onedio
Görüş Bildir

Balıkesir Haberleri

Türkiye'nin en kalabalık 17. ili olan Balıkesir, Marmara Bölgesi'nde yer almaktadır. Marmara ve Ege denizine kıyısı olan ilin 20 ilçesi vardır.

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi

Eski adıyla Karesi olan il 1928 yılında Balıkesir ismini almıştır. Balıkesir, Marmara ve Ege Denizi'ne kıyısı olan bir ildir. Marmara Denizi'nde ve Ege Denizi'nde adaları olan Balıkesir'in 2020 itibarıyla il nüfusu 1.240.285 kişidir. İklim olarak Ege kıyısı kesimlerinde Akdeniz iklimi hakimken, Marmara kıyısı kesimlerinde ise Karadeniz iklimi hakimdir. Geçim kaynağı  sahil kesimlerinde olarak zeytincilik ve balıkçılık yapılmaktadır. İç kesimlerde ise yoğunluklu  olarak tarımcılık ve hayvancılık yapılmaktadır. İl içerisinde ayrı olarak futbol sporu oldukça ilgi görmektedir. Balıkesirspor ve Bandırmaspor futbol takımlarına örnektir. 2019 itibarıyla başkanı Yücel Yılmaz'dır.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Yapay Zekaya Sorduk: Asgari Ücret Bölgelere Göre Uygulansaydı Maaş Kaç TL Olurdu? İşte İl İl Maaş Tahmini
Yeni yıl için nefesler tutuldu. Nefeslerin tutulması 'yeni yıl yeni umutlar' düşüncesinden mi pek bilmeyiz ama 2025 Ocak ayında belli olacak yeni maaşların umutlarımızı doğrudan etkileyeceği kesin! Bir yandan 17 bin 2 TL olan asgari ücret için yüzde 25 tahminleri yapılırken bir yandan en yüksek yüzde 30 ihtimali konuşuluyor. Bu oranların kimseyi mutlu etmeyeceği kesin peki yapay zeka asgari ücretle ilgili ne düşünüyor?Yapay zekaya asgari ücretin bölgelere göre uygulandığı takdirde hangi ilde maaşların kaç lira olacağını sorduk. Yapay zeka ise il il asgari ücret haritası çıkardı.
Zirveden En Dibe Bir Ünlünün Çöküş Portresi: Mehmet Ali Erbil
Bir dönemin en popüler isimlerinden olan Mehmet Ali Erbil yasa dışı bahis reklamı yaptıkları gerekçesiyle gözaltına alınan ünlü isimlerden biri oldu. Pek çoğumuzun 'Mali' diye seslendiği ünlü sunucunun adliyeye sevki gerçekleşti.Gelin, Mehmet Ali Erbil'in kendi elleriyle getirdiği sonunu nasıl hazırladığını detaylarıyla görelim...
Tecavüz Davasına Akılalmaz Savunma
Mardin'in Midyat İlçesi’ndeki özel bir erkek yurdunda kalan lise öğrencisi 14 yaşındaki C.A.’ya farklı tarihlerde 6 kez tecavüz ettiği iddiasıyla yargılanan yurt görevlisi 24 yaşındaki H.K. 15 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. H.K.’ye ayrıca yine aynı yurtta kalan A.Y. adlı öğrenciye ’cinsel istismar’ nedeniyle 3 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Güvenlik gerekçesiyle Mardin-Midyat’tan Balıkesir’e alınan davanın 3’üncü duruşması bugün 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Midyat M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan sanık H.K.’nin video konferans sistemiyle katıldığı duruşmada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Hülya Yazar Günay, C.A.’nın cinsel istismar sonucu ruh sağlığının bozulduğunu, sanığa TCK’nın 103 / 2’nci Madesi gereğince üst sınırdan ceza verilmesini istedi. C.A.’nın avukatı Serap Ertuğrul suçun kesin olduğunu, tecavüzün tehdit ve zorla gerçekleştirildiğini mağdurun cinsel istismar izlerini halen taşıdığını ve psikolojik rahatsızlıkları bulunduğunu vurguladı. Yine mağdur avukatları arasında yeralan Haluk Ay da sanığın hiç pişmanlık belirtisi göstermediğini belirterek, cezalandırılmasını istedi. Savcı, mütaalasında sanığın yurttaki nüfuzunu kötüye kullanarak mağdura zincirleme olarak farklı tarihlerde 6 kez tecavüz ettiğini belirterek cezalandırılmasını istedi. Savcılık sanığın C.A. ile aynı yurtta kalan öğrencilerden A.Y.’ye tecavüze yeltendiğini ancak bunun gerçekleşmediğini belirterek, ayrıca ceza verilmesini talep etti. 