Bir Annenin 10 Yaşındaki Kızına Yazdığı Bu Mektubu Kesinlikle Okumalısınız!
Huffington Post bloggerı Lindsey Mead Russel’ın kızına yazdığı mektubun, kız çocuğuna yazılmış olması anlamını değiştirse de, tüm çocuklara verilebilecek öğütlerle dolu.
Kızım Grace 10 yaşına doğru hızla ilerliyor. Bir anda buralara nasıl geldik ben de anlamadım.
İnsanları mutlu etmek senin görevin değil.
Beni, babanı, kardeşini, arkadaşlarını mutlu etmek senin görevin değil. Yemin ederim değil. Aslına bakarsan işin kötü tarafı bunu görev bellesen de yapamazsın.
Fiziksel korkusuzluk senin gücündür.
Lütfen gövdeni dünyayla temas etmek için kullanmaya devam et. Koş, atla, tırman, düş… Seni arkadaşlarınla futbol oynarken seyretmeye bayılıyorum. Çitleri atlayıp aşmanla, ağaçlara birkaç adımda tırmanıyor oluşunla gurur duyuyorum. Bütün bunlar dünyayla ne kadar uyum içinde olduğunu, gövdeni dünyadan sakınmadığını gösteriyor.
Tutkularını paylaşmaktan asla korkma.
Arzu ettiğin kimi şeylerden utanman gerektiği söylenebilir. Mesela büyüdüğünde bile bebeklerle oynamak isteyebilirsin. Arkadaşlarının seninle dalga geçmesi seni endişelendirmesin. Seni tutkuların dolayısıyla yargılayacak insanlar gerçek arkadaşların değildir. Bunu anlamak zor ama önemlidir.
Ben dahil kimseyle aynı fikirde olmak zorunda değilsin.
Hayata karşı bir bakış açısı geliştirecek kadar büyüdün. Düşüncelerini duymak istiyorum. Seni seven herkes duymak isteyecek. Kavga etmek yerine, hatalı olduğum zaman beni uyar ve nedenini açıkla. Sana hak vereceğim, gerekirse davranışımdan dolayı özür dileyeceğim. Düşüncelerin benim için geçerli ve değerli. Onları ifade etmekten çekinme.
Çok güzelsin.
Yüzün bebeklik evresini bırakıp, genç bir kadının yüzüne dönüşüyor hızla. Gözlerini şeklini benden, rengini babandan almış gibisin. Ama sen biriciksin ve benzersizsin. Etrafını saran güzellikle ilgili bütün o bulutları görebiliyorum, mutsuz olman için yarışıyor gibiler. Yalvarıyorum hepsini duymazlıktan gel, çünkü sen olduğun halinle çok güzelsin ve ruhunun olanca güzelliğini yüzünün her zerresinde taşıyorsun.
Okumak önemlidir.
Okumayı ne kadar sevdiğimi biliyorsun ve bu zevki benimle paylaştığını gördükçe mutlu oluyorum. Karakterlerle yaşadığın özdeşlik seni bambaşka dünyalara hazırlar, bir gün yolunu kaybettiğinde farkında olmadan sana rehberlik eder bütün o roman kahramanları. Seni asla terk etmezler. Kitapların dünyasına hoş geldin.
Sen, ben değilsin.
Birbirimize çok benzediğimiz doğru, ama sen ve ben ayrı insanlarız. Bütünüyle farklıyız. Biliyorum, bu bilgiyi en çok değillemeye çalışacak insan ben olacağım bazen. Çünkü senden ayrılmak istemeyeceğim hiç. Ne zaman biraz uzaklaşsan kendimi hatırlatacak bir şeyler bulacağım. Beni senden uzaklaştıran her mesafe midemde bir buz kütlesi gibi acıtacak. Ama bu söylediğimi daima hatırla: Ne zaman istersen, ihtiyaç duyarsan yanında olacağım. Birlikte pek çok şey yapacağız. Birbirimize daima yakın olacağız. Ama sen bambaşka biri olacaksın.
Her şey seninle ilgili değil.
Bazen insanlar canını yakacak şeyler yapacaklar. Kendini güvende hissetmeyeceksin böyle zamanlarda. Sanki sana karşı cephe almışlar gibi olacak. Bu duygu seni daha da dibe çekecek. Bil ki aslında doğru değil. İnsanlar bilerek seni üzdüklerinde bile mesele büyük ölçüde kendileriyle ilgilidir. Kimse sana bilerek ve isteyerek, sana zarar vermek için düşmanlık etmez. Bazen hayat mücadelesinde insanlarla karşı karşıya gelebilirsin, sen de onlarla mücadele edersin. Hiçbirini kişiselleştirme. Bunları beklenmedik, istenmedik kazalar olarak gör.
Kimse senin her şeyin olamaz.
Birine bağlanırken dikkatli ol. Yalnızlıktan kurtulayım derken kendini bağımlılık tuzaklarına düşürme. Yalnızlık hayatın bir parçası. Hayatın kalbindeki o boşluğu doldurmak için kendinden başka hiçbir şeye, ne alkole, ne yemeğe, ne kendine zarar vermeye ne de başka insanlara ihtiyacın var. Yalnızlık sana acı verdiğinde onunla baş edebileceğin yöntemler geliştir. Buna ne kadar dirensen de sonunda öğreneceksin.
Elimden geleni yapıyorum.
Biliyorum hakettiğin gibi bir anne değilim. Bazen sesimi yükselttiğim oluyor. Sabırsızlanıyorum çünkü. Özür dilerim. Seni ve kardeşini dünyadaki herkesten ve herşeyden daha çok seviyorum, sizin için daha iyi biri olmayı isterdim. Bunun için uğraşıyorum da. Ama bazen olmuyor. Fakat sizi sevmek beni hayata bağlayan en önemli şey.
Yorum Yazın
anneler keşke ölümsüz olsa