Bayram Darlamalarına Bile Hasret Bıraktıracak Türden Birbirinden Baş Belası 15 Akraba Örneği
Bütün insanları görünce 'insanlık' kavramını baştan sorgulayacaksınız....
1. “Dün işten çıktığımda eşimi ve çocuklarımı toparlayıp bağ evimize doğru yola çıktım...
2. “Büyükannem ve büyük babam küçük bir kasabada yaşıyorlar ve yaşadıkları yerde herkes birbirini tanır...
3. “Annem her zaman maddi durumu kötü akrabalarımı arabamla gitmek istedikleri yere bırakmamı öğütlerdi...
Önceleri minnettar olan akrabalarım ilk başta bunu sanki yapmak zorundaymışım gibi gördüler, sonra onlara yeterince yardım etmediğimi düşündüler ve son olarak da benden nefret ettiler.”
4. “Arkadaşım New York’ da iki arkadaşıyla birlikte bir evi paylaşıyor...
Annesi onu arayıp bundan on yıl önce gördüğü teyzesinin New York’a taşınacağını, bundan dolayı da birlikte yaşadığı arkadaşlarını bir haftalığına evden göndermesini ve teyzesini karşılayıp ona şehri gezdirmesini istemiş. O da annesine bunun mümkün olmadığını çünkü ev arkadaşlarının o eve kira ödediğini hatırlatmış ve kibarca isterlerse bir hafta değil ama bir gün kalabileceklerini ve sonrasında da otele geçmelerini rica etmiş. Bu olaydan 40 dakika sonra teyzesi kendisini arayıp ‘New York seni çok bozmuş. Bir daha yardıma bile ihtiyacın olsa asla yanında olmam.’ demiş. Kendisi yıllardır görmediği biri olmadan da hayatına devam edebileceğini düşünüyor.”
5. “Evliliğimin ilk yıllarında eşim de ben de Cumartesi günleri geç saatlere kadar uyuyorduk...
Fakat kayınvalidem her Cumartesi sabahı erkenden beni arayıp eşime kahvaltıda ne hazırlamam gerektiğini ve kıyafetlerini iyi yıkamam gerektiği gibi tavsiyelerde bulunuyordu. Eşimden annesiyle konuşmasını ve bu aramalardan artık çok bunalmaya başladığımı söylememe rağmen bu aramalar kesilmedi. bir gün artık bu durum canıma tak etti ve eşim işteyken onun bütün eşyalarını bir bavulun içine topladım. Eşime de akşam kayınvalideme ziyarete gideceğimizi söyledim. Annesine gittiğimizde eşyaları bırakıp, kayınvalideme eğer benden daha iyi bir eş olabileceğini düşünüyorsa oğlunu geri alabileceğini söyleyip evi terk ettim. Eşim bana bu davranışımdan dolayı kızmış olsa da bu aramalar sonunda kesilmiş oldu!”
6. “Büyükbabam öldüğünde ben ve kuzenim olmak üzere iki tane torunu vardı...
Bütün mal varlığı olan 5 bin doları ise tamamen kuzenime bırakmıştı ama bu konu hakkında kuzenime sinirli değildim. Sonuçta bu durum büyükbabamın kararıydı. Kuzenim bize geldiğinde beni adeta sorgularcasına maddi durumumuzu öğrenmeye çalıştı. Ben de ev taksidimizi ödeyeceğimizi söyledim. Ama üzülmesin diye bunun için arabamızı sattığımızdan bahsetmedim. Kendisi ise büyükbabamın bana ondan daha çok para bıraktığını düşündü ve resmen deliye döndü. Ben de ona ‘Büyükbabam bana 8 bin dolar bırakmış.’ diyerek yalan söyledim.”
7. "Abim (sağdaki) ve ben(soldaki) bu fotoğrafın yok olması için elimizden gelen her şeyi yaptık. Taa ki, amcam bunu Facebook profil fotoğrafı yapana kadar..."
8. “Erkek kardeşimin bir bebeği olduğunda benden benim oğlumun el yapımı beşini istemişti.
Ona beşiği verirken kullanabileceklerini ama bana mutlaka geri göndermelerini istediğimi söyledim çünkü bu beşik el yapımı olduğu için çok yüksek bir fiyata satın almıştım ve oğluma evlendiğinde düğün hediyesi olarak vermek istiyordum. Beşiği verdikten aylar sonra abin bebeğini kaybetti. Yaşanan acı olayın üstünden 1 yıl geçtikten sonra beşiği geri istediğimi söylediğimde eşinin bu olaydan çok etkilendiğini ve onu tatile çıkarmak için sattığını öğrendim.”
9. “Evde eşim ve ben haricinde yaşayan kimse yok...
Eve döndüğümde anlayamadığım bir şekilde yiyeceklerin azaldığını görüyor ve buna anlam veremiyordum. Bir gün hasta olup işe gitmediğimde kayınvalidemi eve girerken gördüm. Evimizin anahtarını gizlice yaptırmış ve buzdolabımızdan yiyecek aşırıyordu. Birçok kayınvalide hikayesi duymuşumdur ama eminim benim başıma gelen gibi bir olay hiçbir yerde yoktur!”
10. “Ayağımı kırdığım zaman hayatımda bir kez bile kayınvalidemden bir şey istememiş olsam da...