'AMAÇ YURDU KAPATTIRMAKTI' Sanık H.K.’nin avukatı Okan Kadir Bektaşoğlu, eldeki rapor ve delillerle ceza verilemeyeceğini savunurken, 'fiili livatayı gösteren bir delil yoktur' iddiasında bulundu. Bektaşoğlu, H.K.’nin esastan beraatini, bu karar verilmezse delil yetersizliğinden beraatini, o da olmazsa hükümle birlikte tahliyesini istedi. Yine sanık avukatı İhsan Özkan, H.K.’nin isnat edilen suçu hiç bir zaman kabul etmediğini buna karşın müştekilerin farklı ifadeler verdiğini öne sürdü. Sanığın kaçmak yerine teslim olduğunu vurgulayarak, beraatini istedi. Sanık H.K., 'Ben bu suçu işlemedim. Ortada bana atılmış bir iftira var. İftiraya karşı kendimi nasıl savunabilirim? Bu bana yapılmış bir komplodur. Suçu kabul etmiyorum. Ben böyle bir suç işleseydim C.A. okuldan değil, yurttan kaçardı. Buradaki amaç bana ceza verilmesini sağlayarak yurdu kapattırmaktır. Suçsuzum, beraatimi istiyorum' dedi. Mahkeme heyeti H.K.’nin C.A’ya karşı cinsel istismar eyleminde bulunduğunun sabit olduğunu belirterek, önce sanığı TCK’nın 103/2’nci Maddesi gereğince 8 yıl hapis cezası ile cezalandırdı. Sanığın yurttaki görevi ve mağdur C. ile olan ilişkisini gözönüne alan heyet cezayı TCK’nın 103/3’üncü maddesi gereğince yarı oranında arttırarak önce 12 yıla, mağdurun ruh sağlığının bozulması nedeniyle de 16 yıla çıkardı. Suçun çeşitli tarihlerde işlenmesini de dikkate alan mahkeme cezayı TCK’nın 43’üncü Maddesi gereğince 19 yıl olarak açıkladı. Ardından sanığın duruşmadaki olumlu davranışı nedeniyle cezayı 1/6 oranında düşürdü 15 yıl 10 ay hapis cezası verdi. Mahkeme H.K.’ye A.Y. adlı öğrenciye de 'cinsel istismar suçu'ndan 3 yıl 9 ay hapis cezası verdi. Milliyet
Sinop'ta İşsiz Öğretmen Canına Kıydı
Sinop’ta işsiz öğretmen 35 yaşındaki Gamze Filiz Arslan, dün evde bulunan av tüfeğiyle yaşamına son verdi. Bir süre İstanbul’da özel bir dershanede kimya öğretmeni olarak görev yaptıktan sonra işsiz kalarak memleketi Sinop’a gelen Gamze Filiz Arslan, evde bulunan av tüfeğini çenesinin altına dayayıp ateş ederek canına kıydı. Silah sesi üzerine odaya giren aile fertleri Arslan’ın kanlar içerisinde yerde görünce durumu hemen sağlık ekiplerine bildirdi. Eve gelen ekipler, Arslan’ın öldüğü belirledi. İntiharla ilgili soruşturma devam ederken, genç öğretmenin cansız bedeni, otopsi için Sinop Atatürk Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. DHA
Erdoğan'dan ODTÜ Eylemcilerine: 'Bunlar Solcu, Ateist, Terörist...'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir'de Kuvayi Milliye Meydanı'ndaki AKP mitinginde konuştu. Üslubunu daha da sertleştiren Erdoğan'ın konuşmasında dikkat çeken nokta “dinlemeler”le ilgili oldu. Telefon kayıtları için “montaj” ifadesini sürdüren Erdoğan, “Oğlum da izinsiz dinlenmiş” dedi. Başbakan Erdoğan özetle şöyle konuştu: (3 Temmuz 1960 tarihli bir gazetenin haberini göstererek) Menderes'in kasası, yolsuzluk evrakı ve vesikalarla dolu diyor. Merhum Başbakan'la ilgili son derece alçakça, son derece edepsizce, hayasızca iftiralarlar var. Merhum Menderes ve arkadaşlarını hapse atmışlar yetmemiş, bu haberlerle Menderes'in itibarını sıfırlamak istiyorlar. Aynı gazete bugün de aynı manşetleri atıyor, bugün de AK Parti