Cunta'nın Kan İzleri: 30 Madde ile 12 Eylül 1980 Darbesinin Bilançosu
Bugün insan hakları ihlâllerine, eğreti ve yarım yamalak bir demokrasiye, ciddi anlamda apolitize edilmiş, hayatı dizi film ve futbol maçlarından ibaret hâle getirilmiş kitlelere, sol siyasetin ve sendikal hareketlerin mevcut düzeyine, bilim/felsefe/sanat üretmekten âciz üniversitelere, toplumsal sevgisizliğe, cehalete ve daha sayabileceğimiz nice musibete sahipsek -heyhat ne şanslıyız!- bunda hiç kuşkusuz 12 Eylül Darbesi'nin vebali büyüktür.
12 Eylül'ün aydınlatılmasının Türkiye'deki demokrasi, insan hakları, özgürlükler ve tabii ki 'adalet' açısından büyük önem taşıdığı su götürmez bir gerçek. Ancak maalesef bunda başarılı olunamadı.
Bu galerinin amacı ise, 12 Eylül Darbesi'nin bu ülkenin ruhunda ve vicdanlarında nasıl derin yaralar açtığını 'rakam'larla anlatmak. Açıkçası rakamlar birer madalyon gibi geliyor bana. Bir yanda şiddetli bir tokat gibi iniyor insanın yüzüne, beri yandan da her şeyi kuru birer istatistik hâline getiriyorlar...