Çocuklarımla ilgilenip acaba bulaşıklarım konusunda bana yardımcı olup olmayacağını sormuştum. Bana bu konuda çok bencil olduğumu ve bunların kendisinin işi olmadığını söyledi. Çocuğumun doğum gününde ona pasta yapmak yerine hazır pasta almamı büyük bir sorun haline getirdi ve bulaşıkları yıkamayı bir kenara bırakın, kendi evinde biriken bulaşıkların bir kısmını da bize getirdi. Bu olayın üstünden 1 yıl sonra kayınpederimden bir mesaj aldım: ‘Eşim ayağını kırdı. Acaba ona daha fazla ilgi gösterme şansın var mıdır?’”
11. "Çocuklarım ve eşimin rahatça sığabileceği bir araba satın aldım...
Onlarla birlikte hafta sonları şehrin dışında yer alan bağ evimize gitmeyi çok seviyoruz fakat nedendir bilinmez, ne zaman gidecek olsak bizimle birlikte eşimin kız kardeşi ve onun ailesi de geliyor. Sadece onları alıp bırakması benim için dert olmasa da yanlarında kedilerini de getiriyorlar. Kedileri aslında çok severim ama taşıma kutusunun içine konulmadıkları zaman her yeri çiziyor ve sonrasında ben temizlemek zorunda kalıyorum. Onlardan nazikçe taşıma kutusu kullanmalarını rica ettiğimde ise bana bunun asla mümkün olmadığını söylediler. Bir sonraki seferde otobüsle gelmek zorunda kaldıklarında bakalım bu kadar rahat hareket edebilecekler mi çok merak ediyorum doğrusu.'
12. “22 yaşındayım ve Hindistan’da muhafazakar bir ailede yetiştim...
Bizim kültürümüzde kadınlar ancak evlendikleri zaman değer kazanırlar. Kazandıkları başarılar, işleri ve okulları onların niteliklerini belirlemez. Teyzem ve aile büyüklerim de bundan dolayı evlilik yaşımın geldiğini sürekli bana söylüyorlardı. Bir gün teyzem babamın yanına gidip benim için uygun bir görücü bulduğunu ve öğleden sonra ziyarete ailesi ile birlikte geleceklerini söylemiş. Babam da bunun benim onayımdan geçmeden asla mümkün olmadığını ifade etmiş. Eve gelip teyzeme böyle bir şey istemediğimi söylediğimde, benim için ne büyük badireler atlattığını ve çok nankör olduğumu söyleyip evi terk etmişti. Bu olayın üstünden biraz zaman geçtikten sonra diyabet hastası olan büyükannem, babama ajitasyon yaparak eğer evlenmezsem bir daha yemek yemeyeceğini söyledi…”
13. “Hayattaki tek akrabası annesi olan bir tanıdığım var...
Annesi vefat ettiğinde bir anda abiler, ablalar, teyzeler, halalar, yengeler ve dayılar ortaya çıkıp annesinin ona bıraktığı mal varlığına talip oldular. Annesinin isteğini yazdığı noter onaylı kağıdı teker teker her birine gönderdiğinde de bir daha kimse telefonunu bile açmamış…”
14. “Abim ve eşi iki haftada bir benim evimde kalıyorlar...
Ben de 24 saat çalışıp 3 gün izni olan bir işte çalışıyorum. Bir gün oturup konuştuğumuzda, abimin eşi dolapta bulduğu günlüklerimi okuduğunu itiraf etmişti. Ben o günlükleri 11 yaşımdan beri tutuyorum ve şu anda 25 yaşımdayım. Hayatım boyunca yaptığım her şeyi ve sırlarımın hepsini bir başkasını öğrendiğini duymak gerçekten çok korkunç bir his!”
15. “Eşimin teyzesi ve oğlu bir süreliğinde bizde kalıyorlardı...
Onlardan asla hiçbir şey talep etmedik ve kendilerini evlerinde hissetmelerini sağlamak için elimizden gelen her şeyi yaptık. Bizimle birlikte yemek yiyor ve bütün aktiviteleri yapıyorlardı. Bir gün dolabı açtığımda 5 tane yoğurt gördüm. Bunlar eşimin teyzesinin çocuğu içindi. Kendileriyle birlikte getirdikleri tek şey zaten bu yoğurtlardı. 5 tane olmasına istinaden birini açıp yedim. Eşimin teyzesi bunu gördüğünde resmen küplere bindi ve hemen gidip ona yoğurt almam gerektiğini söyledi. Ben de ondan kibarca evi terk etmesini rica ettim. Eşim bu kararı aldığımda evde değildi ama döndüğünde ve olayı anlattığımda o da benimle hemfikir oldu.”
Bonus:
“10 yaşımdayken yengemlere ziyarete gittiğimizde bana sürekli ikramda bulunuyordu. Ben de bu duruma çok seviniyordum. Evden çıkarken beni köşeye çekip ‘Erkek kardeşine ne uzatsam beni kibarca reddetti ama sen verdiğim her şeyi yedin. Biraz kibar ol.’ demişti…”
Peki sizin böyle akrabalarınız var mı? Yorumlarda buluşalım...
Yorum Yazın
cinsel yolla bulaşan en feci hastalık akrabalıktır.
gereksiz bağlılıklar hem de çok gereksiz.
akrabalar benden uzak, allaha yakın olsunlar.