hükümetine yapmak istiyorlar, o gün nasıl iftira attılarsa bugün de aynı iftiraları atıyorlar, nasıl çirkin, kirli tuzaklar kurdularsa bugün de tıpatıp aynısını yapıyorlar. Bu yapı kendi ülkesinin en gizli, en stratejik, en mahrem bilgilerini ele geçirecek, bunları servis edecek kadar alçalan bir tavır, ihanet içerisinde. Temiz, saf, ihlaslı kardeşlerimin artık bu yapıyı sorgulamalarını istiyorum. Bunlar niçin böyle patladılar biliyor musunuz? Dershanelere, çünkü buradan yılda 1 milyar dolar bunların geliri vardı. Biz dershaneler yasasını öne sürünce bunlar patladılar. GEZİCİLER, VANDALLAR  O Geziciler, o vandallar o açılış sırasında bir kez daha ortaya çıktılar. Dikkatinizi çekiyorum. Bunlardan bir tanesi üzerine Bizans kıyafetleri giymiş. Şu hale bakar mısınız? Alparslan 1071'de Bizans'a karşı savaşıyor ya, o da Bizans tişörtü giymiş. Kendini Bizanslı yerine koymuş. 1071 Malazgirt Bulvarı'nın açılışını protesto ediyor. Yazıklar olsun. Şunu unutmayın, bu eylemcilerin önünde, yanında CHP var, CHP milletvekilleri var, CHP Genel Başkanı var. Bu eylemcilerin avukatlığını da maalesef MHP yapıyor. Şu anda bu paralel örgüt bu Gezicilere, bu Bizans hayranlarına arkadaşlık, yoldaşlık yapıyor. Oyun çok büyük Balıkesir. Hesap başka. “HAİNLERİ DEFEDECEĞİZ” -Bu parelel yapı, bu paralel örgüt Türkiye'nin önündeki son engel, Türkiye'deki son çetedir. Onu da tasfiye edecek, bu hainleri de defedeceğiz. İşte o zaman Türkiye'nin önünde hiçbir engel kalmayacak. 30 Mart'ta bir tercih yapacaksınız, ya eski Türkiye ya yeni Türkiye diyeceksiniz. ONUN DA ÇOCUĞU YOK... -Bundan 17 yıl önce 28 Şubat’ta seçilmiş bir hükümete post modern bir darbe girişiminde bulundular. Sizin seçtiğiniz hükümeti baskılarla, tehditlerle görevden uzaklaştırdılar. İmam hatipleri, meslek liselerini kapattılar. İnançlarımıza değerlerimizi kutsallarımıza el uzattılar. Başörtülü okumaz okuyamaz diyorlardı. İmam hatipli üniversiteye giremez diyorlardı. Yoksulların çocukları okumasın diyorlardı. Sen başörtülüsün senden kapıcı olur diyorlardı. Şimdi avukatta oldu mühendis de oldu, doktor da oldu. -Bugün kendi ülkesine tuzaklar kuran zat, o günlerde ülkesini sırtından hançerliyordu. Ne diyordu biliyor musunuz. “Beceremediniz artık bırakın diyordu” Başörtüsü için takmayabilirsiniz diyordu. Ya sen ne karışıyorsun. Çünkü onda evlat yok. Bizim derdimiz var. (Başbakan Erdoğan geçtiğimiz günlerde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli için. 'Onun çoluğu çocuğu yok bizi anlayamaz' demişti) -28 Şubat’ta darbecilere hoşgörü ödülleri dağıtıyordu bunlar. Bugünde darbecilere telekulak desteği veriyor. OĞLUMUN AVUKATI MÜRACAAT ETTİ Oğlumun avukatı müracaat etti ve 3 savcının imzasıyla açıklama yapıldı. Oğlum da izinsiz dinlenmiş. İşti iftira at izi kasın. Bunu yapmaya hakkın var mı? Nasıl yaparsınız bunu. Sipariş üzerine de bunlar aynı şeyleri yaptılar. Türkiye’nin en mahrem konuşmalarını dinlemişler. Beni de dinlemişler. Bizim güvenli hatlarımız var, uluslararası görüşmelerimiz var bunları dinlemişler. BANA KİTAP, TESPİH GÖNDERİYORDU  Eyyyy Pelsinvanya sana sesleniyorum. Eğer yüreğin varsa çık vatanına gel vatanına. Siyaset yapacaksan çık er meydanına. Ben öyle bilmiyordum, aldanmışım. Bana kitaplar gönderiyordu, bana methiyeler düzüyordu. Tespihler gönderiyordu. Şimdi her şeyi anladık. Tüm Türkiye’ye sesleniyorum. Çocuklarınızı bunların dershanelerinde çekin. Okullarından da çekin. Benim 4 çocuğumun 4’ü de devletin imam hatiplerinde okudu. Başörtüsünden üniversiteye sokmadılar, yurtdışına okudular. Devletin okulları bize yeter. Bunlara tavır koyun. Bunların yayın organlarına da tavır koyun. Doğru haber bulamazsınız, dürüst haber bulamazsınız. Bunları boykot ederek tavrınızı göstereceksiniz. 