaz Saray bu tartışmaların her iki tarafını da idare etmeye çalışıyor. Bir dizi yeni doğalgaz ihracat projeleri kabul edildi ancak süreç yavaş işliyor. ABD Enerji Bakanı Ernest Moniz, petrol ihracatına uygulanan sınırlamaların gevşetilebileceği ihtimalini gündeme getirdi. ABD Ekim ayında günlük 56 bin varil civarında petrol ihraç etti. Bu, Ekim ayından ABD topraklarında çıkarılan günlük 7,7 milyon varilin yüzde 1'inden de az bir miktar. 2019'a kadar ABD'nin petrol üretiminin 1970'deki üretim rekorunu aşması bekleniyor. Tam bu noktada Batı Kanada'daki petrolü ABD'deki rafinerilere nakledecek Keystone XL boru hattı ile ilgili müzakereler de 'Godot'yu Beklerken' isimli tiyatro oyununun sanayi versiyonuna dönüştü. Burada Ukrayna konusu devreye giriyor. Avrupa, doğalgaz ihtiyacının yüzde 30'una yakınını Rusya'dan alıyor. Bu gaz da Ukrayna topraklarındaki boru hatları ile Avrupa'ya naklediliyor. Gaz ve petrol devi Gazprom o kadar güçlü ki bu şirketin yaptığı ihracat Rusya'nın toplam ihracatının yüzde 10'undan fazlasına denk geliyor. Moskova ise Avrupa'nın Rus petrolüne bağlılığını ekonomik bir silah olarak kullandı. Geçen son on yılda fiyatlar ya da siyaset konusunda bir tartışma çıktığında Rusya bazı ülkelere gaz arzını ya durdurdu ya da azalttı. Bu hafta Putin, Kiev'deki Avrupa yanlısı yeni hükümetin kendisine yüz vermemesi üzerine Ukrayna'ya satılan gazın fiyatının artırılacağını açıkladı. ABD'deki kaya petrolü devrimi – her ne kadar tartışmalı olsa da— bir şekilde Avrupa'nın da elini güçlendirdi. Dünya kocaman bir enerji piyasası. ABD'de bol miktarda gaz ve petrol demek Amerika'nın daha az ithal edeceği, Avrupa'ya yapılan global arzın artacağı ve fiyatlarda düşüş olabileceği demek. Ayrıca daha fazla ABD kömürü Avrupa'da alıcı bulacak. Bu da Avrupa ülkelerinin Gazprom ile bazı pazarlıklarını kolaylaştıracak. Yine de Avrupa'nın Putin'in arzına bağlılığı reddedilemez. Bu Almanya'nın nükleer enerjiden vazgeçmesi ile daha da arttı. Batı, Rusya'yı askerlerini Ukrayna'dan çekmemesi durumunda ekonomik yaptırımlar ile tehdit ediyor. Peki Rusya enerji akışını durdurursa Avrupa ne yapacak? Müttefiklerin istikrarsız bir tedarikçiye olan bu bağımlılığı ABD'nin de çıkarlarına uygun değil. Bu kriz zamanlarında ortaklarımızın yanıtını sınırlıyor. Sonuç olarak ortaya çıkan istikrarsızlık global ekonomik büyümeyi de engelliyor ki bu kimse için iyi değil. ABD'nin ürettiği yakıtı Avrupa'ya ulaştırmak için ihracat altyapısını kurması zaman alacaktır. Ancak Putin'in yarı tekel hakimiyeti üzerinde daha fazla baskı kurulacağı sözü Putin'in müşterilerine daha iyi davranmasına neden olabilir. Belki bu söz Putin'i Ukrayna'dan çıkarmak için zorlayamaz. Ancak Avrupa'nın eline daha fazla güç verecektir. editorturkiye@wsj.com