“Paris’te bilinmeyen, büyük şehirde kayboldum, ancak orada yalnız yaşamak, yardım almadan kendime bakmak hissi beni hiç üzmedi. Bazen kendimi yalnız hissettiysem da, normal zihin durumum sakin ve büyük bir ahlaki tatmin içindeydi.”
- Peki, tüm bu zorluklarla baş edebilme, korkuların üzerine gidebilme ile ilgili ipuçları alabilir miyiz? Bunları sizin ağzınızdan duymak özellikle çabuk pes eden biz yeni nesiller için çok kıymetli.
“Yaşamda hiçbir şeyden korkmayın yalnız; her şeyi anlamaya çalışın. Şimdi anlama vakti, böylece daha az korkabiliriz.”
“Panik şaha kalkmış korkudur ve korku her zaman korkulan şeyden daha fazla zarar verir.”
“İnsanda direnç, özellikle kendine güven olmalı. Bir şeye yetenekli olduğuna inanmalı ve bu şeye ne pahasına olursa olsun ulaşmalı. Belki de en ummadığımız zamanda, her şey yoluna girer.”
“Bilimde, insanlarla değil, nesnelerle ilgilenmeliyiz.”
- Başarıdan bahsetmeye devam edersek, Sizce bunun sihirli bir anahtarı var mı?
“İnsanlar konusunda daha az, fikirler konusunda daha çok meraklı olun.”
“Bence başarıya daima giden yol meraktır. Merak olmadan atılan adım ve başarı boştur. Benim düşüncem merak olmadan başarı elde edilemez.”
“Bu hayattaki gerçek görevini, sana dayatılan görevleri terk ettiğinde bulabilirsin ancak.”
- Başarı konusunda ısrarla sizden tavsiye almak istiyorum. Bu röportajı okuyacak ve sizden ilham alacak binlerce kişi olacak. Böylece bireysel başarılar çığ gibi büyüyerek kolektif başarıları doğuracak. Ve bu çok mühim. Siz ne dersiniz?
“Bireyleri geliştirmeden daha iyi bir dünya inşa etmeyi ümit edemezsiniz. Bu amaçla, her birimiz kendi gelişimimiz için çalışmalıyız.”
“Her birimiz kendi gelişimimiz için çalışmalıyız ve aynı zamanda tüm insanlık için genel bir sorumluluk paylaşmalıyız. Bizim özel görevimiz en yararlı olabileceğimizi düşündüğümüz kişilere yardım etmektir.”
- Hayatınız boyunca radyoaktif elementlerle çalıştınız, radyumun tıptaki önemine dikkat ςektiniz. I. Dünya Savaşı sırasında taşınabilir röntgen cihazları yaparak, kızınızla birlikte, kadınlara x ışını teknolojisini öğrettiniz. Ayrıca fizik tedavi uzmanlarına savaşın zorlu koşullarında radyoloji ekipmanını nasıl kullanacaklarını gösterdiniz. Bu esnada yüksek dozda radyokaktif ışına maruz kaldınız. Radyumun önemini bildiğinizden radyum Enstitüsü'nün kurulmasında önemli rol oynadınız. Dönemin başkanının ödül olarak verdiği 50.000 doları bile yine bilim uğruna harcayarak yeni kurulan laboratuvara radyum aldınız. Tüm bunlar büyük fedakarlıklar. Ve “Bazılarınızın bu bilimsel çalışmayı sürdürmesi ve bilime kalıcı bir katkı yapma kararlılığını sürdürmesi en büyük arzum.” sözünüzden de ilham alarak sormak istiyorum, Bilim sizin için neden bu kadar önemli?
“Ben, bilimin gerçek bir güzelliği olduğunu düşünenler arasındayım.”
“Bilimin kendi içinde inanılmaz bir güzelliği olduğuna inanıyorum. Laboratuvardaki bilim adamı, sadece bir teknisyen değil, aynı zamanda, doğanın sırları karşısında, peri masallarını büyük bir hayranlık ve şaşkınlıkla dinleyen bir çocuk gibidir.”
Yorum Yazın
Muhteşemsiniz yine Burçak hanım👏 yazılarınızı çok beğeniyorum artı son sorunuz çok akıllıca sorulmuş derin anlamları olan bir soru ki cevabı da öyle adrese t... Devamını Gör
Çok çok teşekkür ederim
2 Nobel ödülü almayı başarmış ilk ve tek kişi John Bardeen'dir. Marie Curie ve Frederick Sanger da 2 kere ödül almışlardır ama aldıkları ödülleri başkaları i... Devamını Gör
ayrıca Madam Curie her ne kadar radyoaktif elementleri keşfederek tıp dünyasına inanılmaz katkılarda bulunmuş olsa da, uranyumu keşfetmesi ve atomu parçalama... Devamını Gör