'SOLCULAR, ATEİSTLER... BUNLAR TERÖRİSTLER'  Pazartesi günü Ankara’da bir bulvar açtık. Kimlere rağmen o solculara rağmen. O ateistlere rağmen. Bunlar terörist. Ama CHP bunlara bizim gençler diyor. Bizim sevgili gençlerimizin elinde Molotof kokteyli olmaz. Bilgisayarı, kalemi olur. Bulvarın adı ne 1071 Malazgirt. Bunlardan bir tanesi üzerine Bizans kıyafeti giymiş Alpaslan Bizans’a karşı savaşıyor ya kendini Bizans’ın yerine koyuyor. Yazıklar olsun. Kalabalıktan birinin seslenmesi üzerine: Bizim sosyologlara ihtiyacımız var. Şöyle gel. Lütfi Bey, notlarını al. Bakan Bakanımız ne diyor. Sosyolog kadrosunu attırdık. Yurt
Erdoğan'dan Tahliye Açıklaması: 'Adalet Yerini Buldu'
17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet skandalı kapsamında düzenlenen operasyonda tutuklanan eski bakan çocukları ve Rıza Sarraf'ın tahliye edilmesine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan ilk yorum geldi. Partisinin Balıkesir mitingine katılan Erdoğan, mitingin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Erdoğan, tahliyeler için 'Adalet yerini buldu' dedi.  Cumhuriyet
Devlet Bahçeli: 'İranlı Bir Uşak Var, Herkesi Tehdit Ediyor'
MHP lideri Devlet Bahçeli, Balıkesir'de halka seslenerek Reza Zarrab'ın tahliyesini eleştirdi. 17 Aralık operasyonuyla cezaevine gönderilen Reza Zarrab ve bakan çocuklarının dün tahliye edilmesini eleştiren Bahçeli, 'Erdoğan hangi tedbiri alırsa alsın, kimi çıkarırsa çıkarsın, hele hele İranlı bir uşak var herkesi tehdit ediyor, ‘Beni çıkarmazsanız anlatırım’ diyor 'yakarım' diyor. Adam 75 günde çıktı, şimdi İstanbul’da dolaşacak. Bu hak mıdır?' dedi. İç ve dış odaklar Türkiye üzerinde tehdit oluşturuyor. Sandıkta bir oy kaybedersek bunun vebali yüksek olur. Kaybedilen bir oy ya başkanlığı kaybettirir, ya başkanlığı kazandırır. Gözünüzün bebeği gibi oyları koruyacaksınız. 17 Aralık’tan bugüne 75 gün geçmiş. Bu günlerde neler olduğunu anlayınız, takip ediniz. 75 günde yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasıyla millet karşı karşıya kaldı. Yolsuzluk ve rüşvet hastalık gibidir, toplumu çürütür, devleti çökertir. Yüzde 51 ile gelen ve herşeye el koymaya çalışan, ülkeyi diktatoryaya götürmek isteyen bu şahsı uyarmamız lazımdır. Milli irade yüzde 51 ile getiriyorsa aynı irade yüzde 51 ile de güle güle diyebilir.Net Gazete
"Bu İşin İçinde Sadece Cemaat Yok"
Hüseyin Çelik'ten flaş açıklamalarAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, bir televizyon programında gündeme dair açıklamalarda bulundu. İşte Çelik'in konuşmasının satırbaşları; 'nı biz çok önemsiyoruz ama orada da tutuklu kalmadı. 17 Aralık'ta gözaltıları siyasi irade yapmadı. Serbest bırakılmaları da siyasi iradenin tercihi değildir. 17 Aralık'ta serbest bırakıldılar diye yargılama ortadan kalmış değil. yargılamanın sonucuna bakacağız. Suçlu ya da suçsuzdurlar diyemeyiz. Birileri seçim öncesinde sokakları hareketlendirmek istiyorlar. Uzun tutukluluk süreleri siyasi davalar ortaya çıkınca gündeme geldi. Oysa yıllardır gariban Anadolu insanı bunu yaşadı. Uzun tutuklular fiili infaza dönüştü. Bizim de yanlışlarımız olmuştur. Adil yargılama herkesin hakkıdır. Başbakan, İlker Başbuğ'un tutuksuz yargılanması gerektiğini defalarca söyledi. Kaldı ki Başbuğ'un yargılandığı İnternet Andıcı davasında AK Parti mağdur durumdaydı. 28 Şubat'la önceki günkü MGK'da alınan kararları aynı kefeye koymak büyük talihsizliktir. Bizim de yanlışlarımız olmuştur. Adil yargılama herkesin hakkıdır. Başbakan, İlker Başbuğ'un tutuksuz yargılanması gerektiğini defalarca söyledi. Kaldı ki Başbuğ'un yargılandığı İnternet Andıcı davasında AK Parti mağdur durumdaydı. 28 Şubat'la önceki günkü MGK'da alınan kararları aynı kefeye koymak büyük talihsizliktir. AK Parti'nin Gülen cemaatine karşı topyekün bir savaş başlattığı gibi bir anlayış varsa bunları bir kenara bırakalım. AK Parti milletin değerlerine savaş başlatmaz. Sırtını cemaate dayayan ve bürokrasideki gücünü kötüye kullananlara karşı da sessiz kalamayız. Bunlar bizim bilgimiz dahilinde bunları yapmadılar diyorsanız bunlara sahip çıkmayın. Birileri Cemaate sırtını dayayarak elindeki devlet gücünü kötüye kullanıyorsa bu konuda gereken yapılır. -Dün söylediklerimden pişman değilim. Bir hanımla yıllarca aynı yastığa baş koyuyorsunuz ama anlaşamayıp ayrılıyorsunuz. Bu durum buna benziyor. Başbakan diktatör olsaydı ona diktatör diyenler diktatör diyemezdi. Bu işin içinde sadece cemaat yoktur. CHP Genel Merkezi'nin de dinlendiği biliniyor. Oysa kimse bu konuda suç duyurusunda bulunmadı. 17 Aralık muhalefetin ekmeğine yağ sürdü. 17 Aralık olmasaydı Kılıçdaroğlu meydanlarda ne söyleyecekti. > Mahkeme kararıyla dinleme yapıldıysa buna sadece mahkeme dosyasında yer veririsin. Bunu sızdırmak ahlaksızlıktır. Yolsuzluğu kim yaparsa yapsın. Bu bakanın oğlu da olsa bu suç ispatlanırsa cezasını çeker. Bu yargılamayı ben de sen de yapmayacağız. Bunu yargı yapar. -Nöbetçi mahkeme de tahliyeye karar verebilir. Nöbetçi doktora gittiğinizde bu doktor muayene yapamaz diyor musunuz? Biz 11 yıldır AK Parti'yken son 1 yılda mı kara parti olduk. Sabahın köründe başsavcının, emniyet müdürünün haberi olmadan medya desteğiyle operasyon yapıyor. (ABD'nin 17 Aralık raporu) Haklı yada haksız ABD'nin ne dediğini ciddiye almalıyız. ABD ne derse desin önemli değil diyemeyiz. ABD bize iyi derse iyi oluruz, kötü derse kötü oluruz gibi bir durum da söz konusu değil. Birisi bir iddiayı ortaya atıyorsa o iddiasını ispat etmek zorundadır. Kılıçdaroğlu ses kayıtlarını grupta dinletiyor. Bu kayıtları bir kurula mı incelettiniz? Birileri ahlaksız bir şekilde dinleme yapmış. İçeriği ne olursa olsun bu ahlaksızlıktır. Bizim bir milletvekili arkadaşımız ABD'de bir kuruma inceleme yaptırmış. Bahçeli'nin de montajlanmış ses kaydı internete konuldu. Buna inanmak mı gerekir. Bu kayıtla ilgili savcılık bir inceleme başlattı. Bu kayıtları TÜBİTAK'a mı gönderir yoksa başka bir kuruma mı gönderir bilemem ama bu konuda bir soruşturma yürüyor. Ben başbakan'ın beyanını esas alırım. Sen eğer %100 eminim diyosan bunu ispat et. Birileri yasadışı dinleme yapmışsa bu yasadışı dinlemeleri kimsenin gündeme getirmemesi gerekir. Bu Başbakan 'da olsa yanlış. (Başçalan sözü) Bir insanda siyasi nezaket olur. Bir insanda edep olur. Başbakan ona dava açtı. Bu ülkede hukuk varsa ceza da alacaktır. Sivas meydanına, Balıkesir meydanına bakarsan kimlerin başbakan dediğini görürsün. Bu seçimleri AK Parti uzak ara önde bitirecektir. 2009'da %38 oy aldık. Bu seçimde bu oranın üstüne çıkarsak başarıdır. Altına inersek başarısızlıktır. haberturk.com